Din İle İlgili Deyimler ve Anlamları Açıklamaları, Din Konulu

0
Advertisement

İçinde ve anlamında din kelimesi geçen deyimler nelerdir? Bu deyimlerin anlamları ve açıklamaları. Din hakkında deyimler.

Din İle İlgili Deyimler

Arka resim kaynak: pixabay.com

Din İle İlgili Deyimler

  • ***atma Recep, din kardeşiyiz
    argo “söylediklerin hep yalan, abartma ancak biz bunun farkındayız” anlamında kullanılan bir söz.
  • ***dinden imandan çıkmak
    kendini kontrol edemeyecek kadar çok öfkelenmek, çok sinirlenmek.
  • ***dinden imandan olmak
    dinî inancını yitirmek.
  • ***dini bir uğruna
    Müslümanlık için: “Senin yanına fedai yazılacağım ve dini bir uğruna çalışacağım.” -R. H. Karay.
  • ***dini gibi bilmek
    çok iyi bilmek: “Ufacık bir düşüncenin en büyük bir dikkati iflas ettirdiğini dini gibi bilirdi.” -Ö. Seyfettin.
  • ***dini imanı para
    tek düşüncesi para olan kimseler için kullanılan bir söz.
  • ***dinim hakkı için (aşkına)
    “dinimi tanık tutarım” anlamında kullanılan bir ant sözü: “Şevki Bey dedi, dinin aşkına sen Romenlerin gemi yaptıklarını işittin mi?” -M. Ş. Esendal.
  • ***dinine yandığım
    argo öfke, kızgınlık vb. duyguları belirtmek için kullanılan bir ilenme sözü.
***Müslüman mahallesinde salyangoz satmak
körler mahallesinde ayna satmak.
  • ***hidayete ermek
    1) Müslüman olmak, İslam dinini kabul etmek: “Önce onu sünnet ettirmiş, hidayete erdiği için adını da Hadi koymuş ve konağına almış.” -Y. Z. Ortaç. 2) gerçeği görüp kabullenmek, aklı başına gelmek: “Bizim gibi nice avareler burada hidayete ermişlerdir.” -R. N. Güntekin.
  • ***iman getirmek
    1) gönül rızasıyla Müslümanlığı kabul etmek; 2) yürekten inanmak: “Onun özveri, alçak gönüllülük taşan yüzünü görünce hayatın sadece bir para çekişmesi olmadığına iman getirir, ferahlardınız.” -H. Taner.
  • ***imana gelmek
    1) Müslümanlığı kabul etmek; 2) en sonunda doğruyu söylemek; 3) sonradan bir şeyi kabul edip uymak.
  • ***imana getirmek
    1) Müslümanlığı kabul ettirmek; 2) istenilen biçimde davranmayı zorla kabul ettirmek: “Müslüman olmadan varmayacağını anlayınca kırkyıllık kart gâvuru imana getirdi.” -H. E. Adıvar.
  • ***namazı kılınmak
    Müslüman birinin cenaze namazı kılınmak: “Bir akşam uyudu / Uyanmayıverdi / Aldılar götürdüler / Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü” -O. V. Kanık.
  • ***tekbir getirmek
    Müslümanlıkta Tanrı’nın büyüklüğünü, yüceliğini anmak için söylenen ve “Allahuekber” sözü ile başlayan duayı okumak: “Hemen şükran secdesine kapanarak tekbir getirir.” -H. R. Gürpınar.
  • ***gizli din taşımak
    göründüğünden farklı bir din veya inanç sahibi olmak.
  • ***gâvura kızıp oruç yemek (bozmak)
    başkasına kızıp kendine zararlı olan bir iş yapmak.
  • ***gâvur olmak
    1) Müslüman olmamak; 2) dinsiz olmak; 3) mec. boşuna harcanmak: Aldığım, bu şeylerle, beş bin lira gâvur oldu.


Yorum yapılmamış

Leave A Reply