Auguste Comte Kimdir? Hayatı, Eserleri ve Sosyolojiye Olan Katkıları

0
Advertisement

Auguste Comte kimdir? Auguste Comte hayatı, biyografisi, felsefesi, eserleri. Sosyoloji alanında ne gibi çalışmalar yapmıştır? Düşünceleri?

Auguste Comte; Fransız felsefecisidir (19 Ocak 1798, Montpellier, Fransa – 5 Eylül 1857, Paris, Fransa). Ecole Polytechnique’i bitirdi. Bir süre matematik öğretmenliği yaptı. 1817-1824 arasında Saint-Simon ile birlikte çalıştı. Daha sonra öğretmenliğe başladığı Paris Polytechnique’ten görüşleri yüzünden uzaklaştırıldı. 1826’da geçirdiği bir ruhsal bunalım onu çalışmalarından bir süre alıkoy duysa da 1828’de sağlığına yeniden kavuştu. 1845’te tanışarak büyük sevgiyle bağlandığı Clotilde de Vaux’un ölümü, görüşlerine gizemciliğin etkisini soktu. Pozitivist (olgucu) Okul’un kurucusu sayılan Comte; Condorcet, Destutt, Saint-Simon’dan ve Ansiklopedicilerden etkilendi. Ona göre, bilgi açısından önemli olan tek şey, deney ve bilimin ortaya çıkardığı olgulardır. İnsanlığın gelişimini bireyin, toplumun ve düşüncenin geçtiği üç aşamayla açıklar:

Auguste Comte

Auguste Comte (Kaynak : wikipedia.org)

Teoloji (Tanrıbilim) aşaması:

İnsanlar varlıklarını ve başkalarıyla bağlarını fetişizm, çoktanrılık ve tektanrılık gibi inançlarda ararlar.

Metafizik aşama:

İnsanlar doğa, yaşam ve ahlakın yönetici ilkelerini bilimsel kavrayışa ulaşmadan metafizik kavramlar oluşturarak açıklamaya çalışırlar.

Pozitif aşama:

Olaylar gözlem ve deneyle açıklanmaya çalışılır. İnsan, düşüncesini gözlemle bağdaştırıp sağlanan sonuçları bilim aracılığıyla bağlar. Her bilim dalı kendinden öncekilere bağlıdır ve bir aşama izleyerek gelişir. Bilimin son ulaştığı aşama ise sosyolojidir.Kurucusu sayıldığı sosyoloji (toplumbilim), ortaya koyduğu üç aşamayı aynı zamanda insanlık tarihi olarak ele alır: İlk aşama savaşları, ikincisi yerleşik düzeni, sonuncusu da endüstri düzenini yansıtır. Bilinemezciliğin de savunucusu olan Comte, nesnel yasaların varlığına karşı çıkarak, insanın maddenin özüne ilişkin herhangi bir kesinliğin bilinemeyeceğini öne sürdü. Fransız Devrimi’nin yarattığı kargaşa ortamından ötürü düşünce özgürlüğüne karşı çıkarak Tanrı, özgürlük gibi kavramların yerine bilimin öncülüğündeki bir toplumsal örgütlenmenin oluşturacağı manevi bir gücün gerekliliğini savundu. Toplumbilimin (sosyoloji) ve olguculuk (pozitivizm) akımının korucusudur.

Başlıca eserleri:

Cours de Philosophie Pozitive (Pozitif Felsefe Dersleri; 6 cilt) 1830-1842; Systeme de Politique Positiv (Pozitif Siyaset Dizgesi; 4 cilt) 1851-1854; Catechisme Positiviste (Olguculuğun İlmihali) 1852; Appel au Conservateurs (Tutuculara Çağrı) 1855.

Advertisement

Auguste Comte’nin Sosyolojiye Katkıları

Auguste Comte, ilk kapsamlı sosyoloji sistemini kurmuştur. Auguste Comte’un en önemli eseri Pozitif Felsefe Dersleri, toplumun yeniden örgütlenmesi ve bu örgütlenme sırasında ortaya çıkan sorunların çözülmesi amacını üstlenmişti. Bu sorunların çözümü için pozitif anlayışı öneriyordu.

Auguste Comte pozitif bilimlerin yeni bir sınıflandırmasını yaparak sosyolojiyi de bu sınıflandırma içine yerleştirmiştir. A. Comte Pozitif Felsefe Dersleri’nde ilk kez “Sosyoloji” terimini yarattı.

Auguste Comte’un sınıflandırmasında bilimler soyuttan somuta, basitten karmaşığa doğru dizilmişlerdir. Toplum olayları en karmaşık olaylar ve toplum olaylarının bilgisi en somut bilgiler olduğundan, sosyoloji pozitif bilimler sıralamasında en son yeri almıştır.

Auguste Comte

Auguste Comte (Kaynak : wikipedia.org)

Auguste Comte’un Üç Hal Kanunu adı verilen teorisine göre insan bilgisinin geçirdiği ilk aşama Teolojik Hal dir. Bu aşamada doğa olayları ilahi güçlerin müdahalesiyle açıklanmaktadır. Teolojik düşünceler toplumsal hayata güçlü bir ortak temel sağlamış ve metafizik aşamaya geçişin koşullarını da içlerinde barındırmıştır. Bu aşama siyasi düzende krallıklara karşılık gelir.

İkinci aşama olan Metafizik Hal‘de ise açıklamaların dayanağı ilahi varlıklar değil, soyut düşüncedir. Metafizik dönemde kanıtlama, hayal gücünün yerini almıştır. Siyasette halkın çağı başlamıştır, toplumun bir anlaşmadan doğduğu kabul edilmiştir. Hukukçular yöneticiler ve devlet, halkın egemenliği ilkesi üzerine inşa edilmiştir.

Pozitif Hal‘de hem hayal gücünün hem de kanıtlamanın yerini gözlem almıştır. Açıklama artık doğaüstü olaylarda ya da soyut ilkelerde değil, yasaların bulunmasına dayanmaktadır. Bu nedenle pozitif felsefe, toplumun düşünce temeli haline gelmiştir. Pozitif hal, toplumsal düzende endüstri aşamasına karşılık gelir.

Advertisement


Leave A Reply