Cumhuriyet Döneminde İlköğretimin Durumu ve Gelişimi Nasıl Olmuştur?

0
Advertisement

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün cumhuriyeti ilanı sonrasında ülkemizde yan Cumhuriyet döneminde ilköğretim ile ilgili bilgiler.

Atatürk'ün Öğretmenler İçin Söylediği Söz

Cumhuriyet Döneminde İlköğretim

Mustafa Kemal, kalkınmanın, çağdaşlaşmanın ancak millî eğitimle mümkün olduğunu bildiğinden millî eğitime çok önem vermiştir: “Bir ülke ki nüfusunun % 90’ı okur yazar değildir. Bundan, insan olanların utanması lâzımdır…” sözleriyle yüzyılların geri bıraktırılmışlığını vurgulamış; eğitim, öğretim çalışmalarına hız vermiştir.

Her gittiği yerde O, okula ve öğretmene çok değer verdi. Öğretmenler O’nu “Başöğretmen” kabul ettiler. Sığırtmaç Mustafa gibi yetenekli birçok Türk çocuğunun okumasına, yurdumuza üst düzeyde yararlı olmasına yardımcı oldu.

3 Mart 1924’te öğretimi birleştiren yasa (Tevhid-i Tedrisat) çıkarıldı. Tüm okullar Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Artık çağdaş eğitim vermekten uzak kalan medreseler kapatıldı. Böylece eğitim dinsellikten ayrıldı, lâikleşti, bilimsel bir yapıya kavuşturuldu.

Atatürk'ün Eğitim İle İlgili Sözü

Advertisement

20 Nisan 1924’te ilk Cumhuriyet Anayasa’sı yürürlüğe girdi. 87. maddesi ile ilköğretim, tüm yurttaşlara zorunlu kılındı. 22.3.1926’da çıkarılan Maarif Teşkilatına dair kanunla ilköğretmen okulları ve köy öğretmen okulları açıldı.

1 Kasım 1928’de Arap elifbası yerine bugünkü Türk alfabesi kabul edildi. Yeni Türk alfabesini hızla öğretmek amacıyla Millet Mektepleri açıldı. (24.11.1928) Tüm yurtta okuma-yazma seferberliği başlatıldı. Atatürk’ü karatahta başında yazmayı öğretirken gösteren fotoğraf, o günlerin anısını yaşatmaktadır. “Yeni harfleri; işçiye, balıkçıya, herkese, her zaman, her yerde öğretin,” diyen Mustafa Kemal Atatürk zor bir işi daha başardı. Türk milletinin aydınlanmasını, % 10 olan okur-yazar oranının bugün % 90’lara yükselmesini başardı.

O zaman nüfusumuzun % 80’inin köylerde yaşadığını, tarımla uğraştığını biliyoruz. 11.6.1937’de Köy Eğitmenleri Yasası çıkarıldı. Eğitmenler, o günün koşullarında okuma-yazma öğretmede büyük başarılar elde ettiler. 17 Nisan 1940’ta Köy İlkokullarına öğretmen yetiştirmek amacıyla Köy Enstitüleri Yasası çıkarıldı. 21 Köy Enstitüsü’nden artırmasına katkıda bulundu. On binlerce köyümüz okula, öğretmene kavuştu, milyonlarca köy çocuğu okudu.

1932’de açılan Halkevleri; lâiklik, halkçılık, devrimcilik ilkeleri doğrultusunda, o günlere göre büyük hizmetler verdi. Okur-yazar sayısını arttırmada, kitap sağlamada, millî oyunlar, sportif çalışmalar, sahne çalışmalarında özellikle yetişkinler için okul görevi yaptılar. 500 Halkevi, 4000 Halk Odası’nda çoğunlukla öğretmenler görev aldılar.

1954’te Köy Öğretmen Okulları, Öğretmen Okulları, Köy Enstitüleri, “İlköğretmen Okulları” adı altında birleştirildi 5.1.1961’de çıkarılan 222 sayılı “İlköğretim Yasası” buna göre düzenlenmiş bulunan İlkokul Programı (1968) ile bugünkü uygulamalar sürdürülmeye başlandı.

Milletleri Kurtaranlar Yalnız ve Ancak Öğretmenlerdir - Mustafa Kemal Atatürk

Milletleri Kurtaranlar Yalnız ve Ancak Öğretmenlerdir – Mustafa Kemal Atatürk

Milli Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğü ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nde “Temel Okuma Yazma Okulları“, Adalet Bakanlığı bünyesinde cezaevlerinde, Atatürk’ün 100. doğum yıl dönümü nedeniyle başlatılan “Okuma Yazma Seferberliği” ile okur-yazar oranı hızla artmıştır.

Advertisement

Gazete, dergi, televizyon, kitaplıklar ulusumuzun bilgilenmesinde çağdaş insan olmada, müspet bilimler, teknik ve güzel sanatlar alanlarında ilerlemesinde, okulların yanında çok büyük hizmetler vermektedirler. Gazete okuyanların, kitap alanların sayısı on milyonları bulduğunda ulusça büyük sevinç duyacağız. Bu sevinci ilköğretim sorunlarımız tamamen çözüldüğünde duyacağımıza yürekten inanıyoruz.


Leave A Reply