Diyalektik Nedir? Ünlü Düşünürlere Göre Diyalektik Kavramı Nasıl Açıklanır?

0
Advertisement

Diyalektik nedir? Diyalektik düşünce ne demektir? Aristoteles, Platon, Kant, Hegel, Marx gibi düşünürlere göre diyalektik düşünce nedir?

Diyalektik
Diyalektik, Yunanca “karşılıklı konuşma” anlamındaki sözcüğün Fransızcadaki biçimidir. (Dialectique; eytişim.) Batı düşüncesinde tartışma sanatıdır. Doğru olanı elde etmek için, bir kavrama açıkça kavrayıp ortaya koyabilmek amacıyla karşıt kavramlarla karşılaştırarak gelişen düşünme ve konuşma sanatıydı. Diyalektik düşünceye göre gerçek, zıtlaşmadan ve zıtların çatışmasından doğar. Her tezin bir antitezi olduğunu varsayar. Tezle antitezin çatışmasından sentez doğar. Bu sentez de daha sonraki bir gelişmeyi hazırlayan çelişkileri doğurur. Herakleitos’da, kavramsal olan varlık, bilimsel bir nitelik kazandı ve evrenin temel dinamiği biçimini aldı. Karşıtları ortaya koyup çekişmeyi gidererek sonuçlara varma, karşıt güçlerin kavgasına, bu kavgadan da oluşum sürecinin doğmasına dönüştü. Ona göre, evren sürekli bir akıştır ve bunu sağlayan da karşıtlar arasındaki kavgaydı.

Söyleşilerinde diyalektik düşünme yöntemini kullanan Platon’a göreyse düşüncelerin bilgisine ulaşmanm en sağlam yoludur. Aslında düşüncelerin kendileri de diyalektik bir yapı gösterirler. Aristoteles ise diyalektiği kanıtlama yolu olarak gösterir. Ancak bu yaklaşım çözümleyici nitelikten uzak olduğundan bilim dışı bir tartışma yolu olarak benimsenir. Aristoteles’teki bu anlayış, diyalektiğin uzun süre olumsuz bir düşünme biçimi olarak görülmesine neden oldu. Kant ile diyalektik kavramı yeniden ele almdı. Koşulsuz, salt olana, deney alanının dışında bulunana yönelen akıl, ister istemez kimi çelişmelere düşer.

Kant‘a göre de diyalektik bu çelişmelerdir. Alman idealist felsefesinde ise Kant’ın Aristoteles’ten gelen çizgide yürüyerek olumsuz gördüğü diyalektik daha başka biçimde ele alınmaya, olumlu bir yoruma sokulmaya başladı. Buna göre; çelişmeler yalnızca salt olanda bulunmayıp her yerdedir; her oluşta, her durumda çelişme vardır. Böylece Kant sonrası felsefede Herakleitos’u andıran bir anlayış belirdi ve bu gelişme Hegel’i hazırladı. Hegel’e göre diyalektik, aklın ve tinsel gerçekliğin karşıtlıklar içinde ilerleyip kendini ortaya koymasıdır. Her tez kendinde antitezi de taşır, birlikte getirir. Tez (sav) ile antitezin (karşısavın) uyuma varması, birleşmesi sentezi yaratır. Her sentez de bir tezdir ve o da antiteziyle birlikte gelir. Hegel’e göre gelişme işte bu diyalektik süreçte aklın kendisini aşmasıyla ortaya çıkar.

Karl Marx, maddecilik (diyalektik materyalizm) anlayışını geliştirerek dünyanın gelişmesinde diyalektiğin taşıyıcılığını, gelişmenin özünde onun bulunduğunu savunur. Marx’ın Hegel‘den en önemli ayrılığı, diyalektik gelişmenin kalkış noktasındadır; ona göre diyalektik gelişme maddeden yola çıkarak açıklanabilir. Tarih alanında ise diyalektik; ekonomide ve toplumsal yapıdadır. Diyalektik kavramı Antik Çağ’dan başlayan bir çizgide değişik yorumlamalarla günümüze gelir. Bu gelişme sürecinde ister olumlu görülsün, ister olumsuz, ister yalnızca düşünsel alanda görülsün, ister olgulara da sokulsun hep bir işleyişi, bir hareketi gösteren temel kavram durumundadır.

Diyalektik Üzerinde Diğer Görüşler

Ancak diyalektik kavramı farklı felsefi akımlar tarafından kullanılır ve her birine göre farklı bir anlam kazanır. Platon için diyalektik, belirli fikirler ile evrensel veya saf fikirler arasında en etkili yaklaşım yöntemi olan felsefe ile eş anlamlıdır. Sokrates‘ten öğreneceği ( MÖ 470 – MÖ 399 ) sorma, cevaplama ve reddetme tekniğidir . Platon, filozofun yalnızca diyalog yoluyla, duyulur dünyadan başlayıp fikirler dünyasına vararak gerçek bilgiye ulaşmaya çalışması gerektiğini düşünür. Bir kavramın ayrıştırılması ve rasyonel araştırılması yoluyla gerçeği arayan bir süreçte incelenmesi gereken bir senteze ulaşılır .

Advertisement

Aristoteles , diyalektiği olası olanın mantığı , kanıtlanamayan rasyonel sürecin mantığı olarak tanımlar. Filozof , “Muhtemel, herkes veya çoğunluk ya da en iyi bilinen ve ünlüler için kabul edilebilir görünen şeydir” diyor .

Alman Immanuel Kant , diyalektiği ” görünüşün mantığı” olarak tanımlarken Aristotelesçi anlayışı benimser . Onun için diyalektik, öznel ilkelere dayandığı için bir yanılsamadır .

Diyalektik yöntemin , diğerleri arasında Hegelci , Marksist gibi birçok tanımı vardır . Bazıları için, farklı veya karşıt durumlar arasındaki karşıtlıklara ve çatışmalara dayanan gerçekliği açıklamanın şematik bir yolundan oluşur. Gerçekler arasında neden-sonuç ilişkilerinin kurulduğu nedensel yöntemin aksine (örneğin, güneş radyasyonu suyun buharlaşmasına neden olur, bu da bulutların oluşumuna katkıda bulunur ve bu da yağmura neden olur), diyalektik iki veya Bu çatışmadan kaynaklanan yeni bir durumu açıklamak için daha fazla gerçek.


Leave A Reply