Balıklar hakkında bilinmeyenler ya da balıkların garip yaşayışları hakkında bilgiler. Balıklar hakkında az bilinen gerçekler.
TROPİKAL DENİZLERDE yaşayan balıklardan çoğunun yaşayış şekilleri ve biçimleri bize çok yabancı gelir. «Okçu balık» sinek ve sivrisineklere ok gibi su püskürttüğü için bu adı almıştır. Hedef olan sinek suya düşünce balık onu hemen yutuverir. «Kara yutucu» denen bir başka çeşit balık okyanusların derinliğinde yaşar. Midesinin genişleme kabiliyeti sayesinde kendi cüssesinin iki misli büyüklüğündeki bir balığı yutabilir. «Öpüşen balıklar» Hint Okyanusu’nda yaşar.
Bunlar iri dudakları ile birbirlerine yapışarak bir çeşit kuvvet denemesi, güreş yaparlar. «Uçan balıklar» bir düşman tarafından kovalandıkları zaman su yüzüne sıçrayarak bir müddet havada süzülebilirler. Bunlar yüzgeçlerini kanat gibi kullanırlar. Tropikal sulardaki balıkların en korkunçlarından biri şüphesiz «oltalı balık» tır. Bu balığın burnunda olta gibi bir çıkıntı vardır. Yaklaşan balıkları kolayca yakalayıp yutar.
Tırmanıcı balıklar ise sudan dışarıda kaldıkları zaman içinde solungaçlarına doldurdukları su sayesinde oksijen alır su kıyısındaki ağaç köklerine tırmanabilirler. Siyam sularında yaşayan «savaşçı balık» ların erkeği iyi bir babadır. Suyun yüzünde hava kabarcıklarından bir yuva yapar, sonra dişisinin bıraktığı yumurtaları ağzına alarak bu hava kabarcıklarına lifler, yavrular çıkıncaya kadar da oradan ayrılmaz Kuluçka müddeti içinde yuvadan düşen yumurta olursa onları alıp yerlerine koyar.
Balıklar arasında iyi bir ana örneğini de «banjo kedibalığı» verir. Bu hayvan yumurtladıktan sonra, yumurtalarını karnının altına yapıştırır, orada taşır. Atlas Okyanusunun ılık kıyılarında yaşıyan «zıpkın yüzgeçli kedibalığı» nın erkeği belki de yeryüzündeki babaların en fedakârıdır. Dişisinin bıraktığı yumurtaları ağzına alır, yavrular çıkıncaya kadar hiçbir şey yemeden bekler. Yumurtaların kuluçka müddeti 80 gündür. Konvoy balıklarının dişisi de yumurtaları ağzında saklayarak kuluçka zamanını doldurur. Yavrular çıktıktan sonra büyüyünceye kadar onlardan hiç ayrılmaz. Küçükler bir tehlike karşısında kalınca annelerinin ağzına dolarlar.
Garip bir yaşayışı olan balıklardan «saydam balık» yahut «cam balığı» gerçekten cam gibi saydamdır. Bu balığa bakıldığı zaman sanki camdan yapılmış gibi iskeleti, solungacı, beyni apaçık görülür. Suda giderken hiç kanı yokmuş gibi görünen vücudunun arasından deniz bitkilerini görmek mümkündür.
