Albert Schweitzer Kimdir? Nobel Barış Ödülü Sahibi Alman Doktorun Hayatı

0
Advertisement

Alman filozof, doktor ve bilim insanı olan Albert Schweitzer’ın dolu dolu geçen hayatı ve eserleri ile ilgili bilgilerin yer aldığı yazımız. Albert Schweitzer kimdir?

Albert Schweitzer (14 Ocak 1875, Kaysersberg, Fransa – 4 Eylül 1965, Lambaréné, Gabon), Dünyaca tanınmış bir Alman filozof, doktor, müzisyen ve bilim adamıdır. Kendisini insanlığın hizmetine vermiş, bu amaçla Orta Afrika’ya giderek orada hastane kurmuş, yerlilere yardımcı olmaya çalışmıştır. Bu hizmetlerinden dolayı 1952’de Nobel Barış Ödülünü kazanmıştır. Albert Schweitzer Kaysersberg’de doğdu. Bir din adamının oğludur. Strasbourg Üniversitesi’nde, daha sonra Paris; Berlin üniversitelerinde okudu Alman ve Fransız kültürüyle yetişti. İlk eseri ünlü filozof Kant‘ın felsefesini inceliyen bir eserdir.

Bu kitap Albert Schweİtzer’in 24 yaşında iken felsefe doktorası almasını sağladı. Schewitzer aynı zamanda müzik üzerinde de çalışıyordu. Bach’ın eserlerini orgda en güzel çalan müzikçi olarak da tanınmıştı. 1905’te «Şair Besteci Bach» adında bir biyografi kitabı yayınladı. Bu eser de müzik edebiyatında önemli bir yer tutar.

Albert Schweitzer

Afrika Yerlileri Arasında

Albert Schwitzer, 1905’te üniversitedeki görevini bıraktı. Kendini insanlığa adamak istiyordu. Doktor olup ömrünü, acı çeken insanları rahata kavuşturmaya çalışmakla geçirecekti.

Tıp öğrenimini tamamladıktan sonra 1913’te, Afrika’nın ekvator bölgesinde çok ilkel bir hayat süren yerlilere bakmak üzere Afrika’ya gitti, o zamanki Fransız Orta Afrikası’nda bulunan Lamberene’de bir hastane kurdu. Hastanenin bir çok kısımlarını kendi eliyle yaptı.

Advertisement

Albert Schweitzer, özellikle yerliler arasında pek çok ölüme yol açan cüzam, uyku hastalığı gibi hastalıklarla ilgileniyordu. Hastanesine gerekli araçları sağlamak üzere bir süre için Batıya dönen Albert Schweitzer, bütün dünyanın, hayranlığını, sevgisini kazanmıştı. Onun yanında çalışmak isteyen doktorların, hemşirelerin haddi hesabı yoktu.

Schweitzer’in Eserleri

Çeşitli konularda pek çok eser de vermiş olan Dr. Schweitzer, Afrika’da hayata gözlerini yummuştur. Geceleri, bütün günün yorgunluğunu çıkarmak için piyanosunun başına geçip, Bach’ın eserlerini çalarken yerliler onu hayranlıkla dinlemekten kendilerini alamazlardı. Vahşi ormanların, ilkel insanların ortasında Bach’tan melodiler çalan Schweitzer, XX. yüzyılın en dikkate değer kişilerinden biridir.

Schweitzer’in başlıca eserleri şunlardır:

«Johann Sebastian Bach» (1905); «Zwisehen Wasser und Urwald» (Su ile Orman Arasında, 1922); «Verfall und Wiederaufbau der Kultur» (Kültürün Çöküşü, Kalkınışı, 1923); «Die Weltanschauung der indisehen Denker» (Kızılderililer’de Fikrin Gelişmesi, 1935); «Aus meiner Kindheit und Jugenclzeit» (Çocukluğumdan, Gençliğimden).


Kaynak – 2

Albert Schweitzer, Alsace kökenli Alman hekimi (Yukarı Rhin / Kaysersberg 1875-Afrika / Gabon / Lambarere 1965). Doymak bilmez öğrenme tutkusu, meraklarını karşılama direnci ve ailesinden aldığı etkileri yaşatma iradesiyle Strasbourg, Paris, Berlin üniversitelerinde ilahiyat, felsefe konularını izledi, doktora yaptı, tıp öğrenimini de tamamlayarak hekim çıktı; yanı sıra büyük sevgi olan müziği hiç bırakmadan usta bir orgcu oldu; yaşamöyküsünü ve özelliklerin yazdığı J. S. Bach ve müziği üzerinde yetkili bir uzmanlığa erişti (J. S. Bach, Müzikçi ve Ozan, 1905). Birçok ansiklopedi onun kişiliğinin zengin dokumasını, edindiği bilgi ve ustalıkları bir sayarak belirtirler. İlahiyatçı, felsefeci, kültür adamı, müzikçi ve müzikolog, hekim ve yazar, org virtüözü, papaz ve misyoner… gibi nitelemeler kullanırlar. Oysa yaşam özüne genelde bakınca bunların hepsinin, adandığı insanlık ülküsünün ardında ayrı ayrı özellikler olarak kaldığı görülür.

1952’de Nobel Barış Ödülü’nü kazanmasını gerektiren çaba toplamı yalnızca iki sözcüğün özünde toplanabilir; ükücü bir insansever. İşte bu yüzden Afrika‘ya gitmeyi yeğledi, düşüncelerini eyleme dönüştürmeyi, yerlileri kırıp geçiren hastalıkları bulmayı, onlara yardım elini uzatmayı, onlarla kardeş gibi yaşamayı aynı amacın evreleri sayarak adanacağı ülküyü saptadı. 1912’de eşiyle birlikte (Helene Bresslau) yaptığı Fransız sömürgeleri gezisinden sonra Kongo’da çalışmayı uygun buldu, eşinin kız kardeşi Rhena’nın da katılmasıyla 1913’de başlayan bu yeni yurt ediniş ömür boyu sürdü. Lambarene Hastanesi’ni kurup örgütleyerek 20. yüzyılın en inanmış insanseverliğinin unutulmaz örneğini gerçekleştirmiş oldu.

Başlıca eserleri: Zwischen Wasser und Urwald (Suyla Balta Girmemiş Orman Arasında) 1921, Kulturphilosophie, Verfall und Wiederaufbau der Kultur (Kültür Felsefesi, Kültürün Çöküşüyle Yeniden Yapımı) 1923, Mystik und Ethik (Gizem ve Ahlâk) 1935 vb.

Advertisement


Leave A Reply