İçinde ve anlamında doğmak, doğum geçen deyimler nelerdir? Doğmak, doğum, doğuş konulu, hakkındaki deyimlerin anlamları ve açıklamaları.
Doğmak (Doğum) İle İlgili Deyimler ve Anlamları
***anadan doğmuşa dönmek (anadan yeni doğmuş gibi olmak)
1) dertsiz, tasasız bir duruma gelmek;
2) günahlardan arınmış duruma gelmek.
***anasından doğduğuna bin pişman
1) çok tembel, üşengeç;
2) canından bezmiş.
***anasından doğduğuna pişman olmak
çok eziyet görmek, çok üzülmek, bezdirilmek.
***babasız oğlan doğurmak
bir işte aşırı zorluk, büyük güçlük çekilmesine rağmen başarılı olmak.
***(biri ötekinin) eline doğmak
yaşlı bir kimse, birini, çocukluğundan beri çok yakından tanımak.
***(birine) gün doğmak
isteklerini gerçekleştirmek için iyi bir duruma erişmek veya eline olağanüstü bir fırsat geçmek.
***(birini) anasından doğduğuna pişman etmek
çok eziyet etmek, çok üzmek, bezdirmek.
***(birinin) üstüne güneş doğmamak
güneş doğmadan önce kalkmak.
***doğduğuna bin pişman
anasından doğduğuna bin pişman.
***doğduğuna pişman etmek
anasından doğduğuna pişman etmek.
***doğduğuna pişman olmak
anasından doğduğuna pişman olmak: doğduğuma pişman olacak kadar sıkıntı çektim. -H. E. Adıvar.
***dokuz doğurmak
merakla, heyecanla, sabırsızlıkla beklemek: Sabahtan beri kamış kökünün içine sığınmış, yüreği ağzında, dokuz doğurarak şahinini bekleyişi… -Y. Kemal.
***eksik doğmak
vaktinden önce veya organları gelişmeden doğmak.
***gönlüne doğmak
içine doğmak, sezmek, hissetmek.
***gün doğmak
sabah olmak.
***güneş doğmak
sabahleyin güneş ufuktan yükselmek.
***güneşi üzerine doğdurmamak
güneş doğmadan önce yataktan kalkmak: Ömrübillah güneşi üzerine doğdurmamış olmakla övünüyor. -H. Taner.
***içine doğmak
bir işin olacağını veya olduğunu hiçbir belirtiye dayanmadan önceden sezinlemek, malum olmak: Bunu git hocadan sor, elbette benden, senden önce o cennetlik kişinin içine doğmuştur. -R. H. Karay.
***ikiz doğurmak
1) ikiz bebek dünyaya getirmek;
2) mec. herhangi bir işte çok sıkıntı çekmek.
***Kadir Gecesi doğmuş
çok şanslı, kısmetli kimseler için söylenen bir söz.
***kalbe (kalbine) doğmak
içine doğmak.
***mahzur doğurmak
ortaya engel çıkarmak, sakınca yaratmak: Ne gibi mahzurlar doğurabileceğini görmemezlikten gelmek mümkün değildi. -Y. K. Karaosmanoğlu.
***üzerine bir iki güneş doğmak
hlk. üstüne bir iki güneş doğmak.
***yanıt hakkı doğmak
cevap hakkı doğmak: Anlamamı istediler. Yanıt hakkı doğarmış, bu da gereksiz dediydim dediydin meselesine götürürmüş işi. -N. Meriç.