Doğada Vakit Geçirmenin Çocuk Gelişimine Etkileri Nelerdir?

0
Advertisement

Çocukların gelişiminde doğada vakit ne gibi etkileri vardır? Çocukların doğayı tanımasının, bitkilerle uğraşmasının önemi.

Çocuk ve Doğa

Doğada Vakit Geçirmenin Çocuk Gelişimine Etkileri

Bitkiler ve çiçekler küçük çocuklar için birer mutluluk kaynağıdır. Yavrunuzun doğa ve yetişen şeyler karşısındaki bu ilgisini, ona kendine ait minik bir bahçecik sağlayarak ya da hiç değilse büyük bir saksı vererek destekleyin.

Çocuklar açık havaya çıkmayı severler. Minicik bir bebek bile, arabasının, ışığı ve gölgeleri, ağaçların yapraklarını görebileceği bir yere koyulmasından çok hoşlanır. Bunun için mutlaka büyük bir bahçeniz, hattâ bir bahçeniz olması gerekmez. Ev içinde yetiştireceğiniz bitkiler, pencere önüne yerleştireceğiniz bir saksılık içindeki birkaç saksı ve evin dışında kısa gezintiler çocuğunuza aynı keyfi sağlayacaktır.

Çocuklar tıpkı hayvanlara duydukları sevgiyle karışık ilgi gibi, doğaya da içgüdüsel bir ilgi taşıyormuş gibidirler. Temiz hava, hareket, renk, çeşitlilik… Bütün bunlar açık havada bulunan, üstelik küçücük insanın dipdiri merakına hiçbir bedel ödemeden sunabileceğiniz büyük armağanlardır.

BEBEK GÖZÜYLE

Parkta gezintiler ya da açık havaya, bahçeye çıkarılmış bir araba ya da puset, bir bebek için yeterli şeylerdir. Arka üstü yattığı yerden gördüğü bulutlan, dalları, yaprakları ve kuşları mutlulukla içine sindirir. Ama bebeğiniz biraz daha büyüyerek hareketli ve meraklı bir çocuğa dönüştükçe, artık park ya da bahçede arabasının içinde yatıyor olmaktan daha çok şey isteyecektir. O zaman da minik yol arkadaşınıza bitkilerin biçim ve dokularının ne kadar birbirinden farklı olduğunu gösterip anlatarak onunla birlikte siz de eğlenir, doğadan aldığınız tadı içinizde yeniden canlandırabilirsiniz.

Advertisement

Parkta ya da bahçenizde dolaşırken bebeğinize ya da küçük çocuğunuza bir çiçek gösterin; yumuşak tüylü bir yaprak bulup, eline verin ki, dokusunu hissedebilsin. Onunla sürekli konuşun; bitkilerin biçimlerini ya da uyandırdıkları duyumu anlatan: “Sarı papatya”, “kaygan bir yaprak”… Bunları bir gün önce de tekrarlamış olmanız hiç ¡önemli değildir; her seferinde merak duygusunu uyandıracaktır. Bu tür tanıtıcı gezintiler, aynı zamanda da çocuğunuza sözcüklerin anlamlarını farkettirmenin en iyi yollarından biridir: Renkleri ayırt etmeye, “pürtüklü”, “dikenli” ya da “düz”ün ne anlama geldiğini anlamaya başlayacaktır. Ayrıca, bu sözcükleri öğrenmekle kalmayıp, çok kısa bir süre içinde gerçek duyumlara bağlayacaktır.

Çocuk ve Doğa

BAHÇE KOKULARI

Bütün küçük çocukların burunlarından soluk alarak koklamayı öğrenmeleri biraz zaman alır; buna karşılık, güzel kokular onları uyarır. Bir nane ya da adaçayı yaprağını parmaklarınız arasında ezerek, bebeğinize nasıl “koklayacağını” öğretin. Koklamaya çalıştığı sırada da kokuyu tanımlayın: Otun adını söyleyin; hattâ nanenin kuzu etine çok yakışacağını, adaçayının çay gibi pişirilebileceğini anlatın. Unutmayın, onun küçük aklı, hiç de sandığınız kadar küçük bir şey değildir; merakla dolup taşan ve inanılmaz ölçüde bilgiyi kavrayıp, depo etmeye yetenekli harika bir öğrenme makinesidir.

Bu içgüdüsel, doğal dünya sevgisi, çocuğunuz yürümeyi ve konuşmayı öğrenirken daha da belirginleşecektir. Bütün çocuklar çimen üstünde şen şakrak koşuşmaya, otlarda yuvarlanmaya, ağaçların çevresinde hoplayıp sıçramaya bayılırlar. Çocuğunuzun açık havadan aldığı bu zevke, bitkilerle ilgili bilgiler vererek, yararlı bir yön kazandırabilirsiniz. Ona otların, çiçeklerin ve ağaçların yaşamlarına nasıl başladıklarını gösterin; tohumdan yaprağa, çiçeğe ve meyveye büyüme mucizesini görmesini ve anlamasını sağlayın.

çocuk doğumgünü

BİRDEN BÜYÜME

İki yaşındaki yavrunuz, onu yatırmadan önce, bir kutu içine yerleştireceğiniz ıslak bir pamuk parçası üstüne serpeceğiniz, onun için hiçbir anlamı olmayan hardal ya da tere tohumlarının, ertesi sabah uyandığında minik minik filizler vermiş olduğunu görünce büyülenecektir. Gene ıslak pamuklar üstüne, birkaç mercimek ya da fasulye tanesi koyup, küçüğünüzün bunların birkaç gün içinde bitkilere dönüşmesini gözlemlemesini de sağlayabilirsiniz. Doğal olarak hemen ağzına götürmeye hazır olacağı için, bunlara dokunmasına ya da tutmasına fırsat vermeniz akıllıca olmaz. Bunun için de, ıslak pamuğu bir cam kavanozun dibine döşer, fasulye ya da mercimekleri de üstüne yerleştirirseniz, çocuğunuz bir tehlikeyle karşılaşmadan, filizlerin büyüdüklerini zevkle seyredebilir.

Advertisement

Çocuğunuz üç yaşına bastığı sıralardaysa, bahçıvanlık işlerinden gerçekten hoşlanmaya başlar. Kendi küçük küreğini, sulama kabını sevecek ve bahçedeki çiçeklerle ya da pencere önündeki saksılıkla uğraştığınız sırada size yardım etmekten hoşlanacaktır. Henüz toprağa dikilen bir tohum ya da çiçek soğanı ile onun topraktan boy vermesi arasındaki zaman aralığını anlayamayacak kadar küçüktür; ama hem bir şeylerle uğraşmak hoşuna gidecektir, hem de toprağı, kum tanelerini ve toprağı nemlendiren suyu elleyip hissetmesi önemlidir.

çocuklarda sanat

KAVANOZDA YETİŞTİRMEK

Hızlı bir gelişme gösteren ve çocuğunuzla birlikte hazırlayabileceğiniz bazı tohumlar ve çelikler vardır. Bir havucun ya da ananasın yeşil bölümleri, altındaki havuç ya da ananastan da birkaç santim alınarak kesilip, içinde su bulunan bir kaba yerleştirilirse, sonraki günlerde ve haftalarda oluşan değişiklikler kolayca görülebilir. Portakal, mandalina, limon çekirdekleri de, mutfaktaki kavanozlar içinde büyürken gözlenebilir. Bunların geçirecekleri değişikliklerin görülmesi biraz zaman ister; ama en küçük bir değişikliği bile çocuğunuza anlatırsanız, bilgisi derinleşir ve sözcük hazinesi genişler.

Dört yaşındaki bir çocuğa kendi bakacağı bir bitki ya da çiçek tarhı verilebilir. Bahçeniz varsa, küçük bir çiçek tarhını ona ayırın; bahçeniz yoksa, evde bir saksıyı ona ayırıp, üstüne de kolayca öbür saksılardan ayırabilmesi için bir çıkartma yapıştırın. Kuşkusuz, hiç değilse başlangıçta yardımınız gerekli olacaktır; ama yardım etseniz bile, kendi saksısında yetişecek bitkisinden ya da bahçenin bir köşesindeki minicik fasulye tarlasından kıvanç duyacaktır. Küçük çocuklar için ideal bir bahçecilik “aleti”, “bitki yetiştirme torbaları”dır. Bunlar büyük fidanlıklardan sağlanabilir ve balkon, teras gibi yerlerde ya da bahçelerde kullanılabilir. Böyle bir torba bulamazsanız, bir pencere önü saksılığı -kuşkusuz her yeri kapalı, deliksiz olmalıdır- alıp, içine funda toprağı doldurun: Funda toprağı, bütün çiçekçilerde paket içinde satılır. Sonra, çocuğunuza tohumları nasıl ekeceğini gösterin ve onu yavaşça ve düzenli sulama işine alıştırın. Domatesleri yaprak açınca, sonra da meyvelerini verince, sevinçten uçacaktır. Üstelik, olgunlaştıklarında onun yetiştirdiği domateslerle yapılacak bir salata yemek, bütün aileye ayrı bir keyif verecektir.

EV İÇİ BAHÇIVANI

Bahçeniz ya da balkonunuz yoksa, ona büyük bir saksı işinde de bir sebze bahçesi hazırlayabilirsiniz. Ortalığın berbat olmaması için, saksının mutlaka geniş bir altlığı olsun ki, suladığı zaman sular yere akmak yerine, onun içinde toplansın. En az su saçacak biçimde tasarımlanmış sulama kaplan vardır; bunlardan birini, çocuğunuzla birlikte seçerek alın. Çocuğunuza büyüyen bitkiler kadar derin bir doyum duygusu, bir şeyler başarmış olma duygusu verecek pek az etkinlik, el becerisi ya da hobi vardır. Basit bir saksı içindeki bitkiye gerekli düzenli bakım, çocuğunuza yavaş yavaş disiplin ve sorumluluğu benimsetmenin de bir parçasını oluşturur. Onu, tohumların ve bitkilerin bakımıyla, hiçbir zaman zorlamacı olmayan bir biçimde tanıştırmanız, yaşamına özel bir boyut katacaktır.

DİKKAT!
Bütün bitkiler eğlenceli değildir. Zehirli olan aşağıdaki bitkilerden çocuklarınızı uzak tutun.
• Kurtboğan-bütün bitki.
•Katırtırnağı-tohumları ve tohum zarfları.
•Defne-yalnızca tohumlu meyvesi.
•Hanımeli-yalnızca tohumlu meyvesi.
•Sarısalkım-tohumları ve meyveleri.
•Acıbakla-tohumları ve tohum zarfları.
•Ravent-yalnızca meyveleri.

BÜYÜYEN İLGİLER

Kendiniz titiz mi titiz bir “bahçıvansanız”, çocuğunuzun sakar çabaları karşısında zaman zaman sabrınızı yitirmek üzere olduğunuzu hissedebilirsiniz; ama bu duygularınızı bastırmaya ve bu işten vazgeçmemeye çalışın. Her şeyden önce, ortalığa biraz su sıçrattı diye, bu işle uğraşmasına son verirseniz, kendine güvenini yitirecektir; ayrıca, etkinliklerinin anne-babasında öfke yaratabileceğini görmesiyle, bazı şeyleri denemeye ilgisini de yitirmesine yol açabilirsiniz. Ortalığın biraz ıslanması, üstünün başının toprak olması ya da bahçesi de çalışıyorsanız gerekli büyüklükte bir çukur açamamış olması, gerçekten de, hiç önemli değildir. Bir çocuk için önemli olan şey, onun, bahçıvanlığa -ya da yemek pişirmeye, dikiş dikmeye, okumaya!…- yavaş yavaş ve yanlış bir şeyler yapmaktan çekinmeden alışmasıdır.

Solak Çocuk

Çiçek yetiştirmeye pek meraklı olmayan birçok yetişkin vardır; böyle ana-babalar da, çocukları aracılığıyla “doğa”yı yeniden keşfetmekten hayrete düşebilirler. Çocuğunuzu örnek alır, minicik bir çiçeğe bile, dünyaya onun duyduğu aynı merakla bakar ve onun kadar dikkatinizi yoğunlaştırarak önem verirseniz, onunla bitkiler ve tohumlar konusunda konuşmaktan zevk almaya başlarsınız. Aynı zamanda, çocuğunuzun sözcük hazinesindeki genişleme ve çevresindeki dünyayı kavramada göstereceği ilerleme de, size sonsuz bir doyum sağlayacaktır. Bu arada unutmayın ki, parkta gezintiler ya da kır gezileri aracılığıyla açık hava dünyasıyla sürekli ilişki içinde olmak, büyüyen çocuk için son derece sağlıklıdır. Onu bitkileri ve ağaçları gözlemlemeye, onların büyüme sürecini kavramaya teşvik ederseniz, dünyaya bakışı zenginleşecektir. Renk ve biçimleri birbirlerinden ayırt etmeyi becerecektir. Hava değişiklikleri konusunda bir şeyler öğrenecektir. Sözcük hazinesinin genişlemesinin yanı sıra, el becerileri de gelişecektir.

DİKKAT!
Bahçede dikkat edilecek şeyler.
•Zehirli bitkiler. Neredeyse bütün bitkilerin, “zehirli” bazı bölümleri vardır; bu yüzden de en güvenli şey, çocuğunuzun aklına daha çok küçük yaştan, hiçbir bitkisel maddeyi ağzına sokmamasını yerleştirmektir.
•Köpekler ve kediler. Ev hayvanları bile hastalık bulaştırabilirler; dolayısıyla, küçük çocuklarla bir bahçeyi paylaşmaları durumunda, önlem almayı elden bırakmamak gerekir.
• Havuzlar. Küçük çocukların erişemeyecekleri yerler olmaları gerekir.
• Parmaklıklar. Özellikle çevrede bir cadde varsa, bahçenin çevresinin iyice çevrilmiş olmasına dikkat edilmelidir.
•Tırmanma. Bahçede ağaçlar varsa, çocuklar bu ağaçlara tırmanacaklardır; o yüzden, gözünüzü üstlerinden ayırmamaya dikkat edin.
• Bahçe donanımı. Aletler, çocukların ulaşamayacakları, güvenli yerlere kilitlenmelidir. Böcek öldürücü ilaçlar ve yapay gübreler, zararlı kimyasal maddeler içerirler; bu yüzden güvenli bir biçimde depo edilmeleri, boşalan kaplarının da, ortalıkta bırakmadan hemen atılmaları gerekir.

TOPRAK VE BETON

Çocuk ve Doğa

Advertisement

Artık pek çoğumuz kentlerde doğuyor, dört bir yanımız betonla çevrili büyüyoruz; bu nedenle de, besinlerimizin topraktan geldiği temel gerçeğini unutmak tehlikesiyle karşı karşıyayız. Bu yüzden, küçük “kentinizde”, doğaya karşı bir saygı ve sevgi oluşturabilirseniz, ona büyük bir şey armağan etmiş olursunuz. Toprağa, sümüklüböceklere ve tohumlara, büyüme, çiçek açma ve meyve vermeye erkenden uyanan merakı sayesinde, çocuğunuzun yalnızca, beton ve tuğla kentin dışındaki dünyayı mutluluk içinde kavrama yeteneğini değil, bir apartman balkonunda ya da penceresinin önünde “hayat” yaratabilme yeteneğini de geliştirebilirsiniz.


Leave A Reply