0 ila 6 Yaş Dönemi Sosyal Gelişim Özellikleri, 2. Yılda Çocuğun Sosyal Gelişimi

0
Advertisement

0-6 yaş döneminde, süt çocukluğu ve okul öncesi dönemde sosyal ve duygusal gelişim özellikleri nelerdir? Hangi yaşta neler beklenir?

Çocuklar

0-6 Yaş Dönemi Sosyal Gelişim Özellikleri

Sosyalleşme; bireyin içinde bulunduğu toplumun kültürüne uyum sürecidir. Daha açık olarak belirtirsek sosyalleşme; o topluma ait kültürün, inançların, değer yargıları ve davranışların kazanıldığı ve kişilik yapısı ile bütünleşen bir süreçtir.

Doğumla birlikte sosyalleşme süreci başlamaktadır. Çocuk doğduğunda sevgi, korku, bağımlılık gibi duygusal tepkilere sahip değildir. Bunlar sonradan kazanılır. Bu tepkilerin öğrenilmesi ve diğer insanlara yansıtılması, sosyal gelişimin temelini oluşturur. Bebekte ağlama, ses çıkarma, bakma, gülümseme, dokunma, doyurulma sosyalleşmeyi başlatan ilk duygusal tepkilerdir.

Yapılan çalışmalar, 0-12 ay yani süt çocukluğu döneminde, beslenme ve bakım ile birlikte anne ve bebek arasındaki duygusal ilişkinin, sosyalleşmede çok önemli bir etken olduğunu vurgulamaktadır. Özellikle ilk altı ay, bebekle kurulacak sosyal ilişkinin önemliliği bakımından, kritik dönem olarak belirlenir. Çocukla göz göze kurulacak kontak, çocuğun çıkardığı seslere, gülümsemesine karşılık verme, onunla konuşma, oynama, sosyal ilişkilerin başlangıcıdır.

Süt çocukluğu döneminde çocuk beslenme, boşaltım, uyku gibi temel fizyolojik gereksinimleri için bir yetişkine bağımlıdır. Çocuğun bu gereksinimlerinin zamanında karşılanması, olumlu kişilik ve sosyal gelişiminin temelini oluşturacaktır. Temel güven duygusu sağlayacaktır.

Advertisement

Özellikle bu dönemde beslenme çok önemli bir etkileşimdir. Beslenme sırasında anne bebeğe haz veren kişidir. Beslenmenin anne sütü veya biberonla olması, sosyal gelişim açısından etkili değildir. Önemli olan annenin beslenme sırasında bebeğe sevgi, şevkat ve sıcaklık göstermesidir.

İlk beslenme döneminde, anne bebeğini sevgi ve istekle besliyorsa, anne ve bebek arasında doyurucu, olumlu ilişkiler gelişecektir. Çocuk sevildiğini, istendiğini hissedecek, genelleme ilkesine göre bu olumlu ilişkilerini başka durum ve kişilere yöneltecektir. Eğer anne bebeğini isteksiz ve zorla beslerse, anne-bebek arasında olumsuz bir ilişki doğarak bebek anneye karşı uzaklaşma ve kaçınma davranışlarında bulunacaktır. Daha ileride bebek bu durumu genelleyecek, diğer insanlara yaklaşmamasına ve sosyalleşmemesine yol açacaktır.

İkinci Yılda Çocuğun Sosyal Gelişiminde Görülen Özellikler :

Çocuğun genel gelişimine bakacak olursak, ikinci yılda yeni motor beceriler kazanmıştır. Yürüyüp, koşar, merdiven çıkar. El becerileri gelişmiştir. Artık tüm vücudun kas kontrolünü istemli olarak sağlayabilmektedir.

Ayrıca çocuğun fiziksel çevresi genişlemiştir. Dolayısıyla çevresindeki uyarıcı sayısı artmış ve farklılaşmıştır. Bu uyarıcıları keşfetme isteği,, zihinsel gelişimini hızlandırmaktadır. Çocuğun dil gelişiminde de hızlı bir ilerleme görülmektedir. Kelime haznesi hızla artmaktadır. İşte ikinci yılda çocuğun tüm gelişim alanlarındaki bu farklılaşmalar, doğrudan sosyal gelişimi etkilemektedir. Yaşamın ikinci yılında çocuğun yürüme, konuşma, tuvalet kontrolü gibi pek çok becerileri kazanması beklenmektedir. Bu nedenle bazı otoriteler, iki yaş dönemini, çocuğun kendine güven ve yeterlilik duygularının gelişimi için (dolayısıyla da olumlu sosyal davranışlar kazanmasında) ikinci bir kritik dönem saymaktadırlar.

Ebeveynler, yaşamın ikinci yılında bu küçük varlığın üstesinden gelmesi gerektiği becerileri unutmamalıdırlar.

Anne, çocuğun kendi kendine yemek yemesi, tuvalet kontrolü gibi bazı davranışları kazanmasını beklerken, vurup kırmama, çok ses çıkarmama gibi bazı davranışların da kontrolünü isteyecektir. Böylece sosyal kurallara uyum ortaya çıkmaya başlamaktadır. Çocuğun üst üste aşacağı pek çok engel vardır. Bunları güvenle aşmalıdır ki, sağlam ve olumlu bir kişilik yapısı ve sosyal davranışlar edinebilsin. Bu güven ve yeterliliği sağlayacak olan kişiler de ebeveynler ve özellikle annedir.

Advertisement
İki yaştan sonra çocuğun sosyal gelişiminde görülen özellikler ve bu dönemde ebeveynlerin tutumu:

İkinci yıldan sonra çocuk tuvalet eğitimini kazanmıştır, kendi kendine yemek yiyebilmekte, giyinebilmekte, yani öz-bakımını sağlayabilmektedir. Motor becerilerinin gelişmesiyle de artık daha bağımsız hareket edebilmektedir. Üstelik dil gelişiminde çok hızlı ve sürekli bir gelişim olmakta, çocuk çevresindeki kişilerle daha iyi iletişim kurabilmektedir. Bu dönemde çocuk konuşkan, sokulgan ve sevimlidir. Sürekli soru sorar. Herşeyi tanımak, öğrenmek ister. Oyun bu dönemin en önemli sosyalleşme aracıdır. Çocuk önceleri tek başına oynamakta ve başkalarını seyretmektedir. Üç yaşından sonra ise diğer çocuklarla ortak oyun kurar, oyuncakları paylaşma şeklinde oyun oynama görülür. Çocuk yavaş yavaş toplumun küçük bir üyesi olmaya başlamıştır.

İkinci yaştan sonra çocuğun sosyal gelişiminde en büyük etkenlerden biri özdeşim olayıdır. Yani kız çocuğunun anneyi, erkek çocuğunun da babayı benimsemesi, model almasıdır. Erkek çocuk kimliğini babaya benzeyerek, kız çocuk da kimliğini anneye benzeyerek kazanır. Çocuk anne babanın tutumlarını, duygularını ve davranışlarını benimser ve kişiliğinin bir parçası haline getirir.

Bu nedenle bu dönemde ebeveynlerin tutumları çok önemlidir. Olumlu bir kişilik gelişimi ve sosyalleşme için ebeveynler tutarlı davranışta bulunmalı, çocuğa sevgi ve güven vermelidir.

Sevgi içeren bir disiplin ve iyi bir eğitim olumlu sosyal davranışların temel yapılarını oluşturmaktadır. Unutulmaması ve tüm ebeveynlerin dikkate alması gerekli bir konu ise; yaşamın başlangıcından itibaren, sağlıklı kişilik gelişimi ve sosyalleşme için en önemli unsurun sevgi olduğudur.

İnsanoğlu yaşamı boyuncu hava, su, besin kadar sevgiye de gereksinim duymaktadır. Sevgi ve güven kişiler arası olumlu sosyal ilişkilerin gelişmesinin temel unsurudur. Sevgi ve güven ortamı içinde büyüyen çocuk diğer insanlara da sevgi verecek, güven duyacaktır. Çocukların kişilik gelişimleri yedi yaşına kadar oldukça olgun hale gelir. Bu onun ileriki yaşamını da etkiler. Bunun için de tüm gelişim alanlarındaki yapı taşlarının temeli bu dönemde sağlam olarak atılmalıdır.


Leave A Reply