Çağatayca Dili Özellikleri, Tarihi ve Çağatay Edebiyatı Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Çağatayca dili ile ilgili bilgiler. Çağatayca dili kökeni ve özellikleri. Çağatay Edebiyatının tarihçesi, özellikleri, önemli sanatçıları kimlerdir?

Çağatayca, adını Cengiz’in ikinci oğlu Çağatay’dan alan, Doğu Türkçesinin 15. yüzyılda oluşan yazı diline verilen isimdir. Dil, Timurlular döneminde (1405-1502) Hakaniye-Doğu Türkçesi (Karahanlı) ile Harizmi-Altınordu yazı dillerinin bir uzantısı olarak oluştu. Ali Şir Nevai’nin eserlerinde doruk noktasına ulaşarak klasik biçimini aldı. 19. yüzyılın sonlarına kadar Avrupa Rusyası’ nda kalan Oğuz Türkleri dışındaki Müslüman Türkler ve Türklerin bu süre içinde Orta Asya’da kurdukları devletlerde yaz dili olduğu kadar resmi dil olarak da kullanıldı. İçinde Farsça ve Arapça kimi sözcükde bulunan bu Türk dili lehçesinden Çağatay Tili, Çağatay Türkîsi, Türkî Tili, Çağatay Lafzı, Çağatay Türkîsi diye de söz edildi. Kimi Türkologlar Çağataycayı Uygur Türkçesinin bir uzantısı olarak görülürken kimileri de bu dili en iyi kullanan Ali Şir Nevai’nin adından esinlenerek Çağataycayı Lügat-i Nevaiye (Nevai’nin Sözlüğü) biçiminde adlandırdı.

Doğuşu, gelişmesi, olgunlaşması ve başka bir dile (Özbekçe) dönüşerek ortadan kalkması bakımından Çağatayca dört evreye ayrılır:

  1. İlk Çağatayca (15. yüzyıl-1465);
  2. Klasik Çağatayca (1465-16. yüzyılın ortalan);
  3. Klasik evre soması Çağatayca (16. yüzyılın ortaları-18. yüzyıl);
  4. Son Çağatayca evresi (18. yüzyıl-19. yüzyılın sonları).

Sözcüklerin yapısı, şive, dilbilgisi vb bakımından Çağatayca ile Türkiye Türkçesi ve Azeri Türkçesi arasında önemli ayrılıklar vardır. Bununla birlikte bu üç ana lehçenin de kökeni aynıdır ve üçü de Türkçenin üç büyük yazı dilidir. Çağatayca eserlerin büyük bir bölümü Arap harfleri, bir kısmı da Uygur harfleriyle yazılmıştır.

Çağatay Edebiyatı Hakkında Bilgi

Çağatay Edebiyatı; Türkçenin Çağatay lehçesiyle oluşturulan edebiyat 15. yüzyıl ile 19. yüzyılın sonları arasında birçok edebiyatçı bu dille yazılmış eserler üretti. İlk yerleşme çevresi Maveraünnehir olduğu için önce Hakaniye-Doğu lehçesi (sonradan Çağatay Türkçesi) doğdu. Gelişim, daha batıya kayan Oğuz Türkleriyle Azeri ve Anadolu (Batı Türkçesi) lehçelerini yarattı; yakın bölge komşuluğu yüzünden Azeri Türkçesiyle Anadolu lehçesi birbirinden fazla uzaklaşıp ayrılmadı. Çağatay lehçesinin eser sahibi kişileri Kutup, Haremzi, İslâm, Rabguzî, Kerder’li Mahmut ilk eserleri yazdılar. 15. yüzyılda İstanbul ile karşılaştırılacak biçimde gelişen Herat ve Semerkant dolaylarında divan edebiyatının ustaları yetişti: Sekkâri Emirû, Lütfî, Ali Şir Nevai

Ali Şir Nevai

Ali Şir Nevai

Ali Şir Nevai (1441-1501) Doğu Türkçesinin en büyük şairidir. Muhakemet ül Lûgateyn adlı eseri, Divan-ı Lûgat-it Türk’ten sonra yazılmış en bilinçli dil ve düşünce ürünüdür. Farsça özentisine karşı Türkçenin savunusunu yapan bu eserle Ali Şir Nevai, zamanının ulusçuluğunu temsil eder. Batı’da, Anadolu’da bu tür eserler ve görüşler çok gecikecek, Divan Edebiyatı çevresinde hiç görünmeyecektir. Ali Şir Nevai’nin dört Türkçe divanı (Hazani ü’l Maâni) bir Farsça divanı, beş mesneviden oluşan Hamsemi, ilk olduğu kabul edilen Şairler Tezkeresi (Mecalis ün Nefais) ve çeşitli eserleri, hem çağının sanat değerlerini yansıtan, hem sonraki zamanların divan şiirini etkileyen bir değerdedir. Divan şiirinin bu ilk ustası, lehçe özellikleri yüzünden bize uzak görünmesine karşın, zamanını ve şiirde özgünlük arayan sonraki türk divan şairlerinin başlıca kaynağı oldu.

Advertisement

15.-16. yüzyıllarda Doğu Türkçesi, büyük bir şair hükümdar olan Babür Şah’ın (1483-1530) eserlerini yarattı. Divanı ve Vekâyii Babürnâme adıyla anılan gezi ve anı eserleriyle edebiyat dünyasında iz bırakan Bâbür Şah; 1605-1665 arasında yaşayan ve tarih eserlerinde Türklüğün kaynaklarım araştıran Ebülgazi Bahadır Han bir yana bırakılırsa, Doğu Türkçesinin son büyük adıdır. Çağatay Türkçesi bundan sonra gittikçe zayıfladı, arada kültür bağları gevşedi ve koptu. Bu nedenle Anadolu Batı Türkçesini etkileyemedi, onunla ilinti kuramayarak bizden uzaklaştı.


Leave A Reply