Balıkçılık Yöntemleri Nelerdir? Yöntemlerin İsimleri ve Açıklamaları

0
Advertisement

Balıkçılık yöntemleri nelerdir? Balıkçıların balık yakalama yöntemleri ve özellikleri, bu yöntemleri açıklamaları, hakkında bilgi.

Balıkçılık Yöntemleri

Çeşitli balıkçılık yöntemleri, balık takımının yapımında kullanılan malzemenin farklılığı, tahta, doğal ya da yapay elyaflardan yapılması, ya da kullanılım biçimine göre farklılık gösterir. Genel anlamda avcılık yöntemleri etkin ve edilgin olarak da ayrılır. Edilgin avcılık yöntemlerinin durağan olmasına karşın etkin yöntemler arasında dip tarama ağları bulunur.

balıkçı

Kaynak: pixabay.com

Balıkçılık takımı kullanılmadan yapılan avcılık

Günümüzde de uygulanan en eski balıkçılık yöntemi, gelgit bataklıkları gibi sığ sularda hiç bir araç kullanılmadan yapılan balıkçılıktır. Balık elle ya da üzerine basılarak yakalanır. Ayağın altında balık olduğu anlaşılınca hızla dibe doğru bastırılarak yakalanır. Hollanda’nın Wadden ilinde “bottrappen” denilen bu ilkel avcılık yöntemi, Güney Amerika’da Kızılderililer tarafından da uygulanır. Mısır’da balıkçılar, nil levreğinin yumurtlamak için geldiği delikleri ve kendilerini çamura gömen balıkları arar.

Hayvanların yardımcı olarak kullanılması

Kimi zaman hayvanlar balık avlamada insanlara yardımcı olur. 600 yılı aşkın bir süre önce Marco Polo, anılarında Çinlilerin susamurları yardımıyla balık avladıklarını yazmıştır. Japonya’da karabataklar yardımıyla ilk kez balık avcılığı 813 yılında gerçekleştirildi. Avrupa’ya kadar uzanan bu yöntem buralarda şahinle yapılan avcılık gibi bir spor olarak görülüyordu. Bu yöntemde karabatakların boğazlarına bağlanan bir halkayla yakaladıkları balıkları yutmaları önlenir. Tümüyle evcil olan bu hayvanlar 7-8 ay süren bir eğitimden sonra bu av yöntemini öğrenir.

Bayıltma yöntemiyle yapılan balıkçılık

Balıklar çeşitli yöntemlerle bayıltılarak da avlanabilir. Bayıltılan balıklar su üzerine çıkar. Daha sonra bu balıklar büyük kepçelerle toplanır ya da bir pompa yardımıyla gemilere alınır. Balıkları zehirleyici özelliği olan tatırçiçeği ve sığırkuyruğu tohumları bu amaçla kullanılır. Katırçiçeğinin tohumları pirotoksin içerir. Balıklar elektrik verilerek de bayıltılabilir. Tatlı sularda daha kolayca uygulanan bu yöntemde suya verilen bir gerilim alanı sonucu balıklar artı kutba doğru yüzer, burada sersemleyen balık bayılır. Hazar Denizi’nde balıkçılar, ampuller, bir elektrik alanı ve balık pompası yardımıyla küçük ringaları avlamakta oldukça başarılıdır.

Mızrak ve İğne

Mızrak ve İğne

En eski balıkçılık yöntemlerinden biri de mızrak ya da zıpkın kullanılmasıdır. En gelişmiş zıpkın türleri dalgıçların kullandığı zıpkın tüfeği ve balina avcılarının kullandığı zıpkın topudur. En çok kullanılan avcılık yöntemi de, (misina uzantılarında) zokalar takılı bulunan misinalar kullanılarak yapılan balıkçılıktır. 24 km uzunlukta olabilen bu misina ve uzantılarına bütün olarak uzun olta denir. Uzun oltalar deniz dibinin elverişsiz olması nedeniyle dip ağlarının kullanılamadığı bölgelerde kullanılır. İstenilen derinliğe indirilebilen bu zokalarla duruma göre köpekbalığı, sombalığı, morina balığı ve farklı türler yakalanır. Uzun oltalar edilgin balıkçılık yöntemlerindendir.

Advertisement
Koruma

Balıkların belli bir bölgede toplanarak kolayca avlanması amacıyla insanlar bu hayvanlar için barınaklar hazırlar. Örnek olarak kış aylarında yılanbalıkları buz kırılarak yerleştirilen samanlar etrafında toplanır. Aynı amaçla dal parçaları, ot kümeleri, borular, üzerilerinde delikler bulunan beton bloklar, eski arabalar da suya daldırılır ya da batık gemilerden yararlanılır. Japonya’da yılanbalıkları bambu sepetleriyle toplanırken, Doğu Asya ve Akdeniz Rölgesi’nde ahtapotlar iplere bağlı olarak e sarkıtılan toprak kaplarla yakalanır.

Balık kapanları

Birçok tahta, ağaç dalları ya da tel kafeslerden yararlanılarak balık kapanları yapılır. Kuzey Avrupadaki ırmak ağızlarında uygulanan ve giderek önemini yitiren bir avlanma türü de özel balık kapanlarıyla yapılan avcılıktır. Esnek dallarından hazırlanan büyük “V” biçimindeki kapanlar uçları kanala bakar durumda ırmak boyunca yerleştirilir. Sular çekildiğinde balık “V” biçimindeki kapanlara girer.

Balıkçı Ağı

Bütün bu yöntemlerin dışında balık avcılığı ağ kullanılarak yapılır. Bitki liflerinden ağ yapımı taş devrine dek uzanır. Balık ağları düğümler atılarak yapılır. En önemli araç iğnedir ve iğnenin genişliği ağ gözlerinin boyutlarını belirler. Ağ gözlerinin büyüklüğü de tutulacak balıkların boyutlarına bağlıdır. Deniz balıklarının büyüklükleri türlerine ve yaşlarına bağlı olarak önemli farklılıklar gösterdiği için ideal bir göz büyüklüğünden söz edilemez. Bunun sonucu olarak yakalanmak istenen farklı balık türlerine göre farklı göz büyüklüğü olan ağlar kullanılır. Bu tür ağlardan henüz küçük olanların kaçabilmesi türlerin devamını sağlama açısından önemli bir etkendir.

Sürükleme ağı

Sürükleme ya da solungaç ağı olarak bilinen ağ türünün oldukça basit bir yapısı vardır. Uzun dikdörtgen ağ bir ipe takılır, alt bölümüne takılan ağırlıklar yardımıyla dibe gitmesi sağlanır. Üst bölümündeyse ağın tümüyle suya batmasını önleyen şamandıralar bulunur. Ağa değen balığın solungaçları ağa takılır. Bu edilgin avcılık yöntemi Kanadadaki büyük tatlı su gölleri gibi yerlerde kullanılmaya elverişlidir. Buna karşın sürükleme ağları Kuzey Avrupa’da ringa avcılığında 1400lerden 1960lara kadar kullanılmıştır.

Az yakıt kullanılmasına karşın çok insan gücüne gerek duyulması bu yöntemin gerilemesine yol açmıştır. Ancak son yıllarda mekanik ağ çekicilerin gelişmesiyle bu yöntem yeniden kullanılmaya başlanmıştır. Kilometrelerce uzunluktaki sürükleme ağlarını yavaş yavaş saran bu çekicilere 1975 yılında ağdaki balıkların ağdan kurtulmasını sağlamak amacıyla bir ağ çalkalama aygıtı eklenmiştir. Bu yöntemle yakalanan ringalar tirolle yakalananlardan daha kalitelidir.

Advertisement

Bu yeni yöntem İzlanda’da başarıyla uygulanmaktadır. 1972 yılında 129 ton ringa yakalayan İzlandalılar, otomatik ağ sarıcı ve ağ sallayıcı aygıtların kullanıldığı 1975 yılında bu oranı 2907 tona, 1977 yılında 13.345 tona ve 1980 yılında 20.200 tona çıkarmıştır. Halka ağ, balık sürülerinin etrafına çevrilen bir sürükleme türüdür. Halka ağ bazen bir bazen de iki gemi arasına çekilerek balıkların içinden toplanacağı bir çanak oluşturulur. Norveçlilerin kullandığı geniş halka ağlara kese serpme ağı adı verilir. Dip bölümleri daha ağır olan ağ bir gemiden ringa, uskumru ya da orkinos sürüsünün etrafına büyük bir hızla fırlatılır. Ağın dip bölümündeki halkalardan geçen ip çekilerek ağın kapanması sağlanır ve balıkların içinde toplandığı bir kese oluşur. Kese serpme ağı en etkin avlanma yöntemlerinden biridir. Bu yöntemde özel olarak tasarlanmış ve ağı tekneye çeken bir vinç ve balıkları ağdan çıkaran bir pompa kullanılır.

Tirol

Deniz dibinde tirolle yapılan avcılıkta ağzı torba biçiminde olan bir ağ kullanılır. Torbanın ağız bölümündeki ağ gözleri suyun akışını sağlamak ve ağın su içindeki direncini azaltmak amacıyla biraz daha geniştir. Ağın yukarı bölümlerinin açık kalması şamandıralarca sağlanır. Alt kesimlerindeyse dipte kalmasını sağlamak için kullanılan ağırlıklar bulunur. Ağın kenar bölümleri tahtalarla birbirine bağlanır.

Bu tahtalar ağın kenarlarını birbirinden uzak tutarak ağın açık kalmasını sağlar. Bir tahta parçasıyla açık tutulan balık ağları ortaçağdan beri bilinmektedir. Bu tarak ağlar çoğunlukla yassıbalık ve karides avlamakta kullanılır. O dönemlerde bilinen öteki yöntemlere oranla son derece etkin olan tarak ağlar kısa bir süre sonra balıkların yaşamı için önemli bir tehlike oluşturmuş, bunun sonucunda bu tür avlanmanın yasaklanması amacıyla pek çok yasa çıkarılmıştır.

Dip tirolü yavaş çekilirken kapanmasına karşın, tarak ağların ağızları, hıza bağımlı olarak değişmez. Yüzyılın başında kullanımı azalan bu tür ağlar 1950 lerden bu yana kuzey denizlerinde yeniden kullanılmaya başlanmıştır. Günümüzde bu ağların ağızları çelik borularla açık tutulur. Metal bir çanak da ağın dipte kalmasını sağlar. Bu tür ağlar pisi ve dil balığı gibi yassı balıkların yakalanmasında kullanılır. Metal çanağın arasından balıkların kumda gömüldükleri yerlerden korkup çıkmalarını sağlayan zincirler uzanır.

Açık deniz serpme ağı

Dip tirolü ve tarak ağı yalnız deniz dibinde ya da daha üstlerde yaşayan balıkların avlanmasında kullanılabilir. Bu nedenle değişik derinliklerde kullanılabilecek açık deniz serpme ağı 1963 yılında Federal Almanya’da geliştirilmiştir. Ağın yatay olarak açık kalmasını sağlayan levhaların dışında dikey olarak da açık kalmasını sağlayacak büyük kanal biçiminde çelik levhalara da gerek duyulmuştur. Ağın alt bölümünde büyük ağırlıklar vardır.

Yardımcı donanım

Balık avlama yöntemlerinin verimliliğini artırmak amacıyla günümüzde birçok yardımcı donanım kullanılır. Önceleri derinlik ölçmek için kullanılan sonarlar daha sonraları balık sürülerinin yerlerini saptayacak biçimde geliştirilmiştir. Bu araçtan yayılan ses dalgaları sudaki cisimlerden yansıyarak geri döner. Dalgaların gönderildiği ve geri geldiği sürenin belirlenerek, yayılma hızıyla çarpılması sonucunda ses dalgalarının aldıkları yol bulunur. Bunun yarısı cisimle gönderici arasındaki uzaklığı verir.

Beliren çizgilerin biçimi ve yoğunluğu deneyimli bir balıkçıya kesin olmasa da bulunan balık türü hakkında bir fikir verir. Sonar aygıtının yardımıyla özellikle balık endüstrisi için büyük oranlarda balık yakalanması olanağı doğmuştur. Son olarak ağ sondası denilen aygıt balıkçılara ağa balığın girip girmediği, ne kadar girdiği ve ağın sudaki durumu gibi konularda bilgi vermektedir. Atlas Okyanusu’nda yaşayan sombalığı, Sombalığıgillerin en çok bilinenidir. Ringalara benzemelerine karşın sırt yüzgeçleriyle kuyrukları arasında gelişmiş bir yüzgeci olan bu balıklar yumurtalarını tatlı suda bırakır.


Leave A Reply