Hayvanlarda İç ve Dış Üreme

0
Advertisement

Hayvanlarda üreme nasıl gerçekleşir? Hayvanlarda dış döllenme, iç döllenme, yumurtanın yapısı, özellikleri hakkında bilgi.

HAYVANLARDA ÜREME

Hayvanlarda; spermlerin erkeklerin testislerinde (erbezi), yumurtaların da (ovum= oosfer) dişilerin yumurtalıklarında (ovuryum) mayoz bölünme ile oluştuğunu öğrenmiştik. Üremenin olabilmesi için yumurta ve spermin “çekirdeklerinin birleşmesi” gerekir. Hangi tür canlı olursa olsun yumurta ve spermin çekirdeklerinin birleşmesine döllenme denir. Döllenme iki türlü olur:

A- DIŞ DÖLLENME

Yumurta ve sperm canlı vücudunun dışında birleşirlerse buna “dış döllenme “denir.

Suda yaşayan birçok dişi canlı, yumurtalarını suya bırakır. Erkek canlı da, spermlerini bunların üzerine döker. Hareketli olan sperm, suda yüzerek yumurta hücresine ulaşır ve yumurtanın içine girince döllenme olur. Döllenmiş yumurtalar, korunmasızdır. Çoğu, değişik şekilde yok olur. Bu yüzden, dış döllenme ile çoğalan canlılar, türün devamını sağlamak amacıyla, çok sayıda yumurta yaparlar, örneğin alabalıklar bir defada 17.000, morina balığı 6 milyondan fazla yumurta yapar.

Spermler, besin taşımadığından uzun süre yaşamazlar. Bu yüzden yumurtaları hemen döllemeleri gerekir. Bunun için, sularda yaşayan pek çok canlı, yumurta ve spermleri, aynı yere ve aynı zamanda bırakacak şekilde davranırlar. Bu davranışlar evrimle kazanılmıştır.

Advertisement

B— İÇ DÖLLENME

Bütün kara canlılarında ve suda yaşayan sürüngenler ve memelilerde “iç döllenme” görülür. Sürüngen ve kuşların dışarıya yumurta bıraktıklarını bilirsiniz Bu yüzden bu canlıların dış döllenme yaptıkları sanılabilir. Dışarıya bırakılan yumurtalar, döllenmiş yumurtalardır.

Bitkilerde döllenmeden önce tozlaşma yaptıklarından dış döllenme yapıyormuş kanısını oluşturabilir. Bitkilerde döllenmenin dişi organda olur.

Karada yaşayan canlılarda, spermlerin hareketini kolaylaştıracak oranda su, canlıların vücutlarında bulunduğundan iç döllenme yapmak bir zorunluluktur. İç döllenme; gametleri, dış çevrenin tehlikelerinden korur. Bu yüzden iç döllenme yapan canlılar,

Dış döllenme yapan canlılara göre, çok daha az yumurta yaparlar. Bu da iç döllenme yapan canlılarda enerjinin verimli kullanılmasını sağlayan bir adaptasyondur.

Ovaryumdan salınan yumurtalar, yumurta kanalına (Ovidukt) geçerler. Eğer, yumurta çıkarıldıktan sonraki çok kısa süre içinde ortama spermler bırakılırsa, spermler bir enzim çıkarır. Enzim, yumurtanın dış tabakalarını parçalar. Sperm, yumurtaya girer ve iki hücrenin çekirdekleri birleşince “zigot” oluşur. Zigot yeni oluşacak canlının ilk hücresidir. Zigot hem ananın,hem de babanın üreme hücresindeki çekirdeklerin birleşmesinden oluştuğundan, yeni canlı atalarının benzeri olacaktır.

Advertisement

Böceklerde, gametlerin çıkarılmasındaki zaman ayarlama sorunu, dişinin vücudundaki özel bir kesede spermlerin depolanmasıyla çözümlenmiştir. Böcek, yumurtalarını dökerken, spermler de keseden çıkıp yumurtayı döller.

Birçok bitki ve hayvanda, gametlerin çıkarılma zamanı, hormonlar tarafından denetlenir.

Sürüngen, kuş ve memeli yumurtalarında 4 örtü (zar) vardır:

1— Vitellüs kesesi : içinde besin (yumurta sarısı) bulunan kesedir. Embriyonun gelişimi yumurta içinde olursa, embriyo besinini vitellüs kesesinden sağlar. Vitellüs kesesinde besin çoksa yumurta iri olur.

Kurbağa ve böceklerde vitellüsteki besin azdır. Yani yumurta içinde canlı oluşabilmesi için yeterli değildir. Bu yüzden kurbağa yavruları yumurtadan larvalar biçimde çıkarken, böcek yavruları kurt olarak çıkar. Bu yavrular, yumurta içinde yapmaları gereken embriyonik gelişmeyi yumurtadan çıktıktan sonra tamamlarlar. Bu türlü canlılara başkalaşım geçiren canlılar denir.

2— Allantoyis kesesi : Vitellüs kesesinden dışarıya doğru uzanmış kesedir. Embriyo gelişimi sırasında oluşan artık maddeler bu kesede toplanır. Balık, kurbağa, sürüngen ve kuşların allantoyislerinde ürik asit birikir.

3— Amniyon kesesi : Embriyoyu saran içi sıvı dolu kesedir. Bu kese embriyoyu çarpmalardaki etkiyi azaltarak korur.

Yumurtalarını suya bırakan balık ve kurbağa embriyolarını saran amniyon kesesi yoktur. Amniyon kesesine sürüngen, kuş ve memelilerde rastlanır.

4— Koryon : Yumurtayı saran zardır. Koryon, allantoyis ile birlikte gaz değişim işinde de görev yapar. Yumurtadan karbondioksit dışarı çıkarken, oksijen içeriye alınır.

İç döllenme yapıp da yumurtasını dışarıya bırakan canlılarda (sürüngen ve kuşlar) bir de kabuk bulunur. Kabuk gaz değişimine izin verirken bakterilerin geçişine izin vermez.

Advertisement

Memelilerin de yumurtalarında görülen bu dört örtüden vitellüs kesesi ve allantoyis hemen gelişme başlangıcında kaybolur. Çünkü embriyo besinleri ve oksijeni anadan sağlar. Artık ürünler de ana aracılığı ile dışarı atılır. Hamile annelerin sık sık tuvalete gittikleri dikkatinizi çekmiştir.

ANANIN VÜCUDUNDA GELİŞME, KORUNMA VE BESLENMEYİ SAĞLAR

Vücudunda yavru geliştiren canlı sınıfı memelilerdir.Memelileri öteki canlılardan ayıran özellikleri “yavru doğurma ve sütle beslemeleridir”.Bu durumun istisnaları vardır. Bu istisnalar bir ölçüde memelilerin evrimini gösterir: “ördek gagalı palitipus” kuşlar gibi yumurta yapar. Ancak yumurtadan çıkan yavrular annesinden süt emerek beslenirler. “Kangurular” da ise yumurtanın vitellüsü bitene kadar yavrular ana karnında kalırlar. Doğunca da ananın kesesine geçerler. Burada hem barınırlar,hem de süt emerek embriyonik gelişimlerini tamamlarlar. Kanguru ve ördek gagalı palitipusun yavru doğuramamasının nedeni “plasenta “larının olmamasıdır.

Plasentalı memelilerde ise yavru, gelişimini ana karnında tamamlar. Çünkü bol kan taşıyan plasenta; yavrunun yaşaması ve gelişmesi için gerekli oksijen, besin gibi maddelerin giriş ve artıkların anneye ve geçiş yeridir.


Leave A Reply