Hak İle İlgili Deyimler ve Anlamları Açıklamaları, İçinde Hak Geçen

0
Advertisement

İçinde ve anlamında Hak, hakkı olmak geçen deyimler nelerdir? Bu deyimlerin açıklamaları ve anlamları. Hak ile ilgili deyimler ve açıklamaları.

hak deyimler

Arka resim kaynak: pixabay.com

Hak İle İlgili Deyimler

  • ***(…) hakkı tanımak
    izin vermek: Saliha, anneye çocuğunu haftada iki kere görme hakkı tanıyan kararı yazdırıyor. -A. Kulin.
  • ***bileğinin hakkıyla (gücüyle, kuvvetiyle, zoruyla)
    kendi gücü ve kendi çalışması ile.
  • ***(birine) hak vermek
    birinin düşüncesini, davasını, iddiasını doğru bulmak: Annem de ağzının içinde sessizce söylenmeye koyulduğunda ona da hak vermiyordum. -A. Kutlu.
  • ***dinim hakkı için (aşkına)
    dinimi tanık tutarım anlamında kullanılan bir ant sözü: Şevki Bey dedi, dinin aşkına sen Romenlerin gemi yaptıklarını işittin mi? -M. Ş. Esendal.
  • ***hak etmek
    1) bir emek karşılığı hakkı olan şeyi elde etmek, hak kazanmak: Mutlu, başarılı, kendine güvenmeyi hak etmiş birisi. -T. Buğra. 2) layık olduğu kötü karşılığı almak; 3) bir başarı dolayısıyla ödüllendirilmek: Kadın dergileri bizi göklere çıkarıyorlardı, bunu da hak etmemiştik. -A. Ağaoğlu.
  • ***hak getire
    yoktur, bulunmaz, ne arar anlamında kullanılan bir söz: Senin gibi yakışıklı değildi. Boy bos desen hak getire. -E. Şafak.
  • ***hak (hakkını) yemek
    başkalarının hakkını vermemek: Hem benden haber bekleyen okuyucularımın hakkını yiyor, öteki genç okuyucularımın kalbini kırıyorum. -O. V. Kanık.
  • ***hâk ile yeksan etmek (olmak)
    1) yapı, şehir vb. için temelinden yıkıp harap etmek, bütünüyle ortadan kaldırmak veya kalkmak; 2) yapı, şehir vb. için temelinden yıkıp harap olmak, bütünüyle ortadan kaldırmak veya kalkmak.
  • ***hak kazanmak
    emeğin karşılığını alabilecek duruma gelmek: Senin kadar kimse kendi vatanına sahip olmaya hak kazanamamıştır. -A. H. Müftüoğlu.
  • ***hakkın rahmetine kavuşmak (hakka kavuşmak, hakka yürümek)
    ölmek: Hüsmen hakk’a kavuştu diye mırıldandı. -R. H. Karay.
  • ***hakkı geçmek
    1) birinin payından başkası almış olmak; 2) birinde veya bir şeyde emeği olmak: Hemen hanım teyzemin elini öpmeye gi, dedim. Az hakkı mı geçmiştir bana? -H. R. Gürpınar.
  • ***hakkı olmak
    1) payı, alacağı, hissesi olmak; 2) sözünde, düşüncesinde, iddiasında haklı olmak.
  • ***hakkı ödenmemek
    birinin iyiliklerine, emeklerine karşılık olarak ne yapılsa az olmak.
  • ***hakkı var
    doğru düşünüyor, doğru söylüyor, doğru davranıyor anlamında kullanılan bir söz: hakkınız var; dağ, çöl ve deniz hasreti dinmez hasretlerdenmiş. -R. H. Karay.
***hakkını aramak
hakkı olduğuna inandığı şeyi elde etmeye çalışmak.
  • ***hakkını helal etmek
    hakkını, emeğini bağışlamak: Bu bahtiyar hanımcağızı sordular, iyi biliriz, dedik, hakkımızı helal ettik. -M. Ş. Esendal.
  • ***hakkını vermek
    1) gereğini bütün olarak yerine getirmek: Bu yemeğin hakkını vermişsin. 2) birinin çalışmasının karşılığını gereğince değerlendirmek: O öğretmen, öğrencilerin her zaman hakkını verir.
  • ***haklı bulmak
    davasını, iddiasını, düşüncesini, davranışını doğru bulmak, yerinde görmek: Müdür onu haklı buldu.
  • ***haklı çıkmak
    davasının, iddiasının, düşüncesinin veya davranışının doğru olduğu anlaşılmak: Bu tartışmada o haklı çıktı.
  • ***haksız bulmak
    bir iddiayı, düşünceyi, davranışı doğru ve yerinde bulmamak.
  • ***haksızlığa uğramak
    adalete aykırı bir duruma düşmek, haksızlıkla karşılaşmak: Gücenik, haksızlığa uğramaktan bezmiş gibi susuyor. -İ. Aral.
  • ***Rabbena hakkı için
    ant içerken inandırmak için kullanılan bir söz.
  • ***sureti haktan görünmek
    1) kendisini iyi niyetli imiş gibi göstermek: İstanbul’a sureti haktan görünen öyle belediye başkanları geldi ki Anadolu’dan gelen hemşehrilerinin gecekondularına göz yumdu. -A. Boysan. 2) birinin iyiliği için çalışıyor görünmek.
  • ***üstünde hakkı olmak
    birinde emeği, iyiliği, hakkı bulunmak: Hanımının, çocuklarının üstünde bunca yıllık hakkım var diye ağlamaya başladı. -R. N. Güntekin.
  • ***yanıt hakkı doğmak
    cevap hakkı doğmak: Anlamamı istediler. Yanıt hakkı doğarmış, bu da gereksiz dediydim dediydin meselesine götürürmüş işi. -N. Meriç.


Leave A Reply