Vygotsky’nin Bilişsel Gelişim Kuramı

0
Advertisement

Vygotsky’nin Bilişsel (zihinsel) Gelişim Kuramı nedir, özellikleri nelerdir? İşbirlikli öğrenme, yakınsal gelişim alanı, içsel konuşma nedir?

Lev Vygotsky

Lev Vygotsky

Vygotsky’nin Zihinsel Gelişim Kuramı

Vygotsky, Piaget’nin bilişsel gelişim hakkındaki kuramına ciddi eleştiriler getirmiştir. Piaget, çocuktan
dünya anlayışını kendi kendine, tek başına inşa eden “küçük bir bilim adamı” olarak söz ederken; Vygotsky’e göre, çocuğun bilişsel gelişimi öğrendiği dile ve çevresinden aldığı sosyal desteğe bağlıdır.

İşbirlikli Öğrenme

Vygotsky’ye göre, bir birey tek başına öğrenebileceğinden daha fazlasını yakınsal alanıyla iş birliği yaparak, işbirlikli öğrenme yolu ile, yani yakınındaki sosyal çevrede bulanan bireylerin rehberliği ile öğrenebilir.

Yakınsal Gelişim Alanı

Vygotsky’nin gelişim ve eğitime getirdiği en önemli kavram da yakınsal gelişim alanı kavramıdır. Çünkü daha önceki kuramcılar, özellikle Piaget zihinsel gelişimi daha çok biyolojik temelli bir gelişim olarak görmekte iken; Vygotsky zihinsel gelişimin sosyal yönüne de dikkat çekmiştir. Ona göre insanın tek başına belli şeyleri öğrenebilmesi mümkündür ancak daha fazlasını sosyal çevresinin desteğiyle öğrenebilir. Bu durumda kendi başına öğreneceğiyle sosyal çevresinden öğreneceği arasındaki fark (gelişmeye açık alan) yakınsal gelişim alanının katkısı ile olmaktadır. Ayrıca Vygotsky sosyal etkileşim için gerekli olan en önemli unsurun da dil olduğunu söylemektedir. Çünkü sosyal çevredeki bireylerle etkileşim kurmanın en iyi ve en kısa yolu dili kullanmaktır. Yakınsal gelişim alanında bireyin doğrudan etkileşim kurduğu kişiler vardır. Bunlar kimi zaman anne baba, kimi zaman öğretmenler olabilir.

İçsel Konuşma

Vygotsky’nin, kuramında dille ilgili olarak vurguladığı bir başka kavram ise içsel konuşmadır. Vygotsky’ye göre üst düzey zihinsel ve psikolojik işlevler, kişiler arası ilişkilerden kaynaklanmaktadır ve aşağıdaki aşamalarla gerçekleşmektedir:

***Önce dışsal etkinliğin göstergesi olan bir işlem yeniden yapılandırılır ve içsel olarak ortaya çıkmaya başlar.

Advertisement

***Kişiler arası süreç içsel bir sürece dönüşür. Yani diğer kişilerin başlayacağı bir süreç bireyin kendi kendisiyle konuşmaya başladığı yeni bir sürece dönüşmüş olur.

***Kişiler arası sürecin içsel bir sürece dönüşmesi bir dizi gelişimsel olayın sonuçlanmasını sağlar.

Bu süreç, sosyal konuşmanın benmerkezci konuşmaya, benmerkezci konuşmanın ise konuşmaya dönüşmesine benzer. Bir başka deyişle, zihinsel süreçler için gerekli olan konuşmalar, çocuğun diğer çocuklar ya da yetişkinlerle etkileşimi ile başlar. Sosyal etkileşim sırasında, çocuğun konuşmaları kendi davranışlarına yönelince benmerkezli konuşma ortaya çıkar ve bu konuşma tarzı problemlerin çözümüne katkı sağlar, içsel konuşma benmerkezli konuşma sırasında, çocuğun içine doğru dönmesi ile ortaya çıkar. Böylece içsel konuşma da benmerkezli konuşma gibi zihinsel süreçlere ve bilinçli anlamaya yardımcı olur. Yani birey kendi kendi ile konuşarak farkındalık yaratır, kendini anlar durumu değerlendirir ve böylece zihinsel gelişim sürecinin gelişimine katkı sağlar.

Vygotsky’ye göre geleneksel öğretimde öğrencilerin edilgen kalması nedeni ile sosyal etkileşim için kısır bir ortam yaratılmış olur. Öğrenci kimseyle gereken etkileşime geçemediği gibi, tek yönlü bir etkilenmeye maruz kalır. Bu nedenle de öğrenme bireysel bir süreç halini alır; ancak olması gereken olabildiğince fazla sosyalleşmedir. Sosyalleşme için iyi fırsatlardan biri de oyunlardır. Oyun sırasında çocuklar yetişkinleri taklit ederken aslında kendileri için de zihinsel gelişim fırsatları üretmiş olmaktadırlar ve bu sayede kuralları da öğrenerek soyut düşünmenin temellerini de atmış olurlar. Yine oyun ve benzeri etkinlikler sayesinde çocuk nesne, olay ve olgularla birinci elden deneyimler ve somut yaşantılar kazanır ve bu da onun zihinsel gelişiminde etkili olur.


Kaynak – 2

Vygotsky Bilişsel Gelişim Kuramı Özellikleri
* Vygotsky gelişimi kişinin yaşamıyla sınırlı, kısa dönemli öğrenme olarak görmemektedir.

Ona göre gelişim sosyokültürel tarih içinde, önceki kuşakların gelişimini de içine alır. Bu nedenle Vygotsky’in kuramına “sosyo – tarihsel kurma” ya da “sosyo-kültürel kuram” adı da verilmektedir. Vygotsky, insanı zihinsel işlevlerini anlayabilmek için sosyal ve kültürel süreçleri araştırmak gerektiğini, çünkü insan zihninin sosyal ve kültürel süreçlerden türediğine inanmaktadır.

Ona göre insan zihninde sosyal bölüm birincil ve gerçek bölümdür. Birey bölüm ise ikincildir ve sonradan türemiştir. Vygotsky, çocuğun kültürel gelişimindeki bütün fonksiyonlarının iki kez ve iki plana göre ortaya çıktığına inanmaktadır. Bu işlevler öncelikle sosyal planda, ardından psikolojik planda kendini göstermektedir. Sosyal plan, kişinin insanlar arasındaki yerini kapsar.

Advertisement

Genetik olarak getirilen, ilişkilerdeki en yüksek fonksiyon olarak kabul edilen yöndür. Ona göre çocuk, boşlukta bir varlık değildir ve kalıtımsal olarak da insanlarla bir arada olmaya programlanmıştır. Örneğin bir çocuk, bir nesne bir insanla karşı karşıya getirildiğinde nesneyi doğrudan geçip bir başka insana yönelecektir. İnsanlardaki psikolojik plan ise daha sonra kendini göstermektedir. Bu aynı zamanda bireysel plan demektir. Kişinin kendi içinde meydana gelen değişmeleri temsil eder. Bu, batıda yaygın olan, kişinin başlangıçta bireysel olduğu ve sonradan sosyalleştiği görüşüne tamamen ters bir görüştür.

* Vygotsky’e göre çocuğun sosyal çevresi, bilişsel gelişiminde önemli bir rol oynar.

Çocuklar, çevresindeki kişilerden ve onların sosyal dünyalarından öğrenmeye başlar. Çocukların kazandıkları kavramların, fikirlerin, olguların, becerilerin, tutumların kaynağı sosyal çevreleridir.

* Çocukların bilişsel gelişimini etkilemede yetişkinler önemli rol oynar.

Çocuklar, yetişkinlerle ya da diğer çocuklarla işbirliği içinde birlikte çalıştıklarında bilişsel gelişimleri beslenir.

* Vygotsky’nin kuramı proximal zone kavramı ile bağlantılıdır.

O’na göre, belli bir gelişim düzeyinde çocuğun kendi başına gerçekleştirebildiği bir takım davranışlar olduğu gibi, henüz kendi başına başaramadığı, ancak bir yetişkinin yardımı olursa başarabileceği davranışlar da vardır. Bu davranışlar proximal zone davranışlarıdır.

* Vygotsky’nin Piaget’in kuramına karşılık getirdiği düşüncelerden biri de kavram gelişimi ile ilgidir.

Piaget, kardeş kavramı gibi göreli kavramların 11-12 yaş civarında kazanılabileceğini belirtmiştir. Vygotsky ise, bu konuda bir ayırım yapar. Kavramları, kendiliğinden edinilen ve öğretilen kavramlar biçiminde ikiye ayırır. Kendiliğinden edinilen kavramlar, gündelik hayatta kullanılan kavramlardır, kardeş kavramı böyledir. Bu tür kavramlar tümdengelim yoluyla edinilir. Yani çocuk başlangıçta herkesin kardeş olduğunu düşünür, sonra kardeş olmayanları çıkara çıkara kardeşlere ulaşır. Öğretilen kavramlar İse gündelik hayatta değil, okulda karşılaştığımız kavramlardır. Sömürü kavramı gibi. Yani x ülkesinin y ülkesini sömürdüğünü öğrenen çocuk, sonra başkalarının da başkalarını sömürdüğünü öğrene öğrene genellemelere ulaşır, (tümevarım)

* Gelişmeye açık alan:

Vygotsky’ye göre yetişkinin, çocuğun bilgiyi kazanmasına yardım edebilmesi için iki hususu belirlemesi gerekir. Bunlardan birisi, çocuğun herhangi bir yetişkinin yardımı olmaksızın, bağımsız olarak kendi kendine sağlayabileceği gelişim düzeyini belirlemektir, ikincisi ise, bir yetişkinin rehberliğinde çalıştığında gösterebileceği potansiyel gelişim düzeyini belirlemektir. Bu ikisi arasındaki fark, çocuğun “gelişmeye açık alan”ıdır.

* Öğretim, çocuğun gelişmeye açık alanını etkili olarak kullanmasına sağlamalıdır.
* Yakınsak Alan Öğrenmesi:

Vygotsky’e göre öğrenme yetişkinin yardımıyla gerçekleşmektedir. Vygotsky, çocuğun içinde bulunduğu koşullardan daha ileriye götüren önlemler alındıkça bilişsel gelişmenin olacağına inanmaktadır. Çocuğun içinde bulunduğu gerçek gelişim düzeyi ile başkasının yardımı ile ulaşabileceği potansiyel gelişim düzeyi arasındaki farka yakınsak alan gelişimi(öğrenmesi) adı verilmektedir. (Bu ikisi arasındaki fark, çocuğun “gelişmeye açık alan”ıdır. Vygotsky’nin gelişim ve eğitime getirdiği en önemli kavram gelişmeye açık alandır.)

Ona göre öğrenme bu aşamada gerçekleşmektedir. Bunun olabilmesi için, yetişkinlerin yardımına ihtiyaç vardır. Vygotsky’e göre yakınsak alan eğitiminde en önemli etkenler öğretmen, anne-baba diğer yetişkinler ve akranlardır. Bu nedenle okullar, öğretmenler, çocukları çalışmalarında aşırı derecede bağımsız bırakmamalıdır. Aşırı bağımsızlık, bilişsel gelişimi yavaşlatmaktadır.

Akran öğreticiliğinin önemine de vurgu Vygotsky, akranların öğrenme motivasyonunu artıracağını, düşüncelerini açıklayan-savunan öğrencinin bilişsel ve sözel gelişiminin uyarılacağını; sözel etkileşimin kritik düşünmeyi ve yaratıcılığı artıracağını, karşılıklı saygı ve eşit ilişkide çocukların içtenlik ve dostça olmayı öğreneceğini savunmuştur.

Kuramın Eğitim Alanına Katkıları

1. Öğrenme gelişimi uyarır.
2. Eğitim planlı bir şekilde ve öğretmenin rehberliğinde olmalıdır.
3. Eğitim her çocuğun gelişim düzeyi ve hızına göre olmalıdır.
4. Eğitim çocukların toplumsal değerleri ve kültürü içselleştirmelerini sağlamalıdır.
5. Çocuklar da birbirlerine öğretebilirler ve akran öğreticiliğinden yararlanmalıdır.

Advertisement


Leave A Reply