James Webb Uzay Teleskobu, şimdiye kadar yapılmış ve uzaya fırlatılmış en büyük, en güçlü ve karmaşık uzay teleskobu olacak. Evren anlayışımızı temelden değiştirecek.
James Webb Uzay Teleskobu (bazen JWST veya Webb olarak da adlandırılır), Hubble Uzay Teleskobunun keşiflerini daha uzun dalga boyu kapsama alanı ve büyük ölçüde geliştirilmiş hassasiyet ile tamamlayacak ve genişletecek yörüngeli bir kızılötesi gözlemevidir. Daha uzun dalga boyları, Webb’in zamanın başlangıcına çok daha yakından bakmasını ve ilk galaksilerin gözlemlenmemiş oluşumlarını avlamasının yanı sıra, bugün yıldızların ve gezegen sistemlerinin oluştuğu toz bulutlarının içine bakmasını sağlıyor.
Credits: NASA, ESA, and A. Feild (STScI)
Önümüzdeki On Yılın Premier Gözlemevi
James Webb Uzay Teleskobu, yaklaşık 6.5 metrelik birincil aynaya sahip büyük bir kızılötesi teleskop olacaktır. Teleskop, 2021’de Fransız Guyanası’ndan bir Ariane 5 roketiyle fırlatılacak.
Webb, önümüzdeki on yılın en önemli gözlemevi olacak ve dünya çapında binlerce gökbilimciye hizmet verecek. Büyük Patlama’dan sonraki ilk parlak parlamalardan Dünya gibi gezegenlerde yaşamı destekleyebilen güneş sistemlerinin oluşumuna, kendi Güneş Sistemimizin evrimine kadar Evrenimizin tarihindeki her aşamayı inceleyecek.
James Webb İsmi Nereden gelmektedir?
Webb ilk tasarlanmaya başladığı dönemde “Yeni Nesil Uzay Teleskobu” (NGST) olarak isimlendiriliyordu. Ancak daha sonra Eylül 2002 tarihi itibari ile eski NASA yöneticisi James Webb‘in adının verilmesi kararlaştırılmıştır. Kames Webb eski nir NASA yöneticisi ve çalışanıdır.
Image Credit: NASA/Chris Gunn
Uluslararası İşbirliği
James Webb Uzay Teleskobu, NASA, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve Kanada Uzay Ajansı (CSA) arasındaki uluslararası bir işbirliği sonucunda yapılmaktadır. NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi, geliştirme çabalarını yönetiyor. Ana endüstriyel ortak, Northrop Grumman’dır. Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü lansmandan sonra Webb’i çalıştıracaktır.
Yenilikçi Teknolojiler
James Webb Uzay Teleskobu için çeşitli yenilikçi teknolojiler geliştirilmiştir. Bunlar, açılan ve fırlatıldıktan sonra şekle göre ayarlanan 18 ayrı bölümden oluşan bir ana ayna içerir. Aynalar ultra hafif berilyumdan yapılmıştır. Webb’in en büyük özelliği, güneşten gelen ısıyı bir milyondan fazla kez azaltan, tenis kortu büyüklüğünde beş katmanlı bir güneşliktir. Teleskopun dört enstrümanı – kameralar ve spektrometreler – son derece zayıf sinyalleri kaydedebilen detektörlere sahiptir. Bir cihaz (NIRSpec), aynı anda 100 nesneye kadar gözlem yapılmasını sağlayan programlanabilir mikro kesicilere sahiptir. Webb ayrıca başka bir enstrümanın (MIRI) orta kızılötesi dedektörlerini çok soğuk bir 7 K’ye soğutarak çalışabilmeleri için bir kriyo-soğutucuya sahiptir.
Webb Teleskop Bilim Temaları
James Webb Uzay Teleskobu, Evreni ve kökenimizi anlama arayışımızda ileriye doğru dev bir adım olacak. Webb, kozmik tarihin her aşamasını inceleyecek: Big Bang‘den sonraki ilk parlak parlamalardan galaksilerin, yıldızların ve gezegenlerin oluşumuna ve kendi güneş sistemimizin evrimine kadar her konuyu daha derinlemesine incelememize yarayacaktır.
İLK IŞIK & GERÇEKLEŞME
James Webb Uzay Teleskobu, erken evrenin karanlığından oluşan ilk yıldızları ve galaksileri görmek için 13,5 milyar yıldan fazla geriye bakan kızılötesi görüşe sahip güçlü bir zaman makinesi olacak.
Photo: NASA/Chris Gunn
GALAKSİLERİN SIRLARI ÇÖZÜLEBİLECEK
Webb’in eşi görülmemiş kızılötesi hassasiyeti, gökbilimcilerin en zayıf, en erken galaksileri günümüzün büyük spiralleri ve eliptikleri ile karşılaştırmalarına yardımcı olacak ve galaksilerin milyarlarca yıl boyunca nasıl bir araya geldiğini anlamamıza yardımcı olacak.
YILDIZLARIN DOĞUŞU VE PROTOPLANETER SİSTEMLER
James Webb Uzay Teleskobu, yıldızların ve gezegen sistemlerinin doğduğu Hubble gibi görünür ışıklı gözlemevlerine opak olan devasa toz bulutlarının içini görebilecek şekilde yapılmıştır.
GEZEGENLER VE HAYATIN KÖKENLERİ
James Webb Uzay Teleskobu bize güneş dışı gezegenlerin atmosferleri hakkında daha fazla bilgi verecek ve hatta belki de evrenin başka yerlerinde yaşamın yapı taşlarını bulacak. Diğer gezegen sistemlerine ek olarak, Webb de kendi Güneş Sistemimizdeki nesneleri inceleyecek.
