Henri Philippe Petain Kimdir? Henri Philippe Petain hayatı, biyografisi, birinci ve ikinci dünya savaşlarındaki yeri hakkında bilgi.
Kaynak : wikipedia.org
Henri Philippe Petain (1856- 1951 ), Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nın en ünlü kişilerinden biri olan bir Fransız mareşalidir. I. Dünya Savaşı sırasında Fransa’nın başlıca kahramanı olarak kabul edilmiş, II. Dünya Savaşı’nda ise vatan hainliği suçundan 89 yaşında hapse mahkum olmuştur.
Petain, Fransa’da, Couchy la Tour’da doğdu. Bir çiftçinin oğluydu. Askeri Akademi’den mezun oldu. Fransız ordusuna girdi. I. Dünya Savaşı başladığı sırada kurmay albaylık rütbesini taşıyordu. Emrindeki bir tugayı Charleroi’dan Marne’a kadar başarıyla çekmesi büyük hayranlık uyandırdı. Bu başarısından dolayı bir süre sonra, Fransız ordularından birinin, general olarak, kumandanlığına getirildi. 1916’da Verdun’u Almanlar’a karşı koruyacak olan ordunun başında bulunuyordu. Petain, tarihe geçen, «Buradan geçemiyecekler!» şeklindeki ünlü sözlerini bu sırada söylemiştir. Petain’in Verdun savunması tarihin en başarılı savunmalarından biri olarak kabul edilir.
Petain 1917’de, Genel Kurmay Başkanı oldu, aynı zamanda Batı cephesinin komutanlığı görevini de üzerine aldı. Fransız askerlerini çok yorgun, yılgın bir durumda bulmuştu. İlk iş olarak askerlerin maneviyatını düzeltmeye çalıştı. 1918’de, Müttefikler’in Başkomutanlığı Mareşal Foch’a geçince, Petain de onun yardımcısı olarak çalıştı, birçok üstün başarılar elde etti, Almanlar’ın yenilmesinde önemli rolü oldu. Savaştan sonra Fransızlar ona «Mareşal» rütbesini verdiler.
Barış zamanında Mareşal Petain Fransa‘nın Madrid Büyükelçisi olarak bulundu. Bu görevi sırasında General Franco ile yakın bir dostluk kurdu.
1940’ta Alman birlikleri Fransa taarruzuna başlamıştı. Fransız ordusu her yerde büyük yenilgilere uğruyordu. Bu sırada Başbakan yardımcılığına seçilen Petain, ilk iş olarak, Hitler‘e bir anlaşma yapılması, savaşa son verilmesi için teklifte bulundu. Kısa bir süre sonra da yeni kurulan Fransız hükümetinin Başbakanlığı’na getirildi. Millet Meclisi kendisine hükümet işlerini tek başına yürütme yetkisini verdi. Petain, Fransa’nın Almanlar tarafından işgal edilmemiş olan bölgesinde bir diktatörlük kurdu. Başkenti Vichy idi.
Önceleri halkın Petain’e karşı büyük bir inancı, sevgisi vardı. Çok kısa bir zaman sonra ise onun Almanlar’la işbirliği yaptığı düşüncesi yayıldı. Fransızlar’ın, Petain’e olan güvenleri artık kalmamıştı. 1942 yılının kasım ayında Almanlar Fransa’nın geri kalan bölgesini de işgal ettiler.
Müttefikler Fransa’yı işgal edince Hitler, Petain’i Almanya’ya gönderdi. İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar Petain orada kaldı. Sonra Fransa’ya döndü, yeni hükümet tarafından, vatana ihanet suçu ile yargılandı. 89 yaşında olduğu halde, ölüme mahkum edildi. O sırada Cumhurbaşkanı olan General De Gaulle bu hükmü müebbet hapse çevirdi. Petain’in aynı zamanda o zamana kadar almış olduğu bütün şerefler, rütbeler, hatta vatandaşlık hakları geri alındı. Petain, sonradan sürgüne gönderildiği Port-Joinville’de 95 yaşında öldü.
Kaynak – 2
Philippe Pétain; Fransız mareşali ve devlet adamıdır (Cauchy-a-la-Tour 1856-Yeu Adası 1951). Birinci Dünya Savaşı’nda tuğgeneral Mayıs 1915’te Arras yakınındaki Fransız saldırısı sırasında gösterdiği başarıdan dolayı İkinci Ordu Komutanlığı’na atandı ve Champagne harekâtını yönetti. Şubat 1916’da Verdun’de tarihe geçen bir direniş örneği verdi. 15 Mayıs 1917’de başkomutanlığa getirildiği zaman Fransa Ordusu’nun hoşnutsuzluğunu giderdi, askerlerin kendilerine olan güvenlerini kazandırmayı başardı. Ağustos ve Eylül 1918’de mareşalliğe yükseltildi. Savaştan sonra çeşitli görevlerde bulundu.
1931’de askerlikten emekli oldu, 1934’te savaş bakanı olarak politikaya atıldı. 1940’da başbakan yardımcılığına, 16 Haziranda da başbakanlığa getirildi. 10 Temmuzda Vichy’de toplanan ulusal meclis onu 11 Temmuzda Fransa devlet başkanlığına getirdi. Sözde bir yansızlık politikasıyla Almanya ile İngiltere’yi oyalama yoluna gittiyse de Alman Faşizmine kapılmaktan kendini kurtaramadı. Alman birlikleri tüm Fransa’yı işgal etti ve Vichy yönetimi tümüyle bir kukla yönetim durumuna geldi. Savaştan sonra (Ağustos 1945) vatana ihanet suçundan idam cezasına çarptırıldıysa da ilerlemiş yaşı nedeniyle cezası ömür-boyu hapse çevrildi.
