Duyumculuk (Sansüalizm) Nedir?

0
Advertisement

Duyumculuk (Sansüalizm) ne demektir? Duyumculuk (Sansüalizm) özellikleri, felsefesi, hakkında bilgi.

Duyumculuk (Sansüalizm); bilginin temelinde duyumların bulunduğunu öne süren öğretilerin tümüne verilen addır.

Bilgilerin akıldan kaynaklandığını öne süren akılcılık ve doğuştan başlayarak insanla birlikte olduğunu öne süren doğuştancılık öğretilerinin karşıtıdır. Deneyciliğin (amprizm) bir biçimidir. İngiliz filozofu Locke, öğretiyi şu yolla anlatır: “Daha önce duyularda bulunmayan hiçbir şey insan zihninde yoktur”. Duyumculuğun ilk çağdaki başta gelen temsilcileri Protagoras, Demokritos, Epikuros, Pyrrhon, Knossoslu Enesidemos, Aristippos ve Timon gibi filozoflar; yeniçağda özellikle Locke ve Condillac’tır. İlkçağ filozofları konuyla ilgili olarak özetle şunları söylerler: Bilginin en ilkel ve asıl aracı olan duyumlar (duyular aracılığıyla edinilen ilenim, ihsas) gerçeğin de ilk ölçüsünü oluşturur. Her duyum kendisni oluşturan etkiyi, nedeni kesin ve doğru bir biçimde bize tanıtır. Bu yüzden eşya, bize göründüğü gibi vardır. Bir başka deyimle, duyulardan geçmeyen düşüncede var olamaz. Bizim için var olan, ancak duyduğumuz şeylerdir.Duymadığımız şeyler bizim için yok demektir. Her kişinin bilebileceği kendi duyumu olduğuna göre, ne kadar insan varsa, o kadar da gerçek var demektir. Duyularımız dışında başka bilgi edinemeyeceğimiz için ilk nedenleri araştırmak boşunadır. İnan, kendisiyle yetinmelidir. İnsan her şeyin ölçüsüdür. Çağdaş İngiliz filozofu John Locke’a göre, insan doğduğunda akıl kâğıdı bomboştur, duyumların getirdikleriyle bu kâğıt giderek dolar. Fransız filozofu Condillac ise duyumculuğu deney alanında geliştirdi; kendisinden sonra gelen birçok filozofu etkileyerek çağdaş bilimin oluşmasına katkıda bulundu.


Leave A Reply