Aruz Ölçüsünde Açık Hece ve Kapalı Hece

0
Advertisement

Aruz ölçüsünde açık hece ve kapalı hece ne anlama gelir, örnekleri ve özellikleri. Aruz ölçüsü uygulamaları ve örnekleri, hakkında bilgi.

Aruz

Aruz Ölçüsünde Açık Hece ve Kapalı Hece

Aruz ölçüsü (vezni), sözcüklerin hecelerindeki karakter farklılığından doğar.

Aruza göre, bütün sözcüklerdeki heceler önce iki kümeye ayrılırlar : Birinci kümedekilere açık hece, ikinci kümedekilere de kapalı hece denir.

Aruz Ölçüsünde Açık Hece;

Açık hece, ünlü (sesli) yle biten hecedir. Bu çeşit heceler ses tartısı bakımından iki farklı durum gösterirler:

a) Kısa-açık heceler :

Kısa-açık heceler ince ve hafif olabileceği gibi kalın ve ağır da olabilirler. Örneğin benim, elim, demin, yemin gibi sözcüklerin ilk heceleri kısa-açık, hafif ve ince hecelerdir. Fakat kapı, başım, kaşım gibi sözcüklerin ilk heceleri kısa-açık, kaim ve ağırdırlar.

Advertisement

Açık hecelerin incelik ve kalınlıklarının aruz ölçüsünde pek önemi yoktur. Burada bilinmesi gereken şey, kısa-açık hecelerin yarım ses sayılmalarıdır. Çünkü böylesi hecelerde ses tamamlanmadığı için durulamaz. Örneğin yukarıda örnek olarak gösterilen sözcüklerin ilk hecelerinde durmak mümkün değildir. Bir sözcüğün ilk kısa hecesinden sonra gelen kısa hecede de durulamaz. Bu çeşit hecelerde ses tamlığını sağlayabilmek için, kendilerinden sonra kapalı bir hecenin gelmesi gerekir.

Aruzda, arka arkaya üç açık heceli sözcük kullanılmaz. Çünkü bu ölçüde üç açık heceli kalıp yoktur. Örneğin devekuşu, yönetici v.b. gibi sözcükler aruz ölçüsüne giremezler. Bu da aruzun bir kusurudur.

b) Uzun-açık heceler :

Uzun-açık heceler tam sesli hecelerdir. Bu hecelerde ses tamamlandığı için elimizde olmadan duraklarız. Örneğin hâkim, şair, bîkes, nebinin, enisin, icra, Musa sözcüklerinde olduğu gibi. Yalnız burada dikkat edilecek bir nokta var : Uzun söylenen açık heceler, sözcüğün yapısında üç şekilde yer alırlar. Yani sözcüğün ya başına, ya ortasına, ya da sonuna gelebilirler. Böylesi heceler sözcüğün neresine gelirlerse gelsinler, tam sestirler. Örneğin örnekteki hâkim sözcüğünde uzun-açık hece başa, Nebinin sözcüğünde ortaya, icrâ sözcüğünde de sona gelmiştir.

2. Aruz Ölçüsünde Kapalı hece :

Ünsüzler (sessizler) le biten hecelere kapalı hece diyoruz. Geldimdeki heceler gibi. Kapalı heceler de kapalı-uzun ve kapalı-kısa olmak üzere ikiye ayrılırlar. Bu hecelerin de kalını ve incesi vardır :

a) Kapalı-kısa hece :

Bu çeşit heceler sadece ünsüzle biten fakat söylenirken uzatılmayan hecelerdir: Ben, sen, bel, gül, al, yap, yırt, sat, kat, kurt gibi.

b) Kapalı-uzun hece :

Bu çeşit heceler hem ünsüzlerle bittikleri için kapalıdırlar, hem de uzun söylenirler. Örneğin şîr, pîr, şâh, mâh, dost sözcükleri gibi. Bu çeşit, yani hem kapalı, hem de uzun söylenen heceler, tek başlarına söylendiklerinde tam seslidirler. Fakat sonlarına bir de yarım sesli hece gelirse, bir buçuk sese çıkarlar. Bir buçuk ses aruzda ayrı bir konu olan med için büyük önem taşır.

Advertisement

İşte karakter bakımından birbirine benzeyen heceleri, bütün mısralarda alt alta getirme dizgesine (sistemine) (Aruz ölçüsü) denir.

Aruzla yazılmış bir şiirin ölçüsünü bulmak için, mısradaki sözcüklerin hecelerini, nokta ve çizgi ile işaretleriz. Açık-kısa heceler (.) ile; kapalı-kısa, kapalı-uzun ve açık-uzun heceler de (—) ile gösterilir.

Mısra sonuna gelen hece, açık da olsa, kapalı sayılır.

Örnek :

Gün ler ce ne gör düm ne de bir kim se ye sor dum

(— — . . — — . . — — . . — — )

Yâ rab! He le kalp ağ rı la rım dur du di yor dum

(— — . . — — . . — — . . — — )

Yahya Kemal BEYATLI

Görülüyor ki kapalı heceler kapalılarla, açık heceler de açıklarla alt alta gelmişlerdir, işte aruzun dayandığı düzen budur. Aruz hakkındaki diğer bütün bilgiler, bu düzenin tamamlayıcı ayrıntılarıdır.


Leave A Reply