Farabi Kimdir? Büyük Türk İslam Filozofunun Hayatı, Felsefesi ve Eserleri

5
Advertisement

Farabi Kimdir? Farabi’nin hayatı, edebi kişiliği, özellikleri, çalışmaları, önemli eserleri ve Farabi hakkında yazılan eserler. Farabi ile ilgili bilgi.

Farabi

Foto: nkfu.com

FARABİ (870-950), Farabi; Türk ırkından büyük bir İslam filozofudur. Tam adı “Ebu Nasr Muhammet Farabi” dir. Türkistan’da Farab (Otrar) da doğdu. Babası Uzluk-oğlu Tarhan-oğlu Muhammet, subaydı. Farabi öğrenimini memleketinde, İran’da ve Bağdat’ta yaptı. Zamanının bütün bilimlerini öğrendi. Türkçe, Arapça, Farsça ve Grekçe’den başka diller bildiği de söylenir. Yunan felsefesini, Aristo (Aristoteles) ve Eflatun (Platon) un eserlerini 40, hatta 100 kere okuyarak iyice inceledi. Halep’e gelip ünlü Hamdani hükümdarı Seyfüddevle tarafından himaye edildi. Şam’da 950 Aralık ayında öldü, Babu’s-Sagir’de gömüldü. Türk kılığını Arap ülkelerinde de hayatının sonuna kadar bırakmamıştır.

Farabi’nin eserleri derhal büyük bir alan yayıldı. İbni Sina, Farabi‘nin eserlerini okuyarak yetiştiğini kendisi söyler. Felsefede en önemli rolü Farabi oynamıştır. Eserleri hızla İbrani diline, Latinceye çevrilip Avrupa’ya yayıldı. Farabi batı dünyasında “Alfarabius” diye büyük ün kazandı. Orta Çağ’da Avrupalılar Yunan Felsefesinin Araplardan öğrenmişlerdi. Farabi’nin eserleri bu alanda ilk hizmeti görmüştür. Bazı kitapları sayılamayacak kadar çok kere Latinceye çevrilen, 16. yüzyıldan başlayarak aynı zamanda basılan Farabi, yakın zamanlarda da büyük rağbet gördü, kitapları Batı ve Doğu dillerine çevrildi.

Farabi, Yunan felsefesini (bilhassa Aristo’yu) incelemiş, açıklamış, nakletmiş, daha aydın, anlaşılır hale getirmiş, fakat kendinden de çok şey katmıştır. Bilhassa mantıktaki, siyaset felsefesindeki fikirleri beşer düşüncesinde bir hamle sayılır. Kelam denen esas İslam felsefesinin Farabi ile hiçbir ilgisi yoktur. O eski felsefenin bugünkü felsefeye aktarılmasında pek önemli bir halka olmuş, Spinoza Montesquieu gibi en büyükleri de dahil olmak üzere, Batı fikir adamlarını etkilemiştir. Bu bakımdan, bütün insanlığın yetiştirdiği en büyük dehalardan biri olduğunda, Batı ve Doğu bilginleri birleşir.

Farabi

Farabi’nin düşüncelerini geliştirip bütünleştirmede yararlandığı en önemli felsefeci Aristoteles’tir. Bu nedenle Aristoteles birinci üstat olduğuna göre Farabi de “Mu’allimu’s-Sâni” (ikinci üstat) olarak anılır. Batılılar tarafından Alfarabius adıyla bilinir. Tüm görüşlerinde egemen olan temel etmen dindir. Ancak dinle felsefe arasındaki bazı uzlaşmaz noktaları kendisi mantıkçı olmamasına karşın Aristoteles mantığını temel olarak çözümlemeye yönelir. Gerçek, ona göre ancak mantıkla duygusal motif olan sevginin kaynaşmasıyla kavranabilir. Platon’unkini anımsatan sevgi anlayışında sevgi, aklı en yüce ve en büyük gerçeğe doğru yönlendirir. En yüce gerçeğe yönelen sevgi olmazsa, akıl olguların çokluğu içinde daralır ve amaçsızca çabalar durur. Sevgi ise akıl olmadan işlevi tam anlaşılamayan, yararsızca tükenen bir güçtür.

Advertisement

Bu iki gücün uyumlu birliği ise insana varlığın sonsuzluğunu açar. Farabi’nin evren görüşü de Tanrı ile başlar. Evreni tümüyle yaratan Tanrı, her şeyin ilk, temel ve zorunlu nedenidir. Tanrı herhangi bir nedene ya da bir görünüşe gerek olmadan varlığın nedeni olarak vardır; en yetkin, en güzel, en güçlü, kendisi hareket etmeyen ancak, hareket yaratan yalın varlıktır. Aynı zamanda bir hekim de olduğundan insan gövdesini daha yakından inceleyip tanımış olan Farabi’ye göre bedende en önemli organ kalp olup, daha sonra beyin gelir. Ruh anlayışında da Aristoteles’in etkisindedir. Farabi, toplumlar ya da devletleri üç aşamalı olarak ele alır; Ulusal devletler ya da kent devletleri, orta toplumlar ya da bir ulusa ilişkin devlet, insanlığın tümü ya da tek dünya devleti. Erdemli bir devlet insanları gerçekten mutlu kılan ve onların dayanışmasını sağlayan devlettir.

Devleti yaratan da erdemli olun ulustur. Bu nitelikteki ulus ve devlet sağlam, dayanıklı bir gövde gibidir. Devlette en büyük sorumluluk her bireyin özgür istenciyle seçtiği devlet başkanındadır. Devlet başkanında aradığı temel özellik gerçekten erdemli, yetkin, dengeli, başarılı, egemen olmasıdır. Farabi’nin eserleri daha sonraları Latinceye çevrilerek tüm Avrupa’ya yayıldı. Böylece Avrupalılar, öteki Arap bilginlerinden olduğu gibi Farabi’nin eserlerinden de Antik Yunan felsefesini bir kez daha keşfettiler.

Farabi müzikte Yunan müziğinin kurallarını açıklamış, bu ölü müziği, Doğu müzik sistemiyle hiçbir ilgisi olmadığı halde tutmuştur.

Farabi’nin eserleri başında “İhsa-ul Ulum” (İlimlerin sayımı) gelir. Farabi’ye Aristo’dan sonra mantık (ilimler felsefesi) ilminin ikinci kurucusu sıfatını kazandıran küçük, fakat çok önemli bir eserdir. Bu kitaptaki tasnifleriyle Farabi, Aristo’yu çok geçmiştir. Bütün eserleri gibi bu da Arapça’dır.

Farabi Sözleri

Başlıca eserleri: Arap dilinde yazılmış ilk ansiklopedi sayılan İhsâ ul Ulûm (Bilimlerin Sayımı), El Maani ül’Aki (Aklın Anlamları), El-Medinet ü’l-Fazıla (Erdemli Toplum), Kitab Fusus al-Hikam (Hikmetlerin Özleri), Kitab ü’l, Mûsîkî ü’l Kebir (Büyük Müzik Kitabı).

Advertisement


5 yorum

Leave A Reply