Albertus Magnus Kimdir? 13. Yüzyıl Alman Skolastik Filozofu ve Tanrıbilimcisi

0
Advertisement

Albertus Magnus kimdir?  13. yüzyıl Alman skolastik filozofu ve tanrıbilimcisi Albertus Magnus hayatı, biyografisi, felsefesi, hakkında bilgi.

Albertus Magnus; Aziz Büyük Albert ya da Kölnlü Albert, Skolastik felsefeci, din bilginidir (Schwaben/ Lauingen 1200 dolayları-Köln 1280).

Albertus Magnus

Kaynak : wikipedia.org

Öğretisi ve bilgisi nedeniyle doctor universalis olarak anılır. Padova’da Dominikan tarikatına girdi (1223). Almanya’da birçok yerde, son olarak da Köln’de felsefe ve din konularında dersler verdikten sonra Paris Üniversitesi’ne gönderildi (1245’ten önce). Yeniden Köln’e dönerek Stadium Generale’yi düzenledi; burada 1252’ye kadar Thomas Aquinas onun öğrencisi oldu. Germanya’da bir Domikan eyaleti olan Teutania’da kaldı (1254-1257). Bu süre içinde Papa IV. Alexander onu Anagni’ye çağırdı; Paris Üniversitesi profesörlerine karşı olan din adamlarının yandaşı olmasını istedi. Aynı papanın buyruğuyla Regensburg Piskoposluğu’na getirildi (1260); ama papanın ölümünden sonra görevinden ayrıldı (1261), papalık elçiliği görevini üstlendi (1263-1264); Würzburg ve Starasbourg’ta dersler verdi. Köln’e yerleşti (1270), burada daha önceleri, 1252 ve 1258’de de yaptığı gibi başpiskoposla kentin arasında barış sağladı. Lyon Konseyi’ne katılarak (1274) Hapsburg hanedanından Rudolf’un imparatorluğunun tanınması için konuşma yaptı.

Albert’in eserleri yalnız döneminin dinsel görüşlerini değil, aynı zamanda felsefe ve doğa bilimlerini de içerir. Aristoteles’in eserlerine açıklamalar koyan ortaçağ felsefecilerinden biridir. Ortaçağ için önemi çağdaş ilahiyata tepki eğilimlerinin karşısına Aristotelesciliği koymasıdır. Öte yandan da yeni Platonculara, felsefesinde geniş yer verdi; onun bu düşüncelerini 14. yüzyılda Strasbourglu Ulrich ve Alman mistikleri sürdürdüler. Doğa bilimleri konusundaki yazılarının günümüze de katkısı oldu. Aristoteles’in doğa bilimleri hakkındaki görüşlerini kendi gözlemleriyle genişletti.

Çalışmaları

Albertus üretken bir şekilde yazdı (topladığı yazılar 1899’da 38 ciltte toplandı) ve belki de zamanının en çok okunan yazarıydı. Mantık, teoloji, psikoloji, botanik, coğrafya, astronomi, astroloji, mineraloji, kimya, zooloji, fizyoloji, frenoloji ve diğerleri gibi çeşitli konularda kelimenin tam anlamıyla ansiklopedik bilgisi ile ünlüydü.

Aristoteles’in eserlerine ilişkin en modern Batı bilgisi Albert tarafından korundu ve sunuldu ve Aristoteles’in eserlerinin tamamını (Averroes ve Avicenna (İbni Sina) gibi Arapça yorumcuların Latince çevirilerinden ve notlarından) kilise doktrinine göre sindirdi, yorumladı ve sistematize etti. ve zaman zaman öğretmenin görüşlerindeki farklılıklarla. Bununla birlikte, bu göreve yaklaşımı, Neoplatonizm‘den açıkça etkilenmiştir. Başlıca teolojik eserleri, Peter Lombard’ın “Cümle Kitapları” (yaklaşık 1100-1160) ve iki ciltlik “Summa Theologiae” üzerine üç ciltlik bir yorumdur.

Advertisement

Albert’in fizik bilimi konusundaki bilgisi, ona büyük sistematik düşünce ve açıklama güçleri veren Aristoteles üzerine yaptığı uzun çalışmanın yardımıyla, dikkate değer ve (o dönem için) dikkate değer ölçüde doğruydu. Arsenik elementini keşfetmesiyle tanınır ve bir simyacı olarak çalışmaları hakkında çok fazla spekülasyon vardır. O, astrolojiyle kesinlikle derinden ilgileniyordu, o günün birçok bilim insanı gibi, bizi etkileyen göksel etkileri anlamanın, hayatımızı Hıristiyan ilkelerine göre daha fazla yaşamamıza yardımcı olabileceğini savunuyordu.

Albertus aynı zamanda, zamanının müzik pratiğine ilişkin anlayışlı yorumları, müzikteki oranlar, müziğin insan ruhu üzerinde nasıl çalıştığı üzerine kapsamlı yazılar yazması ve popüler “kürelerin müziği” kavramını kategorik olarak reddetmesiyle tanınır. “.


Leave A Reply