Daire Nedir? Sözlük Anlamı

1. Konut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri, kat
“Bu koskoca binanın, pasajın arka tarafında bir kısım daireleri ayrıca kiraya verilmiş.” – H. F. Ozansoy
2. Belirli devlet işlerini çevirmekle görevli kuruluşlardan her biri
“Eskiden hem bir dairede beraber bulunmuşlar hem de silah arkadaşlığı etmişlerdi.” – R. H. Karay
3. Bu kuruluşların içinde çalıştıkları yapı
4. Bir yapı veya gemide belli bir işe ayrılmış bölüm
“Yemeği, selamlık dairesinin üst katındaki yemek salonunda yediler.” – M. Ş. Esendal
5. Soyut kavramlarda belli sınır, ölçü
“Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz!” – N. F. Kısakürek
6. Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası
7. Saz takımında usul vurmaya yarayan tef

Bir dairenin iki yarı çapı ile aralarındaki yayın çevrelediği alan

Ne olduğu, nereden geldiği bilinmeyen, başka gezegenlerden uçup gelerek dünyamızda görüldüğü sanılan, yassı biçimli uçan araç

Aynı enlemdeki noktaların oluşturduğu Ekvator’a paralel daire, arz dairesi

Kalorifer kazanının bulunduğu bölüm

Bir yıldızdan ve göğün kutuplarından geçen büyük daire

Vergi mükelleflerini tespit eden, beyannameleri denetleyen ve vergiyi toplayan resmî daire

Yargı çevresi

Demir yollarında hareket işlerini düzenleyen, izleyen daire

Bir dairenin bir yarım çember ve bir çapla sınırlanan yarısı

Bir dairenin kirişi ile o kirişin yayı arasında kalan parça

Bir apartmanda kendi iç merdiveni ile birbirine bağlanan iki ayrı kattan oluşan tek daire

Enlem dairesi

Millî Savunma Bakanlığında savaş gereçleri ile uğraşan daire

Gemi veya çok katlı yapılarda ısıtma sisteminin yer aldığı bölüm
“Denizden çıkarılınca ısınsın diye vapurun kazan dairesine götürmüşler.” – A. Ş. Hisar

Askerlikte lojistik hizmetlerin görüldüğü bölüm

Haber alma dairesi

Yurttaşları askere alma işiyle görevli olan askerlik şubelerinin bağlı bulundukları bölge dairesi

Kısır döngü
“Fasit daire, dönüp dolaşıp aynı noktaya gelinen meseleler için söylenir.” – B. Felek