Antoloji Ne Demek? Antolojinin Genel Özellikleri, Tarihçesi, Örnekleri

0
Advertisement

Antoloji denilince ne anlıyoruz? Antoloji nedir? Antolojinin genel özellikleri, tarihçesi, Türk edebiyatında antoloji ve antoloji örnekleri.

Antoloji Nedir?

ANTOLOJİ, edebiyat ürünlerinden seçme parçalar bulunduran eser (Yunanca anthos: çiçek ve legein: seçmek sözcüklerinden oluşur, Fransızca anthologie). Çoğu aza indirme ve bir konunun en güzel ve değerli örneklerini seçip sunma yönetimine dayanan antolojilere en eski edebiyatlarda bile rastlanır. Yunanca ve Latinceden başlayarak bütün ulusal edebiyatların antolojileri, seçkin bir beğeni, nesnel bir değerlendirmeyle hazırlanmışsa ilgi görmüş, aranır eserler olmuşlardır. Çünkü antolojiler hem kamu ölçüsünü, hem de onu hazırlayanın titiz beğenisini yansıtır; böylece geniş bir alanda arayıp bulma zahmetinden korur, okura daha kısa, daha özlü, daha kolay bilgi sunar, örnek taşır.

Başka sanatlarda hazırlanması olanaklı antolojiler bir yana edebiyat alanındakiler ya zaman bakımından ya tür bakımından bir benzerlik sınırlaması taşırlar; yani bir çağın, bir ulusun, bir dönemin antolojisi olabildiği gibi şiir, öykü, roman, deneme vb alanlarında düzenlenmiş türsel antolojiler olabilir. Örneğin bir Tanzimat Şiiri Antolojisi’nde belli bir dönemde (1860-1890) yaratılmış şiir ürünlerinin en başarılıları yer alacak; Namık Kemal Antolojisi adını taşıyan bir eserde de adı geçen kişinin ürün verdiği bütün türlerden seçilmiş en iyi örnekler bulunacaktır.

Edebiyatımızda antoloji niteliğini taşıyan eski eserler çeşitli kişilerden örnekler taşıyanlarla, halk şiirlerimizin de içinde yer aldığı karışık bilgilerle dolu defterlerdir: Cönk, Nevâdir’ül Asâr adını taşıyan bazı kitaplarda da her eserin en seçkin parçaları (beyit, dize) bir araya getirilmiştir. Genellikle toplamış, bir araya getirilmiş anlamına gelen mecmualar çeşitlerine göre adlar da almıştır: Mecmuatü’n-Nezâir (Nazireler Derlemesi), Risaleler Mecmuaları gibi. Adıyla birlikte özelliklerini ve düzenini de Batıdan alan antolojiler ise edebiyatımızda Tanzimat’tan sonra görülür.

Belli başlıları arasında şunlar anılır:

Harâbat (Ziya Paşa, 1874); Numune-i Edebiyat ‘ı Osmaniye (Ebuzziya Tevfik, 1878); Osmanlı Edebiyatı Numuneleri (Mehmet Celâl, 1894); Türk Edebiyatı Antolojisi (Ali Canip, 1930); Divan Edebiyatı Antolojisi (1934) ve Türk Saz Şairleri Antolojisi (M. Fuat Köprülü, 1940-1962); İzahlı Divan Şiiri Antolojisi (Necmettin Halil Onan, 1940); İzahlı Halk Şiiri Antolojisi (Pertev Naili Boratav-Halil Vedat Fıratlı, 1943); Kurtuluştan Sonrakiler (Orhan Burian, 1946); Batı Tesirinde Türk Şiiri Antolojisi (Kenan Akyüz, 1953); Cumhuriyetten Sonra Hikâye ve Roman (Tahir Alangu 3 cilt, 1959-1965); Eski Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman Antolojisi (Cevdet Kudret, 2 cilt 1965-1967); Divan Şiiri Antolojisi (Halil Erdoğan Cengiz 1967-1972); Dünden Bugüne Türk Şiiri (Asım Bezirci, 1968); Türk Halk Şiiri Antolojisi (Rauf Mutluay, 1972); Tanzimattan Günümüze Kadar Türk Şiiri (Rauf Mutluay, 1973); Türk Tasavvuf Şiir Antolojisi (Abdülbaki Gölpınarlı, 1972), 20. Yüzyıl Türk Şiiri Antolojisi (İlhami Soysal, 1973); Türk Edebiyatı Antolojisi (Tanzimat Dönemi, Şemsettin Kutlu, 1981); Servet-i fünun Dönemi (Şemsettin Kutlu, 1981).

Advertisement

Konularına göre düzenlenen antolojiler (aşk, kahramanlık, yurt) yanında edebiyatımızda varlığı özel bir yer alan Atatürk (kendisinden seçmeler, onun için yaratılanlar) antolojileri, kahramanlık şiirleri dikkate değer bir yer tutar birkaçı Atatürk Şiirleri Antolojisi (Behçet Necatigil, 1963), aynı adla Ayhan İnal ve İ.Ü. Nasrettinoğlu’nun eseri (1981), Şiirlerde Atatürk (Esat Necmi Erendor, 1980). Aynı yayın organında çıkanlar bile bir antolojiye konu olabilir: Varlık Şiirleri Antolojisi (1933-1983, Ülkü Tamer 1983). Çeviri yoluyla çeşitli ulusların edebiyat ürünlerinin seçkinlerini sunan birçok antoloji arasında içeriğinin zenginliğiyle dikkat çeken son eserlerden biri Ülkü Tamer’in hazırladığı Çağdaş Lâtin Amerika Şiir Antolojisi’dir (1982).

Bizde Antoloji

Türk edebiyatında bilinen ilk antoloji Ömer İbni Mezit’in 1436’da tertiplediği «Mecmuat-ün Nezair» dir. Bu eserde XIII-XV. yüzyıllarda yaşıyan şairlere ait 400’e yakın şiir toplanmıştır.

Bundan sonra sayılmaya değer ilk antoloji «Cami-ün-Nezâir» dir. 1512’de Hacı Kemal tarafından hazırlanan bu kitapta 266 şairin eserlerinden örnekler vardır. Bu eserin tek nüshası Beyazıt Kütüpanesi’ndedir. Edirneli Nazmi’nin 1523’te hazırladığı «Mecma-ün-Nezair» eski edebiyat antolojilerimizin en ünlüsüdür. Bu eserde XIV, XV ve XVI. yüzyıllarda yaşamış 243 şairin şiirlerinden seçmeler bulunmaktadır.

XVII. yüzyılda hazırlanmış «Metali-ün-Nezair» adlı eserin, yazarın el yazısıyla olan bir kopyası Nuruosmaniye Kütüpanesi’ndedir. Eser iki cilttir, Peşteli Hısali tarafından tertiplenmiştir.

Bizde Batı anlamıyla ilk antolojiler tanzimat devrinde yazılmaya başlanmıştır. Ziya Paşa’nın 1874’te İstanbul’da yayınlanan «Harabat» ı Tanzimat devrinin en önemli antolojilerindendir. Bu devrin ikinci en önemli eseri de Ebüzziya Tevfik’in «Nümune-i Edebiyat-ı Osmaniye» sidir. Eser 1878-1911 arasında altı defa basılmıştır. Gene Tanzimat devrinde derlenmiş, Divan şairlerinin mektuplarından parçalar toplayan üç ciltlik «Letaif-i İnşa» çok tanınmış eserlerdendir.

Tanzimat nesrinden, örnekler veren önemli antolojilerden biri Emin Osman’ın 1881’de yayınlanan «Hadikat ül-Udeba» adlı eseridir. 1884’te iki cilt olarak yayınlanan «Müntehabat-ı Cedide» ise birinci cildinde nesir, ikinci cildinde şiir örnekleri verir. Mustafa Reşit’in eseridir.

Advertisement

XX. yüzyılın başlarında yayınlanan diğer önemli antolojiler arasında 1911 ‘de Mithat Cemal Kuntay’ın yayınladığı «Nefais-i Edebiye» yi, gene aynı yıl Süleyman Bahri ile Refet Avni’nin hazırladıkları «Resimli Müntahabat-ı Edebiye» yi, Ahmet Cevdet’in 1918’ de yayınlanan «Asar-ı Nefise» sini sayabiliriz.

Yabancıların hazırladığı Türk antolojileri

Yabancıların hazırladığı Türk antolojilerinin en önemlisi olarak Gibb’in «A History of Ottoman Poetry» (Osmanlı Şiiri Tarihi) adlı eserinin altıncı cildidir. Yazar 1900-1909’da yayınlanan eserinin bu cildinde Mevlana Celaleddin-i Rumi’den Ziya Paşa’ya kadar olan şairlerimizin eserlerinden seçmeler toplamıştır.

Antoloji kelimesi Türk edebiyatında ilk defa 1929’dan sonra kullanılmaya başlanmıştır. Daha önceleri hazırlanan eserlerde «müntehabat» (seçmeler), «mecmua», «nümuneler» gibi çeşitli adlar kullanılmıştır. Saz şairlerinin çeşitli şiirlerinin toplandığı «cönk» leri de antoloji sayabiliriz.


Leave A Reply