Alexandre Dumas Fils Kimdir? Kamelyalı Kadın’ın Yazarının Hayatı ve Eserleri

0
Advertisement

Kamelyalı Kadın isimli eseri ile dünya çapında bir üne sahip olan ve Alexander Dumas Pere’nin oğlu olan Alexandres Dumas Fils hayatı ve eserleri hakkında bilgi.

Alexandre Dumas Fils

Alexandre Dumas Fils

Alexandre Dumas Fils (27 Temmuz 1824, Paris, Fransa – 27 Kasım 1895, Marly-le-Roi, Fransa), ünlü Fransız romancısı Alexandre Dumas Pere’in gayrimeşru oğludur. Çocukluğunu babasından uzak geçirmişti. Esasen babasının kimseyi görecek gözü yoktu. Fakat küçük Dumas uzaktan uzağa babasının çalışmaları ile ilgileniyor, onun sanatına hayran olmamaktan kendini alamıyordu.

Hele babası ona yazı yazmayı yasak edince, Dumas Fils’in yazarlığa karşı merakı daha da artmıştı. Eğer babası böyle bir yasak koymamış olsaydı belki küçük Dumas’nın hevesi de zamanla geçerdi. Dumas Pere, oğlunun kendisine rakip olarak yetişmesini istemiyordu ama, kader ona garip bir cilve hazırlamaktaydı.

Dumas Fils romandan çok piyes yazmaya meraklıydı. Esasen edebiyat âleminde de daha çok piyes yazarı, tiyatro eleştirmecisi olarak tanınır. Yazı hayatına şairlik ve romancılıkla atıldı. Tek romanı «La Dame aux Camelias» (Kamelyalı Kadın) kısa bir zamanda büyük bir rağbet gördü. Alexandre Dumas Fils, daha sonra bu romanını piyes haline getirdi (1852). O günden beri bütün dünya tiyatrolarında en tanınmış artistler tarafından oynanan eser, daha sonra Verdi’nin «La Traviata» operasına da konu teşkil etmiştir.

Dumas Fils’in piyeslerinde bilhassa diyalogların güzelliği ve kuruluşun mükemmeliyeti göze çarpar, yalnız karakterler pek canlı değildir. En güzel piyesleri arasında «Question d’argent» (Para Meselesi), «Le Fils natürel» (Gayrimeşru Çocuk), «L’Etrangere» (Yabancı Kadın) başta gelir. Ayrıca, toplum konuları üzerine çeşitli denemeler ele yazmıştır. Dumas Fils, babasının kendisine gösterdiği ilgisizliğe aynı şekilde karşılık vermemiş, onu ömrünün son yıllarında rahat ettirmek için elinden geleni yapmıştır.


Kaynak – 2

Dumas fils; Oğul Dumas diye de anılır, Fransız yazarı (Paris 1824-Marly-le Roi 1895). Alexandre Dumas Pere’in evlilik dışı oğludur. Bir şiir kitabında (Peches de Jeunesse: Gençlik Günahları, 1847) ilgi görmeyen 6 ciltlik ilk romanından (Aventures de Quatre Femmes et d’un Perroquet: Dört Kadınla Bir Papağanın Serüvenleri, 1846-1847) sonra yaşamının en büyük sanat başarısına Kamelyalı Kadın (La Dame aux Cemélias) 1848 romanıyla adım attı. Eser asıl ilgi ve zaferi, yazarı tarafından oyunlaştırıp sahneye aktarılınca kazandı (1852). Emeğini daha çok oyun yazarlığına adayarak; aşkı, evliliği, aile değerlerini savunan; yanlış yasalarla katı göreneklere karşı çıkan; çocuklarla kadınların hak ve mutluluklarını arayan bir tutumla bir dizi sahne eseri yazdı: le Demi-Monde (Kibar Düşkünler Dünyası) 1855, la Question d’Argent (Para Sorunu) 1857, le Fils Naturel (Piç) 1858, l’Ami des Femmes (Kadınların Dostu) 1864, les İdees de Mme Aubray (Madam Aubray’ın Düşüncelleri) 1867, eserlerinin en çok oynanan ve en iyisi sayılan tek perdelik oyunu Une Visite de Noce (Bir Düğün Ziyareti) 1870, la Femme de Claude (Claude’un Eşi) 1873, l’Etrangère (Yabancı Kadın) 1876, Denise (1885), Francillon (1887) vb.

Advertisement

Yazar dostlarıyla işbirliği yaparak, bir bölümünü takma adlarla sunduğu eserleri bir yana, yaşamının da sorunları olan bazı konularda günlük yazılar yazdı, kitaplaştırdı: La Question du Divorce (Boşanma Sorunu) 1880, la Recherche de la Praternite (Babalığın Aranması) 1883 oyunlarının önsözleriyle açıklayıcı notları son derece ilginç bir derleme haline geldi: Theatre Complet (1890-1893). Öyküler yazdı: Contes et Nouvelles (Kısa ve Uzun Öyküler) 1853. Romanı da bırakmadı: le Roman d’une Femme (Bir Kadının Romanı) 1849, Antonine (1849), la Vie a Vingt Ans (Yirmi Yaşında Yaşam) 1850, l’Affaire Clemenceau (Clemenceau Davası) 1866. Toplumsal konular ve ahlak sorunları üzerinde değerli denemeleri de vardır.

Kamelyalı Kadın, yazarın oyunlaştırmasıyla (1852) önce Fransa’da, sonra bütün dünyada büyük ilgi gören, yüzyıl boyunca her ülkede sinemaya aktarılan eser, birkaç kez baleye de dönüştürüldü. Ruhça soylu olduğu halde gençliğinde düşmüş Marguerite Gauiter ile yürekten sevdiği Armand Duval’ın çıkarsız aşkı, toplumun kabul edemediği bir tutku çizgisine gelince araya aile acıları ve baba ricası girer. Marie Duplezsis adlı gerçekten yaşamış bir kadının öyküsüne dayandığı söylenen roman, Marguerite’in sevdiği erkeğin baba yalvarmalarına dayanamayarak katlandığı özveri ve aşkının ayrılığı yüzünden vereme yakalanıp öldüğünü anlatarak “yüzyılın hastalığı” diye anılan acı sona bir örnek olur.


Leave A Reply