Advertisement
Ç harfi, Türkçede bulunan Ç harfi ile başlayan eş anlamlı sözcükler, kelimeler listesi ve anlamları. Ç Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler
Ç Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler
- çaba: ceht, gayret, emek, çalışma.
- çabalamak: ceht etmek, gayret etmek, çalışmak, uğraşmak,
- çabucak: çarçabuk, hemencecik, ivedilikle,
- çabuk: tez, acele, ivedi, hemen, süratli,
- çabuklaşmak: tezleşmek, ivedileşmek, süratlenmek,
- çabukluk: tezlik, ivedi, sürat.
- çaçaron: geveze, çenesi düşük,
- çenebaz, çağ: 1. vakit. 2. yaş. 3. devir,
- çağdaş: 1. muasır. 2. asrİ. 3.modern,
- çağırmak: 1. seslenmek, bağırmak, haykırmak. 2. davet etmek, okumak,
- çağrı: davet.
- çağlayan: şelâle, çavlan, çağlar.
- çakırkeyf: sarhoş,
- çakışmak: 1. kenetlenmek. 2. bağlanmak,
- çakmak: 1. vurmak. 2. anlamak, sezinlemek.,
- çaktırmadan: gizlice,
- çalâk: atik.
- Çalap: Tanrı, Allah, Mevlâ,
- çalım: gösteriş, tafra, şişinme, kibir,
- çalımlı: gösterişli, tafralı, şişinmeli, kibirli,
- çalışkan: hanarat, becerikli, işgüzarlık,
- çalışma: uğraşma, mesai, gayret.
- çamurlamak: kötülemek,
- çapaçul: kılıksız, hırpani,
- çapraşık: karışık,
- çapulcu: yağmacı,
- çaput: 1. paçavra. 2. bez.
- çarçabuk: tez hemencecik,
- çarçur: ziyan.
- çare: 1. tedbir, önlem. 2. ilâç, derman,
- çaresiz: naçar, biçare, iyileşmez.
- çarpık: eğri, eğri büğrü,
- çarpıtmak: eğriltmek, yamultmak.
- çarpık çurpuk: eğri büğrü,
- çarpmak: 1. vurmak. 2. hızla değmek. 3. başına geçmek,
- çatık: somurtkan, asabi, sinirli, öfkeli,
- çatışma: çarpışma, kavga,
- müsademe, çatlak: 1. yan. 2. deli. çatlatmak: 1. yarmak. 2. kıskandırmak. 3. sıkıntı vermek.
- çavlan: çağlayan, şelâle,
- çedik: ayakkabı,
- çehre: yüz, surat,
- çekecek: kerata,
- çekememek: 1. kıskanmak. 2. katlanamamak.
- çeki: tartı,
- çekici: cazip, ılımlı.
- çekingen: ürkek, utangaç, içine kapanık,
- çekinmeden: korkusuzca,
- çekişme: 1. kavga. 2. yarışma, mücadele. 3. azar.
- çekişmek: 1. kavga etmek, tartışmak, bozuşmak. 2. mücadele etmek, yarışmak.
- çelimsiz: zayıf, cüssesiz.
- çelişkilik: aykırılık, zıtlık, tutarsızlık,
- çenebaz: çalçene.
- çentik: kertik,
- çermik: kaplıca, ılıca,
- çeşit: cins, tür, kalite,
- çeşm: göz.
- çeşni: tat.
- çetin: 1. zorlu. 2. zor. 3. güç. 4. sert.
- çetrefil: 1. karışık. 2. anlaşılmaz.
- çevik: atik, hareketli,
çeviri: tercüme,
- çevirmek: 1. döndürmek. 2. tercüme etmek,
- çeviri yapmak. 3. kuşatmak, sarmak,
- çevirmen: tercüman.
- çevre: muhit, etraf, yöre, civar, dolay, bölge, havale, mıntıka,
- çevrelemek: kuşatmak, sarmak, çevirmek, sınırlamak.
- çığır: 1. yol. 2. patika. 3. iz. 4. keçiyolu.
- çığlık: feryat, figan, bağırış
- çıkar: menfaat, çıkarmak: 1.sökmek. 2. koparmak. 3. ihraç etmek. 4. yayımlamak, neşretmek.
- çıkışmak: azarlamak,
- çıkışmamak: yetmemek, az gelmek,
- çıkmak: 1. görünmek. 2. gitmek. 3. eksilmek. 4. yayılmak. 5. ayrılmak. 6. tırmanmak. 7. duyulmak,
- çıkışlı: mezun,
- çıkmaz: dipsiz, sonsuz, sonuçsuz, neticesiz,
- çıldırmak: delirmek, çılgın: deli.
- çıplak: 1. soyunuk, anadan doğma. 2. örtüsüz. 3. cıbıldak. 4. cıbıl,
- çıtı pıtı: 1. minyon, ufak tefek, 2. sevimli,
- çıt yok: sessiz, sakin,
- çiçek bozuğu: çopur,
- çift: çifte, eş. çiftçilik: ziraat,
- çiftelemek: tekmelemek,
- çiğ: 1. pişmemiş. 2. kaba. 3. yersiz.
- çile: azap, eza, zahmet, cefa.
- çileli: sıkıntılı,
- çilenti: serpinti,
- çimlenmek: 1. yeşermek. 2.yararlanmak,
- çimmek: yıkanmak,
- çingene: 1. arsız. 2. cimri,
- çirkef: 1. bulaşkan. 2. şirret. 3. iğrenç,
- çirkin: biçimsiz, suratsız, bed, gudubet,
- çizelge: cetvel,
- çizik: 1. çizilmiş. 2. çizgi,
- çizinti: sıyrık,
- çocuk: evlât,
- çocukbilim: pedagoji,
- çoğunluk: ekseriyet.
- çok: fazla, epey, hayli, külliyetli, aşırı, gür, epeyce,
- çokbilmiş: sinsi, kurnaz,
- çokluk: çoğunluk, ekseriyet,
- çoktan: eskiden, uzun zamandır,
- çolak: sakat, çomak: değnek,
- çolpa: beceriksiz, hünersiz.
- çorak: verimsiz, kıraç,
- çökkün: güçsüz,
- çökmek: 1. yıkılmak. 2. oturuvermek. 3. batmak.
- çöküntü: enkaz,
- çöreklenmek: oturmak, yayılmak.
- çözmek: 1. halletmek. 2. kurtarmak. 3. açmak,
- çözülmek: 1. gevşemek, erimek, yumuşamak. 2. yenilmek, dağılmak,
- çözüm: çare.
- çözümleme: analiz,
- çullanmak: abanmak,
- çürük: 1. bozulmuş. 2. temelsiz, boş. 3. dayanıksız.
Yorum yapılmamış
çağa, bebek
çala çukur, şarampol
çap etmek, basmak, tabetmek, yayımlamak
çare, deva
çattırmak, iletmek
çekişmek, değişmek
çengel, çatal, fiş
çeşit, nev, tür
çevirmek, muhasaraya almak
çiftlik, ekin sahası
çıkartmak, sökmek
çim, alak otu
çırpınmak, debelenmek
çizmek, çizik çekmek, hat çekmek
çok lazımlı, elzem
çubuk, değnek