Alemdar Mustafa Paşa Hayatı ve Islahatları İle İlgili Bilgiler

0
Advertisement

Osmanlı tarihininen ünlü devlet ve askeri adamlarından olan Alemdar Mustafa Paşa hayatı, yaptıkları ve ölümü ile ilgili bilgiler

Alemdar Mustafa Paşa

Alemdar Mustafa Paşa

Alemdar Mustafa Paşa Kimdir?

Alemdar Mustafa Paşa, Osmanlı sadrazamı (Hotin 1765-Istanbul 1808). İlköğrenimini Rusçuk’ta gördü. İstanbul’a gelip Yeniçeri Ocağı’na girdi, yeniçeri olarak Osmanlı-Rus ve Osmanlı-Avusturya savaşlarına katıldı (1787). Rusçuk’a döndükten sonra Tirsinikoğlu İsmail Ağa’nın hizmetinde göze girip ağanın haznedarlığına ve askeri birliklerinin bayraktarlığına (alemdar) yükseldi. Rusçuk’u kuşatıp inatçı saldırılardan vazgeçmeyen Pazvandoğlu’na karşı kazandığı başarılar nedeniyle hassa hasekiliği, hassa silahşörü (1799), kapıcıbaşı (1803) ve sonunda Hezargrat Ayanı oldu. Koruyucusu İsmail Ağa Tirsinik’teki çiftliğinde ölünce Alemdar Mustafa Rusçuk’a gelip yönetimi ele aldı ve hükümet tarafından Rusçuk Ayanlığı’na atandı.

Yılıkoğlu Süleyman Ayaklanmasında Silistre’yi ele geçirdi; İbrail, Yenipazar, Aydos, İslimye ve çevresini de egemenliği ve yönetimi altına aldı; III. Selim buraların da ayanlığını Alemdar’ a verdi; rütbesi de kapıcıbaşılıktan mirahurluğa (imrahorluk) yükseltildi. Rus saldırısına karşı Yergöğü ve Tuna kıyılarında sağlam savunma önlemleri aldı; İsmail Kalesi’ni alan Rusların üzerine asker gönderip kenti kurtardı. Öte yandan yönetimindeki yerlerde halktan angaryayı kaldırdı. Avrupa’da ki özgürlük hareketleriyle cephelerde Rus askeri harekatını düzenli olarak İstanbul’a bildirdi. Kendi askerleriyle Rus Ordusu’nu yenip Tuna gerisinde üstünlük kurduktan sonra vezir rütbesi ve Tuna Seraskerliği ile Silistre Valili’ğine atandı (4 Şubat 1807).

Rusçuk Yaranı

10 bin kişilik düzenli ordusuyla Rus cephesinde, Osmanlı Ordusu içinde seçkin yerini kanıtladı. Bu sırada kaldırılan Nizam-ı Cedit ve III. Selim yanlıları kaçıp Alemdar Mustafa Paşa’ya sığındılar. Bunlarla (Tahsin, Ramiz, Galip Efendiler vb) birlikte III. Selim’in tahtını kurtarmak için hazırlıklara başladılar. Tarihte “Rusçuk yaranı” diye adlandırılan bu kişiler, Alemdar Mustafa Paşa’yı İstanbul’a gitmesi için inandırmaya uğraşıyorlardı. Rus cephesine gitmek üzere Edirne’ye gelen Osmanlı Ordusu ile buluşmak için Alemdar Mustafa Paşa da buraya geldi, fakat yeniçeri ve saray ağalarının etkisiyle padişah onun İstanbul’a gelmesini erteledi.

Bu sırada sarayda yeni padişah IV. Mustafa’yı, tahttan indirilen III. Selim’i öldürtmesi için entrikalar döndürülüyor, öte yandan Alemdar Mustafa Paşa’nın gücünü kırması beklenen karşıt (Yılıkoğlu Süleyman, Gâvur İmam, İbrail Nazırı Ahmet Efendi) güçler Edirne’ye çağrılıyordu. Fakat bu sırada önemli görevlere atanan Rusçuk yaranı, yeni padişahtan Alemdar’ın İstanbul’a gelmesine izin çıkmasını sağladılar

Alemdar Mustafa Paşa, İstanbul’a girmeden Pınarhisar’da, buranm ayanı Ali Ağa’yı 80 kadar sekbanla önden göndererek o sırada Rumeli Feneri’nde bulunan ve III. Selim’e karşı ayaklanmanın elebaşısı Kabakçı Mustafa’yı öldürttü. Davutpaşa’da sancağı teslim almaya gelen padişaha ise dokunmadı, fakat ertesi gün (15 Temmuz 1808) 1.000 kadar adamıyla Babıali’ye gelerek Sadrazam Çelebi Mustafa Paşa ile görüştü. Bu gelişten kaygılanan sadrazam, burada dinlenmek için çekilen Alemdar Mustafa Paşa’nın eski görevine dönmesine ve karşıtlarının önemli görevlere atanmaları için ferman çıkardı.

Advertisement

Bu sırada Alemdar’ın askerlerini Rumeli kılığıyla sokaklarda dolaşmaları yeniçerileri kuşkulandırıyordu. Yeni padişahı da yanlarına çekip aleyhte önlemler alan karşıtlarının yaptıklarını ve niyetlerini gören Alemdar Mustafa Paşa, 15 bin kişilik ordusuyla Beyazıt’ tan Babıali’ye kadar yolları tuttu. Babıali’ye girip Çelebi Mustafa Paşa’dan sadrazamlık mührünü aldı, saraya yürüyüp eski padişah III. Selim’in bulunmasını buyurdu, fakat saraya zorla girdiğinde III. Selim’in cesediyle karşılaştı.

Sened-i İttifak

Bu arada öldürülmekten kurtulan Şehzade Mahmut’u tahta çıkarıp IV. Mustafa’yı Harem’e kapattı (28 Temmuz 1808). II. Mahmut’un sadrazamlığa atadığı Alemdar Mustafa Paşa, suçluları cezalandırdıktan sonra Anadolu ve Rumeli ayanlarını saraya çağırttı, ayanlarla II. Mahmut arasında bir Sened-i İttifak (Birleşme Sözleşmesi) imzalanmasını sağladı (Ekim 1808). Görev yerlerine dağılan ayanlar, Sekban-ı Cedit denilen düzenli asker ocağını kurdular, kendisini de sekbanlarıyla İstanbul’da düzeni kısa zamanda sağladı.

Öte yandan düşmanları da yeni sadrazam aleyinde entrikalara giriştiler, bir süre sonra II. Mahmut’u da Alemdar aleyhine döndürmeyi başardılar. 15 Kasım 1808 akşamı şeyhülislamın iftar yemeğinden sonra teravih namazını padişahla kıldıktan sonra Babıali’ye gelen Alemdar Mustafa Paşa, yeniçerilerin Babıali baskınıyla karşılaştı. İsyancılar Babıali’yi kuşattılar ve çevreyi ateşe verdiler, dışarı çıkan sekbanları öldürdüler. Yanında kalan birkaç adamıyla yiğitçe bir savunmadan sonra umduğu yardımın gelmediğin gören Alemdar Mustafa Paşa, mahzendeki barut fıçılarını ateşleyerek saldırganların bir bölümüyle birlikte kendisi de öldü.

Yeniçeriler uzun aramalardan sonra bulabildikleri cesedini Atmeydanı’na getirip bir dut ağacına astılar ve üç gün beklettiler, sonra Yedikule’ye götürüp boş bir kuyuya attılar. Kemikleri 19 yıl sonra kuyudan çıkarılıp yakın bir yere gömüldü, İkinci Meşrutiyet’te de Gülhane Parkı karşısındaki Zeynep Sultan Camisi bahçesine taşındı.


Leave A Reply