Akkatlar Hakkında Bilgi, Akkatların Dil, Yazı ve Sanatı Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Akkatlar hakkında detaylı bilgiler. Akkatlar nasıl kuruldu? Ünlü Akkad kralları ve Akkatların dil, yazı ve sanatı hakkında bilgi.

Akkatlar Kimdir?

Akkatlar, ilkçağda Mezopotamya’da devlet kurmuş Sami boyu. Mezopotamya’ya Arabistan Yarımadasından gelmiş Samiler oldukları sanılan Akkatlar, Kalde’nin kuzeyinde, Sümer ve Elamların yaşadıkları bölgedeki Kiş, Akşak ve Opis kentleri çevresinde kent devletleri kurdular.

Kiş Kenti’nin son kralı Aka’dan (İÖ 2600 dolayları) sonra Kral Sargon dönemine kadar Sümer-Aka yönetimi başına buyruk biçimde sürdü. Akkat Kenti’ni geliştirip devletin başkenti yapan Kral Sargon (İÖ 2334-2279), küçük kent devletlerini birleştirerek Akkat İmparatorluğu’nu kurdu (İÖ 2334).

Akkad kralı Sargon

Akkad kralı Sargon

İmparatorluk İÖ 2193’e kadar egemenliğini sürdürdü. Kralın ağzından yaşamını anlatan söylenceye göre Akkatlı Sargon bir değiştirmenin (rahibe) oğluydu, doğunca üstü ziftle kapatılmış bir sepet içinde ağzında emzikle ırmağa bırakılmış, kendini bulan su taşıyıcısının bakımında büyümüş, bahçıvan olmuştu. Aşk Tanrıçası İştar’dan gördüğü sevgiyle Kiş sarayında sofracıyken (kap taşıyıcı) Kral Ur-Zabadba’yı devirip tahta çıkmış ve Sargon (Sarrum-Kennum/ Gerçek Kral) adını da o zaman almıştı (Sargon adını alan başka krallar da vardır).

Akkad Kralı Sargon Dönemi

Sargon, doğudaki ticaret yollarını geliştirmeye ve elde tutmaya önem verdi, bir dizi sefer sonunda Tutul, Mari vb toprakların ele geçirdi; Akdeniz ve Toroslara kadar uzandı. 50 Sümer valisiyle birlikte üzerine yürüyen Lugalzakizi’yi Akkat Kenti yakınında yenip tutsak aldı; Uruk, Ur, Lagaş, Umma ve Nippur kentlerini topraklarına kattı. Silahlarını Basra Körfezi’nde yıkadıklarını söyleyen Akkatlar, Mezopotamya’ya egemen olduktan sonra önceleri Sümerce ile birlikte konuşulan Akkatça da ağırlık kazandı, yazıtlar Akkatçayla yazılır oldu.

Sargon döneminde pek çok ayaklanma olduysa da güçlü kral hepsini bastırdı. Kuzeyli bir Sami olan Sargon, güneydeki kent egemenlerine aldırmayıp kendinden olan kent önderlerini ant içirerek başa geçirdi, tümünü birlik altında tutmayı başardı. Güneyi hoşnut etmek için de eski kültür ve din merkezleri Nippur’un din merkezi olarak kalmasına göz yumdu. Kendine bağlı politik kuruluşların başlarını önemli eyaletlerin başına geçirerek ülkede barış ve birlik havası yarattı. Döneminde ticaret çok gelişti.

Advertisement

Sargon Sonrası Dönem

Her yönden başarının doruğuna ulaşan Sargon, Dünyanın Dört Bucağının Kralı unvanını aldı. Sargon’dan sonra Akkat tahtına çıkan oğulları Rimuş (M.Ö 2278-2270) ve Maniştusu (M.Ö. 2269-2255) ile torunu Naramsin (M.Ö 2254-2218) dönemlerinde sonu gelmez ayaklanmalar olduysa da (Elam, Dicle, Sippar vb ayaklanmalar), fakat bastırıldı. Özellikle atak bir kral olan Naramsin, Magan, Güney Arabistan, Kuzey Afrika, Diyarbakır’a kadar Anadolu ve Suriye üzerine başarılı seferler düzenledi, bu arada uslanmaz ayaklanmacı Mari ile Zagros Dağları eteklerindeki Lullubileri yenilgiye uğrattı.

Yönetimi, Akkatlı memurların, çoğu kez de kendi ailesinden kişilerin eline verdi. Ülkede baş gösteren büyük kıtlıkla Diyala Bölgesi’nde yaşayan Kutların (Gat/Gas) saldırıları ve bu savaşlarda Naramsin’in öldürülmesi sonucu sarsılan Akkat İmparatorluğu, Naramsin’in yerine tahta çıkan Şarkalişarri (M.Ö 2217-2193) döneminde dağılıp gitti. Elam, Subartu ve Sümer kent devletleri bağımsızlıklarını yeniden kazandılar. Akkat tahtı Kutlu krallara (Elulu vb) geçti; Uruk, Ur, Akkat kentleri ve Akkat toprakları önce Kutların, sonra da Kut boyunduruğunu kırabilen Sümerlerin egemenliğine geçti.

naramsin steli

naramsin steli

Akkatlarda Dil ve Yazı:

Çiviyazısının ve bilimsel araştırmaların sonuçlarına göre, Akkatça Sami dillerin en eskisidir. Akkat yazısı ise Sümerlerin kullandığı çivi yazısıdır. Kral Sargon dönemi yazıtlarından anlaşıldığı biçimiyle Asurcayla Babilce Akkatçanın biçimiyle Asurcayla Babilce Akkatçanın birer lehçesidir. Sami dillerinin genel karakterini gösteren ve bükümlü dillerden olan Akkatça, Sümerceyle karışmıştır. Eski Akkatça denilen bu dil, yazılışı bakımından Sümerceye çok benzer.

Sümerli yazıcılar da Akkat adları taşırlardı. İki lehçesinde ve Akkatçada erkek ve dişi ayrımı vardı. Adlar üç halde (yalın, -i ve -in) bulunurdu, fiiller üç ana ünsüzden oluşurdu, fiil çekimleri ünlülerin bu ana ünsüzlere uyumuyla sağlanırdı. Akkatça yazılmış başlıca yazı türleri; kral mektuplarıyla krala yazılmış yazılar, adalet ve ekonomiyle ilgili metinler, kral buyrukları, kral yazıtları, fal, okul tabletleri, matematik yazıları, destan, ilahi ve yakarışlardır.

Yazıtların çoğu söylence yapısındadır. Destan ve söylencelerin başlıcaları da Yaratılış Destanı, Gılgamış Destanı, insanın Yaratılış Destanı, Adaba Söylencesi, Nergal ve Ereşkigal, Atrahasis, İştarın Yeraltına İnişi, Etana, Zu, Sargon söylenceleridir. Babil ve Asur lehçeleriyle yazılmış pek çok belge vardır: Eşnunna, Hammurabi ve Asur Yasaları, Naramsin ve Sedir Dağı, Kral Yıllıkları vb…

Babilce İştar İlahisi, Ay Tanrısına Yakarı, Babil’de Yeniyıl Şenlikleri, Uruk Kenti Tanrılarına Sunulan Kurbanlar vb dinsel metinlerdir.

Advertisement

Hitit ve Mısır krallarının birbirlerine yazdıkları mektuplarla Kasit krallarının diplomatik ilişkilerinde ve bazı antlaşma metinlerinde de kullanılmış olması, Akatçanın bir diplomasi dili durumuna yükseldiğini gösterir. Kralların ağzından yaşamını, savaşlarını ve kendinden sonrakiler öğütlerini anlatan Akkatlı Sargon Söylencesi de Akkatçanın ilginç ürünlerindendir.

Akkatlarda Sanat :

Akkat sanatından günümüze kalan örnekler az sayıda zafer anıtı ve silindir mühürlerdir. Anıtsal örneklerin başlıcaları Maniştişu (M.Ö 2269-2255) dönemine tarihlenen başsız-bacaksız bir heykel gövdesi ile Naramsin’in (M.Ö 2254-2218) zafer steli’dir (anıt-taş). İkisinin de yazıtı vardır.

Bu anıtsal örneklerden o çağda Akkatların giysileri ve savaş gereçleri öğrenilmektedir. Lullubi zaferinin anısına dikilen Naramsin Anıtı ayrıca, sonraki Mezopotamya sanatının başlangıcı olma değerini taşır. Bu dönemden kalma Bir Kralın Başı, erken Sümer döneminden kalma iki heykelle yakın benzerlik gösterir. Yapıldığı madenin bakır mı bronz mu olduğu bugüne kadar saptanamadı. Naramsin Anıtı’nın bir parçası da Diyarbakır’da bulundu (şimdi İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde).

Akkat döneminden ele geçen bu tür heykeller kara taştan yapılmıştır. Silindir mühürlerse çoğunlukla dövüşen hayvan (dağ keçisi, boğa, geyik) ve oturan, kendilerine içki sunulan, boynuzlu başlık giymiş insan figürleriyle oturan tanrı figürlerinden oluşmuştur. Akkat çivi yazıları da aynı zamanda yazı sanatının inceliklerini sergiler.

Akkat Kenti :

Akkatların başkenti. Yeri henüz bulunamamıştır. Kazılarda ortaya çıkan Babil ve Sippar kentleriyle ilgili bulgulardan elde edilen ipuçları, Asur Kralı Sahnerib’in Babil’i yerle bir ederken Akkat Kenti’ni de yıktığını düşündürmektedir; Akkat Kenti ile krallığının Sippar yöresinde olduğu sanılıyor. Akkat Kenti’nin tanrıçası İştar’ ın tapınağını Babil Kralı Hammurabi (M.Ö 1792-1750) yeniledi, Naramsin, Kurigalzu, Asarhaddon ve II. Nabukadnesar da onarttılar.


Leave A Reply