İskenderiyeli Hypatia Kimdir? Bilim Uğruna Ölen Matematikçi Filozofun Hayatı

1
Advertisement

İskenderiyeli Hypatia kimdir ve ne yapmıştır? İskenderiyeli Hypatia hayatı, çalışmaları, düşünceleri ve öldürülmesi hakkında bilgi.

İskenderiyeli Hypatia

İskenderiyeli Hypatia (370-415)

Aristo’nun öğrencisi Büyük iskender, Mısır’a ayak basıp, M.O. 332 yılında İskenderiye kentini kurduğunda, yıllarca felsefenin beşiği olacak bir şehir oluşturmuştu. Seneler sonra barışçıl Mısır Kralı Ptolemaiosise, iskenderiye Kütüphanesi’nin kurulma emrini verdiğinde ise, tarihin en önemli bilim yuvalarından birini oluşturmuştu. Şehre giren her kitabın özenle kopyasının çıkarıldığı, bambaşka memleketlerden binlerce eserin getirtildiği ve itinayla saklandığı bu önemli kültür merkezi, tarihin ilk kadın matematikçilerinden birinin sonunu da hazırlayacaktı.

İskenderiye Kütüphanesi’nin müdürü Theon, güzel kızı Hypatia’ya her türlü eğitimi vermeyi planlamıştı. Bunun için, felsefe, astronomi, matematik gibi derslerle onu eğitti. Derslerden onu uzak tutmadığı gibi, tartışmasını ve eleştirel bir bakış edinmesini de sağladı. Yalnızca bilimsel değil, bedensel olarak da kızının gelişimi için çaba sarf etti. Nasıl güzel konuşulacağından, yüzmeye kadar pek çok alanda genç Hypatia’nın eğitimiyle birebir ilgilendi. Hypatia, edindiği bilgileri pekiştirmek ve geliştirmek için Atina’ya bir yolculuğa çıktı. Döndüğünde, deneyimli bir öğretmen olarak felsefe ve matematik dersleri verdi, öğrencilerine Platon ve Aristotales’i anlattı. Etkili konuşma tarzı ve bilgisiyle kısa zamanda büyük bir ün salmış, dünyanın pek çok şehrinden onun için gelen öğrencileri olmuştu.

Hypatia Dikkatleri Çekiyor

IV. yüzyıl Hıristiyanlığın Mısır’a kadar uzandığı bir dönemdi. Yeni din yükselişini yaşarken, bilim ve sanata uğraşan insanların çöküşüne sahne olacak olayların da kapısı aralanmaya başlamıştı. Kadınların ikinci sınıf olarak görüldüğü bir dönemde, yüzlerce insana ders veren bir kadın, bazı kesimlerin tepkisini çekmeyi de başarmıştı. Piskopos Cyril, Hypatia’nın yayılan ününü zedelemeye ve onun pagan olduğuyla ilgili söylentilerle, halkı kışkırtmaya çalıştı. Tek derdi bilimi insanlara aktarmak olan bu cesur kadın, bağnaz Cyril’in politik oyunlarının kurbanı olacaktı.

Tarih bilimle uğraşıp, bildiği doğruları söyleyen insanların acı sonlarıyla ne ilk ne de son kez karşılaşacaktır, inanç özgürlüğünü savunan, metafizikle, astronomiyle uğraşan, matematiğe gönül veren bir filozof, çok sevdiği insanlar tarafından öldürülecektir. Cyril’in dolduruşuna gelen bir grup, giderek artan bir öfkeyle yollara dökülürler. Yolda yakaladıkları genç kadını, çırılçıplak soyarak, türlü eziyet ve işkencelerle canına kıyarlar. Hatta midye kabuklarıyla ederinin birbirinden ayrıldığı bile söylenir. Hypatia en verimli çağında, politik ve dini nedenlerle provoke edilen halk tarafından linç edilir. Ne yazık ki ünlü filozofun yalnızca 13 ciltlik aritmetik alanındaki eserinden bazı parçalar günümüze aktarılabilmiştir. Sonraları Descartes, Newton, Leibniz onun çalışmaları üzerinde durmuşlardır.

Advertisement

İskenderiyeli Hypatia

415 yılında cahil insanların fütursuzca işlediği bu günahın ardından, kısa süre sonra, adeta bilimin kalesi olarak işlev gören İskenderiye Kütüphanesi de yakılıp yıkılacak, yıllardan beri aktarılan koca bir kültür mirası da yok edilecektir. Bu olaydan yaklaşık bin yıl sonra, ünlü ressam Raffaello (1483— 1520), 1511 yılında tamamladığı Atina Okulu adlı muhteşem freskinde, eski Yunan düşünürlerini tasvir ederken, Hypatia’yı unutmayacak, Platon, Aristotales, Sokrates, Xenophon, Dio-genes, İbn-i Rüşd gibi düşünürlerin arasında onu da tüm güzelliği ve zarafetiyle resimleyecektir.

Hypatia, o dönemin bağnaz insanları için korkacakları pek çok özelliğe sahipti. Bilimsel verilere önem veriyordu. Daha da korkunç olanı o bir kadındı. Göz önünde olması ve düşüncelerini korkusuzca dile getirmesi onu daha da tehlikeli yapıyordu. Etkili konuşuyor, öğrencilerini kendine derinden bağlıyordu. Ölmesi gerekiyordu! Öldü…


KAYNAK 2 KISACA HAYATI

Hypatia (d. y. 370, İskenderiye – ö. Mart 415, İskenderiye), Eski Mısırlı Yeni-Platoncu filozof, ilk önemli kadın matematikçidir.

Felsefeci ve matematikçi Theon’un kızıydı. İskenderiye’deki Yeni-Platoncu felsefe okulunun yöneticisi oldu. Düşünsel yeteneği, konuşma ustalığı, az bulunur alçakgönüllülüğü ve güzelliğiyle çok sayıda öğrenciyi okula çekti. Sonradan Ptolemais piskoposu olan (y. 410) Kyreneli Synesios da öğrencileri arasındaydı. Synesios’un Hypatia’ya yazdığı birkaç mektup günümüze ulaşmıştır.

Advertisement

Hypatia, o dönemde ilk Hristiyanlarca büyük ölçüde putperestlikle özdeşleştirilen öğrenim ve bilimi simgeliyordu. Bu nedenle İskenderiye’de Hristiyanlar ile Hristiyan olmayanlar arasındaki gerginliğin ve çatışmaların odak noktasıydı. 412’de Kyrillos’un İskenderiye patriği olmasından sonra, kentin putperest valisi Orestes’le yakınlığı öne sürülerek, Nitrialı keşişlerle Kyrillos’un yandaşlarının oluşturduğu fanatik bir kitle tarafından linç edildi. Bu olaydan hemen sonra pek çok araştırmacının kentten ayrılması üzerine İskenderiye ilkçağın büyük bilim merkezlerinden biri olma özelliğini yitirmeye başladı.

Suda sözlüğüne göre, Hypatia, İskenderiyeli Diophantos’un Arithmetika’sı, Pergeli Apollonios’un Konikler’i ve Ptolemaios’un astronomi sistemi üzerine yorumlar kaleme aldı. Bu yapıtları kayıptır. Ama yapıtlarının başlıkları ve usturlapla hidroskopun yapımı konusunda ona danışan Synesios’un mektupları, Hypatia’nın özellikle astronomi ve matematikle ilgilendiğini gösterir. Yalnızca felsefe üzerine kaleme alınmış bir yapıtının olup olmadığı bilinmemektedir. Hypatia’nın İskenderiye Yeni-Platonculuğunu yansıtan felsefesi, yaklaşımı bakımından Atina okuluna göre daha araştırmacı ve bilimsel nitelikteydi. Ayrıca Atina okulu kadar mistik eğilimler taşımıyordu.


1 Yorum

Leave A Reply