Advertisement
Elektrik ne anlama gelir? Elektrik kelimesinin terimler sözlüklerindeki anlamı, deyimler ve birleşik kelimelerin anlamları nedir?
1. Maddenin elektron, pozitron, proton vb. parçacıklarının hareketleriyle ortaya çıkan enerji türü
2. Bu enerjinin gündelik hayatta kullanılan biçimi
3. Bu enerjiden elde edilen aydınlanma
4. Fiziğin, bu enerji ile oluşan olaylarını inceleyen kolu
5. Çarpıcılık, cazibe, canlılık
“Ufak tefek ama şimdiden elektriği öbürkülerden başka, yırtıkça bir kız var içlerinde.” – H. Taner
2. Bu enerjinin gündelik hayatta kullanılan biçimi
3. Bu enerjiden elde edilen aydınlanma
4. Fiziğin, bu enerji ile oluşan olaylarını inceleyen kolu
5. Çarpıcılık, cazibe, canlılık
“Ufak tefek ama şimdiden elektriği öbürkülerden başka, yırtıkça bir kız var içlerinde.” – H. Taner
etkilenmek, etkisi altında kalmak
bir yeri aydınlatmak için elektrik enerjisini açıp kullanmak
“Ondan hemen ayrılıp elektriği yaktı.” – T. Buğra
“Ondan hemen ayrılıp elektriği yaktı.” – T. Buğra
1. bir yeri elektrikle donatmak
2. işkence amacıyla birinin çıplak bedenine doğru akım vermek
3. elektrik enerjisini kullandırmak
4. etkilemek, etkisi altında bırakmak
2. işkence amacıyla birinin çıplak bedenine doğru akım vermek
3. elektrik enerjisini kullandırmak
4. etkilemek, etkisi altında bırakmak
elektrik enerjisinin akışına engel olmak
Elektrik gücünden ışık, ısı, hareket olarak yararlanırken akımın kesilmesi veya açılması için kullanılan araç
Elektrik akımını açıp kesmeye yarayan düğme
“Koridor karanlık, alışkanlıkla elektrik düğmesine uzanıyor ellerim.” – A. Ümit
“Koridor karanlık, alışkanlıkla elektrik düğmesine uzanıyor ellerim.” – A. Ümit
Elektrik tellerinin sarıldığı, akım geçirmeyen porselen
Elektrik sayacı
Elektrik akımını kolayca iletebilen ve özellikle bakırdan yapılan tel
Kimyasal olarak enerjinin depo edildiği akümülatörün ürettiği elektrik
1. Cam çubuğunun bir kumaşa sürtünmesi sonucu oluşan, artı (+) işaretiyle gösterilen elektrik
2. Kişiler arasında olumlu etki
2. Kişiler arasında olumlu etki
Jeneratör
Daha az donanımlı küçük elektrik fabrikası
“Bu mumlar, şehrin elektrik santrali yıkılmadıkça sönmeyecek galiba?” – A. Gündüz
“Bu mumlar, şehrin elektrik santrali yıkılmadıkça sönmeyecek galiba?” – A. Gündüz
Bir telden kaçan akım
“Bir hafta sonra ölü bulunmuştu evinde, basit bir dalgınlık, sıradan bir elektrik kaçağı.” – E. Şafak
“Bir hafta sonra ölü bulunmuştu evinde, basit bir dalgınlık, sıradan bir elektrik kaçağı.” – E. Şafak
Elektrik enerjisi üreten ve bu enerjiyi nakil hatlarıyla dağıtan büyük iş yeri
“Elektrik fabrikası saat altıda çalışmaya başladı.” – N. Cumalı
“Elektrik fabrikası saat altıda çalışmaya başladı.” – N. Cumalı
Canlının akım geçen tele dokunması sonunda şiddetle sarsılması
Güçlü bir elektromıknatısın kutupları arasında dönen sarımlar biçiminde düzenlenmiş bir iletkenden oluşan ve iletkenin döndürülmesiyle mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren araç
Pille çalışan fener, el feneri
“Bir ihtiyarın elinde bir elektrik feneriyle acele acele sokak kapısından girdiğini gördük.” – R. N. Güntekin
“Bir ihtiyarın elinde bir elektrik feneriyle acele acele sokak kapısından girdiğini gördük.” – R. N. Güntekin
Elektrik enerjisi kullanılarak yapılan kaynak işlemi
Kullanılan elektrik enerjisinin miktarını gösteren araç, elektrik saati
Birbirine değmeyen iki kömür çubuk arasında elektrik akımı sırasında oluşan yay biçimindeki ışık
Elektrikli zil
“Bir elektrik zilinin düğmesine dokunduk.” – A. Haşim
“Bir elektrik zilinin düğmesine dokunduk.” – A. Haşim
Elektrikli süpürge
“Bu caminin hoparlör düzeni ve halıları için elektrik süpürgesi bile var.” – F. Otyam
“Bu caminin hoparlör düzeni ve halıları için elektrik süpürgesi bile var.” – F. Otyam
Elektrik enerjisi ile çalışan ve ısıtma ve pişirme aracı olarak kullanılan alet
Elektrik enerjisi ile çalışan mutfak aleti
Elektrik enerji hatlarını taşıyan ağaç veya metal direk
