Pompeius (Gnaeus Magnus Pompeius) Kimdir? Hayatı ve Dönemi Olayları

0
Advertisement

Gnaeus Magnus Pompeius hayatı, kimdir? Eski Roma Devlet Adamları, Gnaeus Magnus Pompeius döneminde yaşanan önemli olaylar hakkında bilgi.

Pompeius

Pompeius (Gnaeus Magnus Pompeius) Kimdir?

Pompeius (Gnaeus Magnus Pompeius) (d. M.Ö 29 Eylül 106, Roma – ö. M.Ö 28 Eylül 48, Pelusium, Mısır), Romalı devlet adamı ve komutan. Roma Cumhuriyeti’nin son döneminde Julius Caesar ve Marcus Licinius Crassus’la birlikte birinci triumvirliği (üçler meclisi) kurmuştur.

Soylu bir aileden gelen Pompeius, konsül Pompeius Strabo’nun oğluydu. Strabo, İÖ 88-87’deki bir iç savaşta Lucius Sulla’ya karşı Gaius Marius’un yanında yer almıştı. Ama Pompeius babasının ölümünden sonra Sulla’nın saflarına geçti. İtalya ile Roma’nın denetimini ele geçiren Marius ile yandaşlarına karşı düzenlenen sefere (İÖ 83) Sulla’ nın bağımsız bir müttefiki olarak katıldı ve Sulla’nın üvey kızıyla evlendi. Senato, Sulla’nın emriyle Afrika ve İtalya’yı Gaius Marius’tan geri almak üzere Pompeius’u görevlendirdi. İÖ 82 ve 81’deki iki yıldırım harekâtıyla görevini tamamlayan Pompeius, teslim olan Marius’un komutanlarını öldürdü.

Pompeius’a askerleri “Imperator” ve “Magnus” (Büyük) unvanını verdiler. Birliklerini dağıtmayı reddeden Pompeius Roma kapılarına dayanarak Sulla’yı çekilmeye zorladı. Pompeius’un desteğiyle İÖ 78’de Marcus Lepidus konsül seçildi. Sulla’nın getirdiği yasaları yürürlükten kaldırmaya çalışan Lepidus’a karşı ayaklanan Pompeius başarıya ulaşamadı. Ama gene dağıtmayı reddettiği birliklerini kullanarak Senato’ya baskıda bulundu ve Marius’un komutanlarından Sertorius’a karşı çarpışan Metellus Pius’a katılmak üzere prokonsül yetkisiyle İspanya’ya gönderilmesini sağladı. İspanya’nın yeniden denetim altına alınmasından sonra ordusuyla birlikte İtalya’ya döndü. Şpartacus ayaklanmasını bastırdıktan sonra İÖ 70’te Marcus Licinius Crassus’la birlikte konsül seçildi.

İÖ 67’de tribunus Aulus Gabinius, Roma için büyük tehlike oluşturan korsan sorununu çözmek amacıyla, Pompeius’a geniş yetkiler tanıyan bir yasa tasarısı sundu. Doğu’ da korsanlara karşı başarıyla mücadele eden Pompeius, tribunus Gaius Manilius’un kendisine savaş, barış ve Roma’nın doğu eyaletlerinin düzenlenmesi yetkilerini veren yasa tasarısıyla, Pontus hükümdarı VI. Mithradates’in üzerine yürümekle görevlendirildi (İÖ 66). Pontus hükümdarı Mith-radates’e karşı çarpışan Lucius Licinius Lucullus’un yerine geçen Pompeius kısa sürede Mithradates’i yenilgiye uğrattı. Mithradates’in ölümünden (IÖ 63) sonra doğu eyaletlerini yeniden örgütledi, sınırdaki krallıkları imparatorluğa bağladı ve çeşitli anlaşmalar yaptı. İÖ 62’de Brundisium’a (Brindisi) gelip ordusunu dağıttığında gücünün doruğundaydı. Doğu’daki düzenlemelerini ve anlaşmalarını Senato’ya onaylatmak isteyen ve askerleri için toprak talep eden Pompeius, Optimates’in (Senato aristokrasisi) muhalefetiyle karşılaştı.

Advertisement
Crassus ve Pompeius, İspanya’dan dönen Ceasar’la gizlice anlaşarak birinci triumvirliği kurdular.

Pompeius, İÖ 59’da konsül seçilen Caesar’ın kızı Julia ile evlenerek bağlarını pekiştirdi. Beş yıl süreyle Illyria ve Galya valiliklerini elinde tuttu. Roma’nın buğday sorununun çözümlenmesi görevi Cicero’nun önerisi üzerine Pompeius’a verildi. Pompeius’la Senato’nun yakınlaşmasından endişe duyan Caesar, triumvirliğe yeniden işlerlik kazandırmak amacıyla Lu-ca’da bir toplantı (İÖ 56) düzenledi:

Burada alman kararlara göre Pompeius ile Cras-sus’un İÖ 55 yılı konsüllüklerine seçilmesi sağlanacak ve üçünün de valilik görevleri beş yıl uzatılacaktı. İÖ 55’te konsül seçilen Pompeius’a İspanya, Crassus’a da Suriye valilikleri verildi. Julia’nın ölümü (İÖ 54) Pompeius ile Caesar arasındaki en güçlü bağı kopardı; Crassus’un da Partlar karşısında ağır bir yenilgi alarak yaşamını yitirmesi triumvirliğin sonu oldu. Bu arada Roma’daki iç karışıklıklar günden güne artıyordu. Pompeius, Caesar’ın evlilik yoluyla yeniden ittifak kurma önerisini reddetti. Şiddet olayları da konsüllük seçiminin yapılmasını engelledi. Konsüllüğe aday olan Titus Annius Milo’nun yandaşları İÖ Ocak 52’de, Milo’ya Pompeius’la birlikte karşı çıkan Clodius’u öldürdüler.

İki hizip arasındaki çatışma daha da büyüdü ve halk Senato’ya saldırdı.

Senato düzeni sağlamak üzere Pompeius’u göreve çağırarak onu tek başına konsül seçti (İÖ 52). Pompeius bir dizi yasayı yürürlüğe koydu, reformlar yaptı. İÖ 51 ve 50’de Caesar’ın geri çağrılması Senato’da birkaç kez gündeme geldiyse de Caesar’ın Roma’daki yandaşlarının aşırı gayretkeşliğinin yol açtığı kaygılar nedeniyle bunlar sonuçsuz kaldı. Pompeius İÖ 51 ‘de Caesar’ın ordusunu dağıtmadan konsüllüğe seçilemeyeceğini bildirdi. Pompeius’la Caesar arasında savaş gündeme gelince Senato ikiye bölündü. Konsüller Pompeius’tan yanaydı. Caesar’ın Senato’da halk düşmanı ilan edilmesini sağlayamayan konsül Gaius Marcellus, göreve yeni getirilmiş konsüllerle birlikte İÖ 50’nin sonlarında Pompeius’a devleti savunmak üzere komutanlık ve yeni bir ordu toplama yetkisi verdi. Senato İÖ 7 Ocak 49’daki toplantısında savaş kararı aldı. Caesar da dört gün sonra ordularıyla Rubicon Irmağını geçti.

Pompeius’un planı, Roma ve İtalya’yı boşaltarak Doğu eyaletlerine çekilmek ve oradan topladığı birliklerle ve deniz gücüyle Caesar’ın ordusunu İtalya’da kuşatmaktı. Ama Optimates’in tam bağlılığını sağlayamayan Pompeius, hızla güneye inmeyi başaran Caesar’ın Brundisium’a ulaşmasından ancak kısa bir süre önce Adriyatik’i aşarak karşı kıyıya geçmeyi başardı. Pompeius’un ardından giden Caesar Italya’daki birlikleriyle bağlantısını yitirdi ve kendini büyük bir kara ordusunun karşısında buldu.

Ama sonuçta Caesar’ın Brundisium’daki birlikleri çevresindeki deniz kuşatmasını kaldırmak zorunda kalan Pompeius, onların Caesar’a katılmak üzere Adriyatik’i aşmasını engelleyemedi. Pompeius’un Dyrrhachium’daki (Dıraç) ordugâhına saldıran Caesar geri püskürtüldü ve Tesalya’ya geri çekilmek zorunda kaldı. Senato’nun Scipio önderliğindeki ordusuyla birleşen Pompeius, Cae-sar’la Pharsalos Ovasında yapılan çarpışmada bozguna uğradı (İÖ 48). Pompeius Kilikya ve Kıbrıs üzerinden Mısır’a kaçtıysa da Caesar Pompeius’un ordusuyla Afrika, İspanya ve Doğu eyaletlerinde üç yıl daha savaşmak zorunda kaldı. Ptolemaios’tan yardım sağlamak üzere Pelusium’a gitmeye karar veren Pompeius, üstün duruma geçmiş olan Caesar’ı karşılarına almaktan ürken Ptolemaios’un adamları tarafından öldürüldü.


Kaynak – 2

Pompeius (Gnaeus Magnus Pompeius)

Advertisement

POMPEİUS Gnaeus Magnus, Romalı asker ve devlet adamıdır. (Roma İÖ 106-Pleusios/Mısır İÖ 48). Soyluların geleneklerine uygun bir eğitim gördü.Muhafazakar Parti’ye katılarak Marrius’a karşı Konsül Sulla’nın yanında yer aldı ve onun adına Afrika ve Sicilya’da başarılardan ötürü İÖ 79’da önce kendi askerleri, daha sonra da Sulla tarafından büyük bir törenle karşılandı.

İÖ 77’de Senato onu Sulla’nın ölümü üzerine Kuzey İtalya’da ayaklanan, eski konsül M. Aemilius Lepidus’a karşı savaşmakla görevlendirdi. Lepidus’a karşı kazandığı başarının ardından İspanya’da ayaklanan Serterius’un üzerine gönderildi. İÖ 71’de İtalya’ya barışı yeniden getirdi. Halk ve askerleri yanına alabilmesi İÖ 70’te Crassus ile birlikte konsül seçilmesini sağladı. Akdeniz ticaretini felce uğratan korsanlarla savaştı. Anadolu’daki Pontos Kralı VI. Mithradates’e karşı girişilen Doğu savaşının komutanlığına getirildi.

M.Ö 66’da sınırsız yetkilerle donatılmış olarak Anadolu’ya hareket etti ve üç yıl süren savaşın sonunda VI. Mitharades’i büyük bir bozguna uğrattı. İÖ 64 Suriye’ye, İÖ 63’te de Mısır’a giden yolların ticari denetimini ele geçirdi. İÖ 63’te Pontos Kralı VI. Mithradates’in intihar etmesi üzerine askeri harekatlara son vererek ele geçirdiği yerlerde yeni düzenlemelere girişti. İÖ 62’de Sezar‘dan gördüğü destekle güçlenmiş olarak Roma’ya döndü. Crassus ve Sezar ile anlaşarak İÖ 59’da I. Triumvirlik’i kurdu. İÖ 56’da triumvirliğin yenilenmesiyle Roma dünyası bu üç devlet adamının arasında paylaşıldı.

Galya Sezar’a, Doğu ülkeleri Crassus’a, Roma ve İspanya da Pompeius’a verildi. İÖ 55’te yeniden konsül seçildi. İÖ 53’te Crassus’un ölümü üzerine de Senato tarafından tek konsül olarak atandı. Galya’daki görevi sona eren Sezar’ın eyaletini bırakmaksızın konsül olarak atanmak istemesi Senato’nun ise Sezar’ın eyaletini bırakmasında diretmesi üzerine başlayan çekişme, bir süre sonra savaşa dönüştü. Bu savaşta doğudaki güçlerinden yararlanabilmek amacıyla Roma’yı Sezar’a bırakarak Yunanistan’a geçti. Sezar ve Rubico’yu aşarak onu yakalamaya çalıştı. İÖ48’de iki ordunun karşı karşıya geldikleri Pharsalos’ta, büyük bir bozguna uğrayan Pompeius, Mısır’a sığındı ve orada öldü.


Leave A Reply