Dil Nedir? Sözlük Anlamı

1
Advertisement

Dil ne anlama gelir? Dil kelimesinin terimler sözlüklerindeki anlamı, deyimler ve birleşik kelimelerin anlamları nedir

1. isim Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı
“Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki…” – Y. Z. Ortaç
2. Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli bölümleri
“Terazi dili.”
3. Büyükbaş hayvanların haşlanıp pişirildikten sonra yenebilen dili
“Birkaç dilim ekmek, ince bir iki dilim peynir veya dil, bazen de haşlanmış bir sebze yemeği.” – S. F. Abasıyanık
4. Ayakkabı bağlarının ayağı rahatsız etmemesini sağlayan ve bağ altına rastlayan saya parçası
5. coğrafya Kıstak
6. denizcilik Makaraların ve bastikaların içine yerleştirilmiş olan, üzerinden geçirilen halatı istenilen yöne çevirmeye yarayan, çevresi oluklu, küçük döner tekerlek
“İki dilli makara.”
7. müzik Bazı üflemeli çalgılarda titreşerek ses çıkaran ince metal yaprak
8. Anahtar
1. Genellikle kalp hastalıklarında hızlı ve kesin etki sağlamak için dilin altına konularak emilen ilaç
2. hayvan bilimi Tavuklarda görülen bir hastalık
Sayfaların dar olan üst kenarından birleştirilmiş bir cönk türü
Bir körfezin önünü kapatan, denizle küçük bir bağlantısı kalabilen, kum ve çakıl karışımı birikinti, sahil kordonu
Dilin altında bulunan tükürük bezleri
Eğrelti otugillerden, Kuzey ve Batı Anadolu’nun kıyı kesimlerinde yetişen, yaprakları uzunca dil biçiminde çok yıllık otsu bir bitki (Scolopendrium officinale)
Kilidin anahtarla sürülen parçası
1. isim, bitki bilimi Sığırdiligillerden, 30-60 santimetre yüksekliğinde, tüylü, çok yıllık ve otsu bir bitki, öküzdili (Anchusa officinalis)
2. edebiyat Cönk (I)
Kemikli balıklar takımından, pullu, santimetre büyüklüğünde, yassı bir balık (Solea vulgaris)
1. isim Bir iğne oyası motifi
2. Dil biçiminde yassı ve dikenli dalları olan bir tür kaktüs
isim, bitki bilimi Bir tür dişbudak
Küçük eğrelti otu (Ophioglossum)
1. isim Hekimlerin boğazı görebilmek için dili bastırdıkları araç, abeslang
2. Ecza karıştırmakta kullanılan yassı araç, abeslang
Genellikle dondurmanın yanında yenilen bir tür tatlı bisküvi
Damağın arkasında bulunan dile benzer küçük uzantı
Tartışma
Yeryüzünde dillerin yayıldığı alanları inceleyen bilim dalı
Bir dilin ses, biçim ve cümle yapısını inceleyip kurallarını tespit eden bilim, gramer
“Ünlü adayı genç şarkıcıların, dil bilgisiyle fazla ilgilenmedikleri ortada.” – T. Uyar
“Çok konuşmak” anlamındaki dilotu yemek deyiminde geçen bir söz
“Mütemadiyen gülüp söylüyordum. Hacı Kalfa’nın ellerini dizlerine vurarak: -Dilotu mu yedin be kızım? diye bir gülmesi var ki…” – R. N. Güntekin
Bir dilin veya ağzın yayıldığı alanda farklı bir dil veya ağız özelliği bulunan küçük bölge
Bir ana dilden türeyen diller arasındaki yakınlık ilişkisi
Lehçe ve ağız farklarını gidererek aynı dili kullanan toplumlar arasında ortak bir yazı dilinde ve alfabede birleşilmiş olma durumu
Düşüncelerini çok iyi anlatan, güzel konuşan kimse
“Dil cambazı olabilmek, düşüncesini en iyi biçimde anlatabilmek için de elinden geleni ardına koymamıştır.” – S. Birsel
Sonradan oluşturulan dil
Bilinen bir tarihten beri bir ulusun bireyleri arasında kullandıkları iletişim aracı, millî dil
İğneleyici ve kırıcı söz
Duygu ve düşüncelerin yüz ifadesi, beden duruşu vb. yollarla anlatıldığı iletişim biçimi, vücut dili
İşitme engellilerin kendi aralarında iletişim kurarken el ve yüz hareketlerini kullanarak oluşturdukları görsel dil
Bir devletin sınırları içerisinde yönetimde, hukukta, eğitimde ve ticarette gerek sözlü gerekse yazılı iletişimde kullanılan, genellikle kanunla belirlenen dil, resmî dil
1. Dilin iyi çalışmamasından ileri gelen söyleme güçlüğü, anartri
2. Herhangi bir sebeple konuşamama
1. sıfat Bir dili doğru ve düzgün konuşamayan (kimse)
2. Küfürlü sözler söyleyen
Her şeyi hoş gören, çok sabırlı
Gönül eri
“Ehlidildir diyemem sinesi saf olmayana.” – Nefi
Kolayca aldatılan, saf (kimse)
“Bir safdil hanımefendi, kızıma iyi bir koca bulduğunu yemin billah anlattı.” – A. Gündüz
Klasik Türk müziğinde bir birleşik makam
Tanzimattan önce yabancı elçilerin devlet erkânı ile görüşmelerinde Türkçe çevirmenlik yapmak üzere yetiştirilen kimse
1. isim Ağızdan yanlış söz çıkma, sürçülisan
“Bir dil sürçmesi sonucu, bu tartışmayı yarım saat kadar yürütmüşüm.” – S. İleri
2. İstenmeyen bir konudan söz etme
3. Konuşma sırasında kelimeleri yanlış söyleme


1 Yorum

Leave A Reply