Balıkesir’de Gezilecek Yerler (Milli Parklar Arkeolojik Yerler Doğal Güzellikler)

0
Advertisement

Balıkesir ilinde bulunan gezilecek yerler nelerdir? Balıkesir ilinin milli parkları, arkeolojik ören yerleri ve doğal güzellikleri hakkında bilgi.

Balıkesir’de Gezilecek Yerler

Kazdağı Milli Parkı

Kazdağı Milli Parkı

Biga Yarımadası’nın en yüksek kütlesi olan Kazdağı’nın 21 bin 450 hektarlık bölümü 1993 yılında milli park ilan edildi. Su kaynakları ve şelaleleriyim bir cazibe merkezi olan Kazdağı, mitolojide “bin pınarlı İda” olarak nitelendiriliyordu.

Milli park özellikle bitki, kuş ve memeli hayvan türleri açısından çok zengin. Alanın milli park ilan edilmesi ve avlanmanın yasaklanmasıyla yaban hayvanı sayısında artış görüldü. Alanda bulunan 37 bitki taksonu endemik olup bu türlerden 9’u tüm dünyada sadece Kaz Dağlarında görülüyor. Kazdağı köknarı (Abies nordmanrıiana equitrojana) bu türlerden en iyi bilineni. Milli parkta boz ayı (Ursus arctos), kurt (Canis lupus), karaca (Capreolus capreolus), tilki (Vulpes vulpes), porsuk (Meles meles), sansar (Martes sp.) gibi büyük memeli hayvanlar yaşıyor. Alanda bulunan kuşların başında kaya kartalı (Aquila chrysaetos), puhu (Bubo bubo) ve Anadolu sıvacısı (Sitta krueperi) türleri geliyor.

Milli parkın güneyindeki Güre Kaplıcaları önemli bir termal merkez. Güre beldesinin sınırlarında kalan Pınarbaşı’nın en önemli özelliği, Kazdağı’nın kar sularının bir kısmının kaynak halinde buradan çıkıp dere oluşturması. Zeytinli beldesine dört buçuk kilometre mesafedeki Sutüven (Hasanboğuldu) de manzarasının güzelliği ve sularıyla ziyaretçilerden rağbet görüyor. Yakın çevrede Adramyttion, Antandros ve Assos gibi önemli antik kentler de bulunuyor. Milli park içinde rekreasyon amaçlı iki adet günübirlik kullanım alanı var.

Kuş Cenneti Milli Parkı

Kuş Cenneti Milli Parkı

Advertisement

Balıkesir’in Bandırma ilçesi sınırları içerisinde yer alan 64 hektarlık bölüm 1959 yılında Kuş Cenneti Milli Parkı ilan edildi. Parkın sınırları 2005 yılında 24 bin 47 hektara çıkarıldı.

Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları arasındaki kuş göç yollarının üzerinde yer alan milli parkın karakteristik canlı türü kuşlar. Ördek, kaz, sakarmeke, tepeli batağan, yeşilbaş, elmabaş patka, sutavuldarı, küçük akbalıkçıl, er-guvani balıkçıl, çeltikçi, alacabalıkçıl, gece balıkçılları, saz bülbül ve kamış bülbülleri, ak mukallit, sarı asma, çulhakuşu önem taşıyan türler arasında.

Milli parkın en baskın sukuşu türü karabatak. Kuş Gölünde gruplar halinde gözlenen ak pelikanlar da göç döneminde bölgenin en önemli konukları ve çoğunlukla Kuş Cennetinin batı kıyılarında dinleniyorlar.

Kuş Cenneti Milli Parkı 266 kuş, 118 bitki, göldeki 23 balık ve çeşitli sürüngen türleri için yaşamsal öneme sahip. Göl tepeli pelikan (Pelacanus crispus), küçük karabatak (Phâlâcrocorax pygmeus), gece balıkçılı (Nycticorax nycticorax), sumru (Sterna hirundo) ve mahmuzlu kızkuşu (Vanellus spinosus) için önemli bir üreme alanı. Ayrıca göç döneminde çok sayıda ak pelikan (Pelacanus onoetrotalus) ve nesli küresel ölçekte tehlike altında olan dikkuyruk (Oxyura leucocephâlâ) için dinlenme alanı. Göl ve yakın çevresi 1981 yılında 1. derece doğal sit alanı statüsüne de sahip oldu.

Nesli tehlike altında olan Cobitis puncticulata adlı içsu balığı dünya üzerinde yalnızca bu gölde yaşıyor. Gölün kuzeydoğusundaki Kuşcenneti köyünün yakınında kuş gözlem kulesinin de bulunduğu bir ziyaretçi merkezi var. Gölde tekne kiralayarak belli bir mesafeye kadar gezilebiliyor. Mart temmuz ayları arası ve eylül ekim ayları, kuş gözlemi için en uygun zamanlar. Manyas Gölünün güney kıyılarında derelerin oluşturduğu deltalar da görülmeye değer.

Burası Türkiye’nin “kuş cenneti” olarak tanınan ilk’ sulak alanı. Kuş Cenneti Milli Parkına kuş zenginliği ve başarılı koruma uygulaması nedeniyle 1975 yılında Avrupa Konseyince A sınıfı Avrupa Diploması verildi.

Advertisement

Antandros Antik Kenti

Antandros Antik Kenti

Edremit Körfezinin kuzeyinde Kaletepe’nin zirvesine ve batı yamaçlarına kurulan Antandros’ta 10 8. yüzyılda başlayan yerleşim İÖ 5. yüzyıla kadar devam etti. Farklı görüşler olsa da tarihçi Stephanos Bizantios İÖ 7. yüzyılda Anadolu’ya akınlar düzenleyen Kimmerlerin Batı Anadolu’da yalnızca buraya yerleştiklerini öne sürer. Romalı şair Vergillius Troia Savaşını anlatırken Antandros’un gemi yapımında kullanılan keresteleriyle tanındığından bahseder. İda Dağının (Kaz Dağı) eteklerindeki konumundan dolayı kerestenin önemli bir ihraç ürünü olduğu Antandros, bu özelliği ile 10 5. yüzyılın sonlarındaki Peloponnesos Savaşlarında tersanesiyle önem kazandı. İS 4. yüzyıla tarihlenen bir Roma villası burada açığa çıkan yapılar arasında en dikkat çekeni.


Leave A Reply