Lev Tolstoy’un Anna Karenina isimli kitabının konusu ve kısaca özeti. Anna Karenina kitabı hakkında yorumlar ve bilgiler.
Anna Karenina Kitabın Konusu Kısa Özeti
Durum karmaşık: çok sayıda isim ve görkemli bir olaylar ağı. Sekiz başkarakter var. Eh, bu kadarıyla başa çıkılabilir belki. Fakat hepsinin ikinci, üçüncü ve takma isimleri var, bu da durumu biraz zorlaştırıyor.
Gelelim ilişkiler ağına ve çok katmanlı olaylar zincirine: LEVİN, KİTİ’yi seviyor, ama KİTİ, VRONSKİ’yi seviyor. Müzmin bir bekâr olan VRONSKÎ ise ANNA’ya (evli) âşık oluyor, Anna da ona.
Olaylar uç noktaya varıyor, ANNA hamile kalıyor, KITI sarsılıyor ve bu yüzden LEVİN de sarsılıyor. ANNA kocasına onu aldattığını anlatıyor; ah şu vicdan azabı! Kocası, çok fazla dedikodu olacağını düşünerek boşanmı-yor, ama ANNA acı çekiyor, hatta intiharı düşünüyor. ANNA, evlilik dışı bebeğini zor bir doğumla dünyaya getirdikten sonra kocasına âşık olduğunu söylüyor. VRONSKİ acı çekiyor, hatta intiharı düşünüyor.
Ama birden ANNA’mn kocası boşanmayı kabul ediyor. ANNA, VRONSKİ ve çocuğu ile şehri terk ediyor, ama oğlunu geride bırakmak zorunda kalıyor. Bir yılı yollarda geçiriyor, sonra oğlunu yeniden görmek istiyor, fakat kocası buna izin vermiyor. Kriz. ANNA ve VRONSKİ kırsalda beraber yaşıyor ve ilişkileri pek de iyi gitmiyor. VRONSKİ işkolik oluyor, ANNA deliriyor ve sonunda kendini bir trenin önüne atıyor.
Bir de şu var: KİTİ ile LEVİN’in ilişkisi çok daha iyi yürüyor. Sonunda her şeye rağmen evlenip birkaç krizin ardından mutluluğa kavuşuyorlar. Fakat LEVİN’in eninde sonunda kendini dine verip ailesine sırt çevirip çevirmediği kesin değil.
Kitabın İncelemesi
Anna varlıklı bir yüksek memurun eşi ve bir çocuk annesidir. Ama bu ailenin kuruluşunda aşk, cinsel uygunluk gibi öğeler eksiktir. Yazar, kahramanının genç ve savruk, canlı ve iştahlı Vronski ile ilişki kurmasına neden olan ruhsal boşluğunu göstermekle yetinir. Önce kararsızlık geçiren aile yapısına merkez olan analığıyla, eşliğinin vicdani sorumluluğuna kulak asmamazlık edemeyen Anna, ruhsal bunalıma girer ve bir trenin altına atlayarak canına kıyar.
Yazar bu çürük ve temelsiz aile yapısının karşısına daha üç ilişki örneği koymuştur. En olumlu birlikte yaşamanın bütün koşullarına bilinçle hazırlanan ve her şeyden önemlisi birbirini aşkla seçmiş olan Levin-Kiti çiftidir. Böylece 19. yüzyıl Rus toplumunu çeşitli kesitlerle canlandırmış olan Tolstoy, yüksek sosyetenin çürük kurallarla yönetilen yanlış ölçülerini ustaca sergilemiş olur; dikkatleri doğal ve uyumlu evliliklerin sevgiye dayalı bilinçli yeğlemelerine çeker.
Alıntı
Her ne kadar sık sık alıntılandığı için biraz eskimiş olsa da, kitabın ilk cümlesini burada da alıntılamak gerekiyor:
Mutlu aileler birbirlerine benzerler. Her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.
İşte, edebiyat tarihinin en ünlü giriş cümlesi. Kulağa harika geliyor. Peki, bu doğru mu? Yoksa tersi mi söz konusu?
Yorumlar
Rus romanları görece kolay okunabiliyor, çünkü daima bir sürü şey olup bitiyor; tabii yüzlerce sayfaya yayılmış olarak. Bir kişiler listesi yapılmazsa herkesi birbiriyle karıştırmamak işten değil. Gerçi liste yapılınca da karışıyor.
Belki KREUTZER SONATI ile başlamak iyi olur; kısa ve anlaşılır. Konusu ilginç, evlilikte kimin neyi yapmasına izin olduğunu işliyor ve o zamanki koşullara göre oldukça açık yazılmış.
