Ahlak İle İlgili Kompozisyon, Ahlak Konulu Yazı, Kompozisyon Örnekleri

0
Advertisement

Ahlak ve ahlak anlayışı, ahlakın sağlamlığı ile gelen doğruluk, iyilikseverlik, çalışkanlık ve vatanseverlik ile ilgili kompozisyon / yazı.

Ahlak İle İlgili Güzel Sözler

AHLAK

İnsan, dünyaya bir gaye ile gelir. Kendi yetenekleri ve imkânları içinde ailesine, ulusuna ve daha geniş anlamda insanlığa faydalı olmaya çalışmalıdır.

Bizden sonra bu gökkubbe altında yaşayacak olanlara faydalı olacak işler yapmalı, eserler bırakmalıyız. Onları tecrübelerimizin meyveleriyle beslemeliyiz. Hayatı anlayış açılarına zenginlik, olayları ve fikirleri çözümlemelerinde bir düşünme ustalığı, her işte başarılı bir sonuca ulaşabilmeleri için cesaretin hamlesini aşılayacak örnek davranışlarda bulunmalıyız. Bilhassa bir çok iyi ve güzel hareketlerin kaynağı olan ahlâk sağlamlığını her fırsattan faydalanarak ruhlarına bir ülkü ateşi gibi işlemeliyiz.

Düşünce faydalı gayelere yöneldiği, cesaret bize, içinde bulunduğumuz topluma yararlı bir iş yaptırabildiği ölçüde değer kazanır. Ahlâk sağlamlığı ise yaşayışımızın temelidir. Kendimizde var olan bütün erdemleri, bizden sonraki kuşaklara şerefli bir miras gibi bırakmak başta gelen ödevimiz olmalıdır.

İnsanoğlunun bu geçici dünyadan ayrılırken gözlerini iç rahatlığıyla kapayabilmesi, ancak kendinden sonrakilere kılavuz olabilecek bir görüş, düşünüş, cesaret ve sağlam bir ahlâk örneği vermesiyle mümkün olur. Bunun dışında yaşamamızın önemli bir anlamı kalmaz.

Advertisement

Yazı 2 

Nurullah Ataç‘ın ahlak konulu bir yazısı (Sözden Söze)

AHLAK

Bence ahlakın bir ilkesi, bir kökü vardır: “Sana yapılmasını istemediğini sen de başkasına yapma.” Bu buyruğun doğru olduğunu içinize sindiriniz, siz de düşünerek, daha iyisi düşünmeksizin ona uyuyor musunuz, artık korkmayın, ahlaklı bir insansınız. Kimsenin size ahlaksız demeye hakkı yoktur. Adam öldürmezsiniz, kimseyi rahatsız etmezsiniz.

Sana yapılmasını istemediğini sen de başkasına yapma. Kolay gibi gözükür, ama kolay değildir bu. Birçok kimsenin “ahlak., ahlak…” diye yasalar, kurallar uydurmaya çalışmaları da zaten bu işin kolay olmaması yüzündendir. Yani kendinizi onun yerine koyacaksınız, bencilliğinizden silkineceksiniz, sizin bir etiniz, kemiğiniz olduğu gibi onun da bir eti, kemiği olduğunu, onun da acılar duyabileceğini düşüneceksiniz. O kadar da değil : Size yapılmasını istemediğiniz bir takım şeyler var, siz de onları kimseye yapmıyorsunuz yetmez ki bu. Belki o adam kendisine başka şeylerin de yapılmasını istemiyor, sizin aldırmayacağınız bazı şeylerden de sinirleniyor, kendinizi onun yerine koyacaksınız, o sinirlenmeyi anlayacaksınız, acısını hayal edeceksiniz, artık o adama o işleri yapmayacaksınız.

Siz yapmayacaksınız, ama sizin yapmamanız da yetmez. O adama başkalarının eziyet etmesine katlanıyorsanız, “Bana dokunmuyorlar ya, bana ne?” derseniz, kendinizi gerçekten onun yerine koymuyorsunuz demektir. Çünkü siz bir haksızlığa uğrarsanız, başınıza bir sıkıntı, bir felâket gelirse, size istemediğiniz bir şey yapılmasına çevrenizdekilerin aldırmaması gücünüze gider, toplum içinde, bütün dünyada yalnız kalmış olursunuz. Öyle ise size yapılmasını istemediğinizi siz başkasına yapmamakla yetinmeyeceksiniz, başkasının uğradığı, çektiği sıkıntıyı sizin yüzünüzden olmasa dahi, gidermeye, hafifletmeye çalışacaksınız, hiç olmazsa onun acılarını siz de duyup ona yapayalnız olmadığını bildireceksiniz.

Ahlak, sadece kötülük etmekten çekinmek değildir; iyilik etmeyi, başkalarının edecekleri kötülükleri önlemeye çalışmayı da buyurur.

İnsanlar vardır, dünyanın neresinde, her kimin başına gelmiş olursa olsun, her kötülüğe, kendilerine edilmiş gibi üzülürler. Yalnız kötülüğe uğrayana mı acırlar? Hayır. Kötülüğü edene de acırlar. Size yapılmasını, istemediğinizi siz de başkasına yapmayın. Siz kötü olmak ister misiniz? Öyle ise başkasının kötü olmasına katlanamazsınız, onun ettiği kötülüğü siz etmişsiniz gibi, sizin yüzünüzden edilmiş gibi içinize yediremezsiniz.

Advertisement

Nurullah ATAÇ (Sözden Söze 1952)


Leave A Reply