Letonya Nerededir? Özellikleri, Konumu, İklimi, Ekonomisi, Tarihi Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Ülkeler Rehberi Letonya – Letonya ile ilgili bilgi, başkenti, tarihi, ekonomisi, bayrağı, komşuları, coğrafi konumu hakkında bilgi

letonya bayrağı

Kaynak: pixabay.com

LETONYA

  • Yüzölçümü: 64.589 km2.
  • Başkenti: Riga.
  • Dil: Letonca.
  • Din: Hristiyan (% 55 Luterci, % 24 Katolik, % 9 Ortodoks). Halkın büyük çoğunluğu Luterci (% 54) olup 600 bin kişi Luteryan Kilisesi üyesidir. % 24’lük bir kesim ise Katoliktir. Az sayıda Anglikan ve Ortodoks vardır.
  • Para birimi: 1 lat = 100 santim.
  • Başlıca kentleri: Daugavpils, Liepaja, Jelgava, Jurmala, Ventspils.

Kuzeydoğu Avrupa’da, Baltık Denizi kıyısında devlet. Kuzeyden Estonya, doğudan Rusya Federasyonu, güneydoğudan Beyaz Rusya ve Polonya, güneyden Litvanya, batıdan Baltık Denizi ile çevrilidir.

Yüzey Şekilleri;

Yüzey şekilleri, genelde hafif engebeli alçak düzlüklerden oluşur. Ortalama 210 m yükseltili bu düzlükler Letonya’nın 3/4’ünü kaplar. Daha alçak çöküntü ovaları ise yaklaşık 470 km’lik kıyı şeridi boyunca uzanır. Ülkenin en yüksek noktası 313 m’dir. Batı Divina (Daugava), Gauja ve Venta gibi ırmaklarca sulanan ülke topraklarında, binin üzerinde irili ufaklı göl vardır. Toplam yüzölçümün % 37’si ormanlar, % 14’ü otlak ve çayırlarla kaplıdır.

letonya

Kaynak: pixabay.com

İklimi;

Atlas Okyanusu’ndan gelen hava kütlelerinin etkisi altındadır. Nem oranı yüksek, bulutlu gün sayısı fazla, güneşli gün sayısı azdır. Ortalama yağış tutarı alçak kesimlerde 650 mm dolayındadır. Yazlar serin ve yağışlı geçer. Ortalama sıcaklık temmuzda 17°C, ocak ayında sıcaklık kıyıda -2, iç kesimlerde -7°C’dir.

Tarihi

Letonya’lılar, M.Ö. 1500’de bölgeye yerleşen Aistian’ların soyundan gelirler. Ortaçağda Aistian halkının bir boyu olan Fin-Ugur kökenli Livler, Letonların atasıdır. Leton sözcüğü, Liv sözcüğünden türemiştir. 12. yüzyılda, önce Alman tüccarlar ardından Katolik Alman misyonerleri pagan Livleri Hıristiyanlaştırmak ve bu önemli ticaret yöresinde etkin olmak için Livonya’ya geldiler. Ancak, Livler buna direnince, Alman Piskopos Albert’in 1202’de kurduğu Port-Glave Şövalyeleri ve Töton Şövalyeleri, 1237’de Livonya’nın tüm boylarına boyun eğdirdiler. 1242’de, Aleksandr Nevski, Tötonları Çudsk Gölü üzerinde büyük bir yenilgiye uğrattıysa da, 3. yüzyıl boyunca ülke, Roma Germen İmparatorluğu’nun bir parçası olarak Terra Marinia adıyla Töton Şövalyeleri tarafından yönetildi. 1561’de Töton etkinliğinin sona ermesinden sonra Letonya toprakları, Polonya ile İsveç arasında paylaşıldı.

1700’de Rus Çarı Büyük Petro, 1710’da Riga’yı ele geçirdi. 1721’de Nystad Antlaşması ile Letonya’nın bir bölümünü, 1795’te de tamamını Rusya topraklarına kattı. 19. yüzyılın başında Letonya’da serflik kaldırıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda, Alman-Rus çarpışmalarından büyük zarar gördü. 1917 Devrimi’nin ardından Brest-Litovsk Antlaşması ile Sovyet rejimi, Letonya’ yı Almanya’ya bıraktı. 1918 Kasımında Almanya’nın teslim olmasından sonra Riga’da toplanan Letonya Ulusal Konseyi, bağımsızlığını ilan etti ve ilk cumhurbaşkanını seçti. 1920 Riga Antlaşması ile SSCB yeni cumhuriyeti tanıdı. 1934’te Başkan Ulmanis, sıkıyönetim ilan ederek meclisi ve tüm siyasal partileri dağıttı. Ulmanis’in diktatörlüğü, 1940’da Kızılordu’nun ülkeye girmesiyle sona erdi.

Advertisement
letonya

Kaynak: pixabay.com

Yeni kurulan SSCB yanlısı hükümet Letonya’nın SSCB’ye katılımını onayladı (3 Ağustos 1940). İkinci Dünya Savaşı’nda 1941-1944 arasında, ülke, Alman işgali altında kaldı. İşgalin sona ermesiyle Sovyet rejimi yeniden kuruldu. ABD ve Büyük Britanya uzun süre yeni rejimi tanımadılar. M. Gorbaçov’un, iktidarının 3. yılında başlattığı, glasnost (açıklık) ve perestroyka (yeniden yapılanma) politikaları, tüm cumhuriyetler gibi Letonya’ya da yansıdı. Letonya Parlamentosu, Mayıs 1990’da aldığı bir kararla, ülkenin bağımsızlık sürecinin başladığını duyurdu. Olaya büyük tepki gösteren SSCB yönetimi, Baltık cumhuriyetleriyle ilgili bu konunun ancak 3 yıl sonra gündeme gelebileceğini, gerekirse sert önlemlere baş vurulacağını açıkladıysa da bağımsızlığını duyuran ülke, yeni anayasasını halkoyuna sunarak onaylattı (21 Ağustos 1991). SSCB Devlet Konseyi’nin ülkenin bağımsızlığını resmen tanıması (6 Eylül) ile bağımsızlık süreci tamamlanmış oldu. Ocak 1992’de alınan bir kararla ülkedeki SSCB askeri varlığının sona erdirilmesi kararlaştırıldı.


Leave A Reply