Heterotrof Hipotezi Nedir? Miller Deneyi Hakkında Bilgiler

0
Advertisement

Hayatın başlangıcı ile ilgili görüşlerden olan Heterotrof Hipotezi (görüşü) nedir, Miller deneyi nasıldır, hakkında bilgi.

Heterotrof Hipotezi;

Heterotrof hipotezine göre, ilk canlı heterotrof; bir organizma olup, bu da cansız maddelerin uzun bir “kimyasal evrim” geçirmesiyle meydana gelmiştir. Cansız maddelerin bir araya gelerek canlıları nasıl oluşturduğuna ait görüşler, OPARIN ve HALDANE gibi bazı bilim adamlarının hipotezlerine dayandırılmaktadır. Bu bilim adamları, ilk atmosferde serbest oksijenin bulunmadığını, oksijenin su ve oksitlere bağlı olabileceğini iddia etmektedirler. Ayrıca ilk atmosferde metan (CH4), amonyak (NH3) ve Su (H2O) buharının da bulunabileceği ileri sürülmektedir.

heterotrof hipotezi

Miller Deneyi

Bilim adamları, bu maddelerin yoğun mor ötesi ışınlarının enerjisi ile daha karmaşık bileşikleri yapabilecek reaksiyonlara girdiklerini iddia etmektedirler. Bu reaksiyonlarla meydana gelen maddeler, yeryüzünde biriken suların oluşturduğu denizlere taşınarak, basit organik bileşikleri yaptılar. Stanley MILLER, 1953 yılında, dünyanın ilk atmosferinde su buharı, metan, amonyak ve hidrojen gazlarının bulunduğunu varsayarak bir deney düzenledi. MILLER, yukarıdaki karışımı bir cam balon içinde yedi gün elektrik boşalması (ark)’na tutarak, balonda amino asitlere benzeyen bazı basit organik maddelerin meydana geldiğini gösterdi.

Miller Deneyi

Bu deney, hiçbir zaman bilim adamlarını tatmin etmedi. Çünkü, ilk dünya şartlarını kesirtolarak tasvir etmek mümkün değildir. Bu yüzden, yapılan deneyler de birer kurgudan ibaret kalmaktadır. MILLER’in deneyinde bazı organik maddelerin meydana gelmesi, ilk canlı moleküllerinin de buna benzer bir olayla meydana geldiğini göstermez. Bugüne kadar, organik moleküllerden yeni bir canlı yapılamadığına göre, düzenlenen deneylerin tahmine dayandığı söylenebilir.

Advertisement

Heterotrof hipotezine göre, denizlerde biriken organik moleküller birbirini etkileyerek, gittikçe büyüyen ve karmaşıklığı artan yeni moleküller meydana getirmiştir. Reaksiyonlar sonucu meydana gelen ilk organik moleküllerin proteinler olduğu ileri sürülmektedir. Hipoteze göre, protein moleküllerinin bazıları zamanla enzim özelliği kazanmış ve diğer moleküllerin oluşmalarını hızlandırmıştır. Bilindiği gibi enzimler, reaksiyonları başlatan ve tekrar tekrar kullanılabilen biyolojik katalizörlerdir. Bu hipotezi savunan bilim adamları, denizlerde meydana gelen nükleik asitlerin ilk canlı için çok önemli olan, “nükleikasit-protein” yapısında bazı kümeleri oluşturduğunu savunmaktadırlar. Onlara göre, bu kümeler tıpkı bir virüs veya “gen” gibi davranarak kendi kopyalarını yapmaya başladılar.

Denizlerdeki organik maddelerin birleşmesiyle meydana gelen ilk canlılar, oksijensiz bir atmosferde bulunduklarından, kendileri için gerekli enerjiyi, o zamanki mevcut organik bileşiklerin oksijensiz solunumundan sağlamış olabilirlerdi. Bu sebepledir ki, heterotrof hipotezi, ilk organizmaların kendi besinini hazır olarak aldıklarını iddia eder.

Heterotrof hipotezi Doğru Mu?

Heterotrof hipotezi dikkatle incelenirse, tutarsızlığı ortaya çıkar. Gerçekten bu hipotez, ilk canlıları meydana getiren moleküllerin ve atomların nasıl varolduğunu ve nereden geldiğini açıklamaktan uzaktır. Kendiliğinden oluş hipotezi çürütüldüğüne göre, acaba atomlar, durup dururken daha karmaşık molekülleri ve ilkel canlıları nasıl meydana getirebilmişlerdir? İlk canlıların ortaya çıkışını, MILLER’in deneyine benzer deneylerle açıklamak imkânsızdır. Milyonlarca yıl süren bir olayı, yedi günlük bir deneyle açıklamak ne derece mantıklı olabilir? Madem ki canlıları meydana getiren temel organik moleküller sentezlenebiliyor; o halde, ilk canlıyı temsil eden bir organizmayı yapmak neden mümkün olamıyor? Bugüne kadar, cansız maddelerden canlı organizmalar meydana getirebilecek bir deney tertip edilememiştir. Bu da gösteriyor ki, hayatın yeryüzünde nasıl başladığını izah etmek, oldukça karmaşık bir meseledir.


Leave A Reply