Cemal Reşit Rey Kimdir? Ünlü Bestecinin Hayatı, Besteleri Hakkında Bilgi

0
Advertisement

Cemal Reşit Rey Kimdir ve ne yapmıştır? Cemal Reşit Rey hayatı, biyografisi, eserleri, besteleri hakkında bilgi.

Cemal Reşit Rey

Cemal Reşit Rey

Cemal Reşit Rey; bestecidir (Kudüs 1904-İstanbul 1987).

Türk bestecisi, piyanisti, orkestra yöneticisi ve öğretmenidir. Cumhuriyetken sonra gelişen çağdaş Türk müzik okulunun başlıca üyelerinden. Paris Konservatuarında Raoul Laparra’nın öğrencisi olarak eğitim görmüş, öğrenimini Cenevre Konservatuarında sürdürmüş, 1923’te İstanbul Konservatuarında bestecilik öğretmeni olmuştur. 1926’da Uluslararası Besteciler Derneği’ne üye seçilmiş, 1938’de iki yıl süreyle Ankara Radyosu müzik yayınları yöneticiliğini yapmış, 1945 yılında İstanbul Flarmoni Derneği’nin kurucuları arasına katılmıştır. İstanbul Şehir Orkestrasının gerçekleşmesi için çalışmış ve bu orkestrayı yönetmiştir. Yapıtlarında Fransız müziği etkisiyle Türk halk ve «sanat» müziği geleneklerini bağdaştırır.

Başlıcaları: Orkestra için «Karagöz» süiti, keman konçertosu, piyano konçertosu, «Fatih» adlı senfonik şiir, küçük orkestra için «Colloque Instrumental», «Celebi» adlı opera, orkestra için «Enstantaneler», piyano için «Hatıradan İbaret Kalmış Şehirde Gezintiler», piyano ve orkestra için «Bir İstanbul Türküsü Üzerine Çeşitlemeler». Besteci, kardeşi Ekrem Reşit Rey’in metinleri üzerine bestelediği «Lüküs Hayat», «Deli Dolu» gibi operetlerle de tanınmış, bu alanda son olarak geniş ilgiyle karşılanan «Yaygara 70» ve «Uy! Balon Dünya» adlı müzikli oyunları vermiştir.


SENFONİ «Sol minör No. 2»

İlk yorum: 1979 İstanbul.
Yapıtın kaynağı ikili yaylı çalgılar orkestrası için 1962 yılında yazılan bir «konçerto»ya uzanır. Besteci bu «konçerto»yu TRT Kurumunun siparişi üzerine büyük orkestra için «Senfoni»ye dönüştürmüştür. Birinci bölüm «Allegro appassionato» yürekli ve coşkulu bir girişle başlar, bunu tatlı bir ezgi izler. İkinci bölüm «Adagio», düşünceye ağırlık tanıyan bir insanın düşsel evrenini çizer. Üçüncü bölüm «scherzo» neşenin özüdür. Dördüncü bölüm «Allegro con fuoco» iki tümceden kurulmuştur.. İkincisi «timpani» vuruşlarıyla gelişir ve yapıyı parlak bitişe hazırlar.

Advertisement

ENSTANTANELER

İlk yorumu: 1931 Paris.
Orkestra için beş İstanbul izlenimini yansıtan yapıt bestecinin geniş ilgi uyandıran ilk verimi arasındadır. Bölümleri şudur: 1 — «Balıkçılar ağları çekiyor.» Ağları çeken balıkçıların türküsü, ağın kıyıya gelişi, balıkların ağ içinde zıplayışı. 2 — «Âmâ dilenci kadın» Sesi uzaklardan gelir, yavaşça yaklaşır. Monoton bir şarkı tutturmuştur. Bir ara durur, dilenir, gene ağır ağır uzaklaşıp gider. 3 — «Eyüp güvercinleri». Eyüp camii avlusunda güvercin sesleri, sonra bu seslere karışan ezan, güvercinlerin birden havalanıp konuşu. 4 — «Boş bir cami içi». Yalnız piyano için yazılan bu bölümde sıcak bir yaz günü loş bir cami içi anlatılmıştır. Serinlik ve sessizlik. Bir köşeden yansıyan dua mırıltıları. 5 — «Bayram». Neşe ve hareket dolu bir bayram yeri. Limonatacının çıngırağı, binbir sesin uğultusu.


ÇAĞRILIŞ

İlk yorumu: 1950 Paris.
Bestecinin eski bir masalın konusundan esinlenerek yazdığı yapıt «Senfonik şiir» türünde ilk büyük denemesidir. Müziğin, anlamını başarıyla belirttiği masalı özetleyebiliriz: «İçinde sürekli ölüm korkusu duyan biri bu korkudan kurtulmak için yurdunu bırakır. Amacı ölümün olmadığı bir ülke bulmaktır. Boşuna uğraşır; gittiği her yer ölümü hatırlatan görüntülerle doludur. Yıllar geçer, ölüm artık yaşamının ayrılmaz yoldaşıdır. Sonuçta onun varlığını belirtecek hiçbir izin bulunmadığı tatlı yüzlü insanlarla dolu bir ülke bulur, ölümü sorar, şu cevabı alır: ‘Biz böyle bir şey bilmeyiz. Yalnız şu tepe ardından zaman zaman bir ses duyulur, birimizi çağırır adıyla. Çağrılan tepenin ardına gider, dönmez bir daha… Kalır o ülkede, fakat bir gün ses onu da çağırır, bu kardeşçe çağrılışa doğru, ağır ağır yürür…» Senfonik şiir genellikle gölgeli, yer yer karanlık bir fırçayla işlenmiş, ölüm fikrini, kaderin değişmez sonucunu, bu sonuca doğru yürekli gidişi ustaca anlatmıştır.


FATİH

İlk yorumu: 1953 Paris
İstanbul’un 500. almış yıldönümü nedeniyle yazılan senfonik şiir Türk temalarının katıldığı yapısı, parlak orkestralamasıyla ilgi çekmiş, tanınmıştır. Yapıtın başlan genç padişahın kişiliğindeki iki karşıtı yansıtan iki tema ile işlenmiştir; yürekli bir savaşçı, büyük bir komutan olması yanında; kültürlü, ozan ruhlu, hoşgörü sahibi oluşu. Fatih’in kişiliğini İstanbul’un kuşatılması konusundaki kaygı ve kuşkulan izler. Sultan giriştiği bu savaşta yardımcı olması için Tanrıya yakarır. Yapı tam bir gürleyişle Bizans’a saldırıyı haberler, kısa süre sonra Türk askeri yıkılan surlardan girecek, kentin göklerinde mehter sesleri yankılanacaktır. Sultan ülküsüne ulaşmış, keman soloda insan yönü belirmeye koyulmuştur; sanatçı ruha sahip yüce Fatih, bir çağı kapatıp bir çağı açmış, barışa, inançlara ve insanlığa olan saygısını açıklamıştır. Eser, coşkun sevinç şarkısı ve yapılan iyiliklere karşı kıvancını çanlarla belirten yenilmişlerin aynı şarkıya katılışlarıyla biter.


BİR İSTANBUL TÜRKÜSÜ ÜZERİNE ÇEŞİTLEMELER

İlk yorumu: 1965 Viyana.
1960 – 1961 yıllarında bestelenmiş olan yapıt 21 çeşitlemeden kuruludur ve tümü piyano konçertosu olarak kabul edilebilecek bir yapı oluşturur. Yapıtın «tema»sı «Üsküdar’a giderken aldı da bir yağmur…» dizesiyle başlayan ünlü İstanbul türküsünün melodisidir. Çağdaş Güney ve Kuzey Amerika dans ve caz müziği ritmlerine de yer verilen genel örgü şu biçimde istiflenmiştir: 11 çeşitlemeden kurulu birinci bölüm: Ana «tema» 1-4 çeşitleme boyunca sunulur, ikinci «tema»ya dek gelişir. 3 çeşitlemeden kurulu ikinci ağır bölüm. Gene 3 çeşitlemeden kurulu «Samba» ve «Blues»a işlenmiş üçüncü bölüm ve 2 çeşitlemeyle son bölüm. Bu coşkun ve neşeli bitişe bir ara Mozart’ın «Türk Marşı» da katılır, yeniçeriler belirir uzaklardan ve İstanbul’a özgü ışık ve renk kaynaşmaları eseri sonuçlandırır.


Yorum yapılmamış

  1. çok yararıma dokundu ama biraz kısaymış genede müzik performans ödevimi yapmama yardımcı
    oldu acaba kaç alıcam ? 😕

  2. BENCE SÜPER TAM BENLİK PERFORMANSIMA ÇOK YARDI 19 SAY FADAN 1 SORUYU VERDİ HOCA BU ÖDEV TAM OSAYFAYA GÖREBİR ÖDEV HERKEZE TAFSİYE EDERİM

Reply To behice Cancel Reply