Anne Frank kimdir? Tutmuş olduğu günlük ile İkinci Dünya Savaşı mağdurları arasında bir sembol haline gelmiş Anne Frank’in kısa hayatı hakkında bilgi.
Anne Frank
- Doğum: 12 Haziran 1929, Frankfurt, Almanya
- Ölüm: Mart 1945, 15 yaşında Bergen-Belsen toplama kampında, Nazi Almanyası
- En çok bilinen: II. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden saklanırken günlük yazmak
Almanya’da doğdu
Anne Frank, 12 Haziran 1929’da Almanya’nın Frankfurt kentinde doğdu. Babası Otto Frank, bir işadamı iken annesi Edith, Anne ve ablası Margot ile birlikte yaşıyordu.
Anne Frank, güzel huylu bir çocuktu. Sessiz ve ciddi ablasından daha fazla hareketliydi. Anne Frank, kızlara hikayeler anlatmayı ve onlarla oyun oynamayı seven babası gibiydi, Margot ise utangaç annesine benziyordu.
Anne’nin büyürken birçok arkadaşı vardı. Ailesi Yahudi idi ve bazı Yahudi bayramlarını ve adetlerini sıkıca takip ederlerdi. Anne Frank okumayı severdi ve bir gün yazar olmayı hayal ederdi.
Hitler Lider Oluyor
1933’te Adolf Hitler Almanya’nın lideri oldu. Nazi siyasi partisinin lideriydi. Hitler, Yahudileri sevmezdi. Almanya’nın birçok sorunu yüzünden hep Yahudi toplumu suçlardı. Birçok Yahudi insan Almanya’dan kaçmaya zorlandı.
Anne Frank ve Ailesi
Anne Frank ve Ailesi Hollanda’ya Taşınıyor
Otto Frank ailesinin de artık Almanya’yı terk etmesine karar verdi. 1934’te Hollanda’nın Amsterdam şehrine taşındılar. Anne Frank sadece dört yaşındaydı. Çok geçmeden Anne Frank yeni arkadaşlar edinmiş, Hollandaca konuşuyordu ve yeni bir ülkede okula gidiyordu. Anne Frank ve ailesi bir kez daha kendilerini güvende hissediyorlardı.
II. Dünya Savaşı Başladı
1939’da Almanya Polonya’yı işgal etti ve II. Dünya Savaşı başladı. Almanya zaten Avusturya ve Çekoslovakya’yı ele geçirmişti. Hollanda’yı da istila ederler miydi? Otto tekrar taşınmayı düşündü, ama kalmaya karar verdi.
Almanya’nın Hollanda’yı İşgali
10 Mayıs 1940’ta Almanya Hollanda’yı işgal etti. Frank ailesinin kaçmak için artık zamanı yoktu. Yahudiler Almanlara kayıt yaptırmak zorunda kaldılar. İşletmelerine sahip olmaları, işleri olmaları, filmlere gitmeleri ve hatta parktaki banklarda oturmaları yasaktı! Otto Frank işini Yahudi olmayan bazı arkadaşlarına devretti.
Bütün bunların ortasında Franklar normal şekilde hayatlarına devam etmeye çalıştılar. Anne’nin on üçüncü doğum günü gelmişti. Hediyelerinden biri, Anne’nin deneyimlerini yazacağı kırmızı bir günlüktü. Bugün Anne’nin hikayesini bildiğimiz meşhur günlük o gün hediye edildi.
Saklanma Günleri
Her şey daha da kötüleşmeye devam etti. Almanlar tüm Yahudi halkının kıyafetlerinde sarı yıldız giymesini istemeye başladı. Bazı Yahudiler toplanıp toplama kamplarına götürüldü. Sonra bir gün Margot’un bir çalışma kampına gitmesi emri geldi. Otto bunun olmasına izin vermeyecekti. O ve Edith ailenin saklanacağı bir yer hazırlıyordu. Kızlara ellerinden geleni toplamaları söylendi. Bir bavul çok şüpheli görüneceğinden tüm kıyafetlerini katmanlar halinde giymek zorunda kaldılar. Sonra saklandıkları yere gittiler.
Otto, işyerinin yanında gizli bir saklanma yeri hazırlamıştı. Kapı bazı kitap raflarının arkasına gizlendi. Saklanma yeri küçüktü. Birinci katta bir banyo ve küçük bir mutfak vardı. İkinci katta biri Anne ve Margot, diğeri ebeveynleri için olmak üzere iki oda vardı. Ayrıca yiyecek depoladıkları ve Anne’nin bazen yalnız kalacağı bir çatı katı vardı.
Anne Frank’in Günlüğü
Anne, günlüğünü “Kitty” olarak adlandırdı. Günlüğüne her giriş “Sevgili Kitty” ile başladı. Anne her türlü şeyi yazdı. Başkalarının okuyacağını düşünmüyordu. Duyguları, okuduğu kitaplar ve etrafındaki insanlar hakkında yazdı. Anne’nin günlüğünden, hayatından korktuğu için yıllarca saklanmanın nasıl bir şey olduğunu öğreniyoruz.
Saklanırken ki Yaşamı
Frank ailesi, Almanlar tarafından yakalanmamaya dikkat etmelilerdi. Bütün pencereleri kalın perdelerle kapladılar. Gün boyunca ekstra sessiz olmaları gerekiyordu. Konuştuklarında fısıldadılar ve yalın ayak yürüdüler, böylece yumuşak bir şekilde yürüyebilsinler ve ses çıkarmamayı hedeflemişlerdi. Geceleri, aşağıdaki iş yerinde çalışan insanlar eve döndüklerinde biraz rahatlayabiliyorlardı ama yine de çok dikkatli olmaları gerekiyordu.
Daha sonra Frank ailesinin yanına daha fazla insan taşındı. Saklanacak bir yere ihtiyaçları vardı. Van Pels ailesi sadece bir hafta sonra onlara katıldı. Peter adında 15 yaşında bir çocukları vardı. Bu sıkışık alanda üç kişi daha vardı.
Yakalanmaları
Anne ve ailesi yaklaşık iki yıldır saklanıyorlardı. Savaşın sona erdiğini duymuşlardı. Almanlar kaybedecek gibi görünüyordu. Yakında özgür olacaklarına dair umut vermeye başlamışlardı.
Ancak 4 Ağustos 1944’te Almanlar Frank ailesinin saklanma yerlerini buldular. Herkesi esir aldılar ve toplama kamplarına yolladılar. Erkekler ve kadınlar ayrıldı. Sonunda kızlar da ayrıldı ve bir kampa gönderildi. Anne ve kız kardeşi, Müttefik askerlerin kampa gelmesinden sadece bir ay önce, Mart 1945’te Tifo hastalığından öldü.
Anne Frank ve Kız kardeşi Margot Frank’in Mezarı
Savaştan sonra
Kamplarda hayatta kalan tek aile üyesi Anne’nin babası Otto Frank’ti. Amsterdam’a döndü ve Anne’nin günlüğünü buldu. Günlüğü 1947’de yayınlandı. Daha sonra Anne Frank: Genç Kızın Günlüğü olarak yeniden adlandırıldı. Tüm dünyada okunan popüler bir kitap oldu.
Anne Frank Hakkında İlginç Gerçekler
- Anne ve Margot, babalarını “Pim” lakabıyla çağırdılar.
- Anne’nin günlüğü altmış beşten fazla farklı dilde yayınlandı.
- Bugün Amsterdam’daki Frank’ın saklanma yeri olan yeri ziyaret edebilirsiniz.
- Anne’nin hobilerinden biri, film yıldızlarının fotoğraflarını ve kartpostallarını toplamaktı.
