Cesaret İle İlgili Kompozisyonlar, Cesaret Hakkında Yazı Örnekleri

0
Advertisement

Cesaret ile ilgili kompozisyon. Cesaret ve korkaklık ile ilgili düşüncelerin açıklandığı örnek yazı / kompozisyona aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Cesaret Sözleri

CESARET ve KORKAKLIK

Yaşam devamlı bir uğraşdır. Bu uğraşdan başarılı olarak çıkabilmek için ilk koşul, cesarettir.

Cesur bir insan, yaşama isteği ile dolu, azimli ve enerjiktir. Önüne çıkan her engeli yenebilme gücüne sahiptir. Bugün başarıya ulaşmış olarak gördüğümüz insanların tümü, cesaretleri sayesinde bu duruma gelmişlerdir.

Gözümüzü tarih sayfalarına çevirelim. Sezar’lar, İskender’ler, Atillâ’lar, Fâtih’ler, Yavuz’lar, Kanuniler, Atatürk’ler, hep cesaretleri sayesinde zaferden zafere koşmuşlardır.

Korkaklık, insanı bir işe girişmekten alakoyar. Korkak insan her adımını titreyerek atar. En küçük bir engel, onu yolundan çevirmeye yeter de artar bile.

Advertisement

Korkunun bünye üzerinde de büyük etkisi vardır. Örneğin, bir insan hasta olmaktan çok korkuyor ve her an hasta olacağını düşünüyorsa, günün birinde muhakkak hastalanır. Korkudan ölecek kadar ölümden korkmanın gereği yoktur.

Korku, iradeyi yok eder. İradenin yok olması demek, o insanın artık toplum için yararlı olmaktan çıkması demektir. Bir düşünür: «Dünyada korkulacak tek şey varsa o da korkaklıktır.» diyor. Ders alınacak söz.

Korku, kişiye hiç yararlı olmadığı gibi, çok büyük zararlar verip, onun toplum içinde yükselmesine imkân bırakmaz. Oysa cesaret sahibi bir insan, hiç bir tehlikeden yılmaz, önüne çıkan engelleri devirmesini bilir; sonunda da başarıya ulaşır.

Cesur olalım, yaşam uğraşısı bizi ürkütmesin. Bir korkağın başarıya ulaştığı görülmemiştir ama, cesaret dolu bir insan, daima başarılı olmuştur.

Yazı 2 – CESARETİN DEĞERİ

İnsanoğlu, tarihin ilk çağlarından beri daima mensup bulunduğu toplum içinde mal ve mülk bakımından zengin olmak ister, bunun için çalışır. Uzun yıllar boyunca sarf ettiği emek karşılığı elde ettiği serveti herhangi bir felaket sonunda kaybettiği zaman her şeyini kaybettiğini zanneder. Oysaki o, yalnız emeklerinin karşılığı olarak elde ettiği maddî gelir kaynaklarından yoksun kalmıştır. Bir zarar söz konusudur ama insan sıhhatli ve azimli olduğu müddetçe o servete yeniden sahip olabilir. Servet, geçim kolaylığı sağlaması ve maddî eserlerin meydana getirilmesine yardımcı olması bir yana, bazen insanı zararlı yollara da götürebilir.

Çok sevdiği, ruhen çok iyi anlaştığı bir dostunu kaybeden insan ne kadar zengin olursa olsun, onu hayata bağlayan manevî bağların en değerlisinden ayrılmış olduğu için kendini desteksiz, sallantıda hisseder. Onun için dostunu, arkadaşını kaybeden, servetini kaybedenden daha çok zarar etmiş demektir. Bu zararın giderilmesi de pek kolay olmaz.

Advertisement

Fakat bir işe teşebbüs etmek, onu istediğimiz gayeye yöneltmek ve faydalı bir sonuca ulaştırmak için cesarete ihtiyacımız vardır. Gerek maddî, gerekse manevî alanda başarılı olabilmek için cesarete muhtacız. Cesaretini kaybeden insan teşebbüs yeteneğini, çevrenin güvenini, iş başarma azmini kaybeder. Hayatta mânâsız bir taş yığını haline düşmemek istiyorsak, hiç bir zaman cesaretimizi kaybetmemeliyiz.


Leave A Reply