Doğa İle İlgili Şiirler, Doğanın Güzellikleri Tabiat Çevre Hakkında Şiirler

5
Advertisement

Doğayı, gökyüzünü, yeşillikleri, bulutları, doğanın güzelliklerini anlatan şiirler. Doğa, tabiat hakkında uzun ve kısa şiir örnekleri, şiirler.

Doğa İle İlgili Şiirler

Doğa İle İlgili Şiirler

PAPATYA

Bahar olsun da seyredin
Nasıl süsler bayırları,
Zümrüt gibi çayırları
Yüzü gülen o nazenin;
Gelinyüzlü papatyalar,
Altıngözlü papatyalar.

Tarlalarda hoşa giden
Sarı, turuncu, pembe, mor,
Birçok dilber çiçek olur;
Bence dilberdir hepsinden
Gelinyüzlü papatyalar;
Altıngözlü papatyalar.
Yaprakları kıvır kıvır;
O da ayrı bir güzellik.
Boy bos, boyun ipincecik;
Hem güzel hem de nazlıdır
Gelinyüzlü papatyalar,
Altıngözlü papatyalar.

Rüzgar eser: Gâh o yana,
Gâh bu yana, hep beraber,
Dalga dalga eğilirler;
Ferah verir insana
Gelin yüzlü papatyalar
Altın gözlü papatyalar.
Tevfik FİKRET


ZERDALİ AĞACIM

Kar yine başladı yağmaya
Küçük zerdali ağacım,
Ne soran, ne arayan bulunur;
İnsan naçar kalmaya.

Advertisement

İnceydin yavrumun bileklerinden,
Daha maviydi damarların.
Üşüyor musun karanlıkta
Küçük zerdali ağacım?

Düşün bir kere yaz günlerini
İnsanlar doldurmuş sokakları,
Güneşle kucak kucağa
Hafif bir toz kaplamış yaprakları.

Düşün bir kere, çiçek içindesin,
Bir kız alıp göğsüne takmış,
Düşün bir kere, meyve vermişsin
Çocuklar üstüne çıkmış.

Düşün bir kere, büyümüşsün, gelişmişsin
Kayık yapmışlar,
Küçük bir bulut yelkeni sanki
Denize bırakmışlar.
Şimdiyse senin halin
Ölümden acı,
Karakış ortasında
Küçük zerdali ağacım!
Cahit KÜLEBİ


KÜÇÜK IRMAK

Bir kıyıda küçük ırmak,
Coşkun coşkun çağlayarak
Bir denize akıyordu…

Kıyıları nihayetsiz,
Gösterişli büyük deniz
Bu ırmağa bir gün sordu:

Advertisement

—Niçin, dedi, küçük ırmak,
Sabah akşam çağlayarak
Bana doğru koşuyorsun?

Muhtaç mıyım suyuna ben?
Bir eksiğim var mı senden?
Niye böyle coşuyorsun?

Cevap verdi küçük ırmak:
—Sözüm, dedi, dokunacak,
Kibirlenmek çünkü huyun.

Benden çok büyüksün gerçek,
Yoktur fakat içilecek,
Bir damlacık tatlı suyun.
Orhan Seyfi ORHON


AĞAÇLAR VE ARILAR

Ağacı kıskanırım,
Yemiş yüklü dalı var.
Bahar olsun, güz olsun,
Ne güzel masalı var.

İmrenirim arıya
Petek petek balı var.
Konduğu çiçeklerin
Pembesi var, alı var.
Cahit Sıtkı TARANCI


DOĞA DEDİ Kİ

Uyandı doğa sabah sabah dedi ki
Sizin için varım, varım sizin için
Karanlığına çekilmiş dün geceki
Ova bayır, sizin için, böyle gelin.

Işık verdim uçan kuşun kanadına
Bakın, yeryüzüne aydınlık getirdim.
Kişioğlu bu cümbüş senin adına
Tanyeri ağarırken atılan her adım.

Yönü yöreyi kuşatan bu mavilik
Bu sıcaklık kara topraktan fışkıran
Bu açıklık, bu arılık, bu gerçeklilik
Atları haramın, dolu dizgin koşan.

Bir yazı yazdım ak kağıt üstüne
Sevdiklerimizin adınca okunur.
Böğürtlen mi, yusufçuk mu türkü mü ne?
Belki tarlalara boşanan yağmurdur.

Gelin siz de bir şey ekleyin bu işe
Ölçülmüş biçilmiş düzene doğaca.
Zorlayıverin usunuzu yokuşa
Bir tuğla koyun bu yapıya insanca.
Sabahattin Kudret AKSAL

Advertisement

GÖL

Erir tepelerde kar,
Gümüş dereler akar;
Birikir bir göl olur.

Göl bir mavi aynadır,
Ormanlarda saklanır,
Ağaçlar onu korur.

Bazı rüzgâr esince,
Karışır ince ince,
İpek bir kumaş gibi.

Kışın kaçar neşesi,
Önce kaybolur sesi,
Sonra donar taş gibi.
Galip Naşit ARI


YOL OLMUŞ

Gül budanmış dal dal olmuş;
Menekşesi yol yol olmuş;
Siyah zülfün tel tel olmuş,
Biz bu yerlerden gideli;
Gurbet illere düşeli.

Gül, menekşeye karışmış;
Küskün olanlar barışmış;
Taze fidanlar erişmiş,
Biz şu yerlerden gideli,
Gurbet iller düşeli.

Öksüz Âşık der bu sözü;
Hakka çevrilmiştir yüzü.
Öldü zannettiler bizi,
Biz şu yerlerden gideli,
Gurbet illere düşeli.
Öksüz DEDE


AYDEDE

Aydede, aydede,
Ne güzel fenersin!
Her gece göklerde,
Dolaşır, gezersin!

Aydede, aydede,
Durağın nerede?

Aydede, her gece,
Seni kim yakıyor?
Işığın bitince,
Sana kim bakıyor?

Aydede, aydede,
Durağın nerede?
Ahmet Cevat EMRE

Advertisement

GÜZEL BULUT

Güzel bulut
Tut beni kollarımdan kaldır
Sırtına oturt.
Unut yağmur olmayı bir süre
Böyle bembeyaz hafif
Ve yükseklerde
Böyle düşlerde yüzer gibi
Işıklı masmavi göklerde
Gidelim görmediğim, bilmediğim yerlere.
Göster bana, anlat bir bir
“Şu nehir, şu dağdan gelir
Şurası şu ülkedir
İnsanları bak işte şu evlerde yaşar
Şöyle konuşur, şöyle eğlenir.”
Ve bilmek isterim doğrusu
Çocuklar hangi oyunları oynar
Kediler nasıl miyavlar oralarda
Hangi türküler söylenir? Ama bak
Biz tam böyle gezerken
Yoruluverirsen
Bir damlacığını bırakır gibi
Bırakıvermek yok
Beni evime geri getir.
Ayla ÇINAROĞLU


ÇAYIR VE TARLADA

Gene geziye çıktık çayıra, tarlalara,
Sürüler yayılırken ovalara, kırlara.
Yemyeşil çayırlarda papatyalar açılmış,
Gelincikler, çiçekler her tarafa saçılmış.
Tarlalarda başaklar yüzümüze gülüyor,
Ilık bir rüzgâr ile ekinler bükülüyor.
Ekin tarlalarında neler yok neler, neler,
Ne de güzel kokuyor, kekiklerle naneler.
Çekirgeler atlıyor, kertenkele koşuyor,
Karıncalar durmadan, daima çalışıyor.
Baharın iş görenler, kışın rahat ederler,
Alnının teri olan, ürünlerini yerler.
Ali Osman ATAK


GÖKANNE

Gökanne gece yarısı daha güzeldir
Seslenir sanki bana: Uyu güzel yavrum.
Uykum var ama kapatamıyorum gözlerimi
Bakmaya doyamıyorum.

Parlar derinlikte yaşlı bir aydınlık
Eskildiğinden gelir yaşı.
Atlar, çiçekler, dağlar düşünür uzaklardan,
Atlarla çiçeklerle dağlarla büyük kabartması.

Biraz üşürüm
Üstümdeki kayan buz parçalarına karışıp gidince ben.
Öyle çabuk değişir ki karanlığı
Çıkar oyunlar birbirinden.
Bu saklambaç mıdır ne,
Kocaman bulutların arkasında biri var.

Yıldız yıldız
Uzaklarda köşe kapmaca başlar.
Bakmaya doyamıyorum, Korkuyorum, çok bakıyor, der mi?
Ellerimle örtsem gözlerimi, uyusam artık
Sever mi beni, Gökanne, sever mi?
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA


BEYAZ BULUT

Seni ne kadar da özlemişiz…
Bunca zamandır neredeydin
Beyaz bulut?

Sensiz güzel dağil bu gökyüzü,
Bu güneş, bu yıldızlar…
Ne olur, gitme artık başka yere…

Sen hep üstümüzde kalmalısın.
Bahçemizde bahar,
Penceremizde rüzgâr,
Gözlerimizde sevinç olmalısın.
Şükrü Enis REGÜ


5 yorum

  1. çiçekler vardır etrafta
    canlılar konar onlara
    çeşit çeşit çiçekler
    birbirine gülümser

    ağaçları kesme
    hayatını küçültme
    israf haramdır
    allah’ın gönlünden düşme

Leave A Reply