Hülagu Han Kimdir?

0
Advertisement

Hülagu Han Kimdir? İlhanlıların kurucusu olan Hülagu Han hayatı ve imparatorluk dönemi ile ilgili bilgilerin yer aldığı yazımız.

Hülagu Han

Hülagu Han

Hülagu Han; (d. y. 1217, Karakum, Moğolistan – ö. 8 Şubat 1265, Cezire-i Şahi, İran), İlhanlı hanedanının kurucusu Moğol hükümdar. Nam dünyasını Moğol egemenliği altına almaya çalışmış ve İslamın dinsel ve kültürel başkenti Bağdat’ı fethederek yağmalamıştır. Bazı tarihçilerce ortaçağ İran kültürünün yıkılmasında en önemli rolü oynayan kişi olarak kabul edilir.

Babası, Cengiz Han’ın oğlu Toluy’du (Tuluy). İyi bir eğitimden geçti. Uygur yazısı ve edebiyatının yanı sıra matematik, astronomi, tarih ve coğrafya da öğrendi. 1251’de büyük kağan olan ağabeyi Mönkge Han tarafından Moğol egemenliğini İslam ülkelerine yaymakla görevlendirildi. 1256’da Ceyhun Irmağını (Amu Derya) geçerek batıya yöneldi ve aynı yıl, Sabbahilerin askeri üssü konumundaki Alamut Kalesi’ni ele geçirdi. Oradan Bağdat’a yöneldi. Şubat 1258’de kenti işgal etti ve hemen tümüyle yakıp yıktı. Son Abbasi halifesi Mutasım’ı öldürerek Abbasi hanedanına son verdi. 1260’ta Suriye’yi istila etti. Bu sırada Mönkge Han’ın ölüm haberini alınca, Moğolistan’a gitti. Giderken yerine bıraktığı Ketboğa, Ayn Calut Savaşı’nda yenildi ve Suriye yeniden Memlûklerin eline geçti.

Hulagu, İran’a döndükten sonra Memlûklere karşı Akdeniz kıyısındaki Franklarla yaptığı işbirliğinden bir sonuç alamadı. Büyük kağana bağlı anlamında İl Han unvanını alan Hulagu, kesin sınırlarına varan ve İran, Irak, Kafkasya ile Anadolu’nun bir bölümünü içine alan bölgenin hükümdarı oldu. Altın Orda Devleti ile Memlûklerin İlhanlılara karşı siyasal ve ticari işbirliği yapmaları üzerine, Hristiyan Avrupa devletleri, Doğu Akdeniz kıyılarındaki Haçlı kentleri ve Kilikya Ermenileriyle bir ittifak kurmaya çalıştı. 1261’de Kafkasya’ya egemen olmak için Altın Orda’nın Müslüman hükümdarı Berke ile giriştiği çatışma yıllarca süren bir savaşa dönüştü.

Dış tehlikelerin giderek artması üzerine, 1263’te ülkenin yönetimini güçlendirecek yeni düzenlemelere başladıysa da bu girişimini tamamlayamadan öldü. Moğol geleneği gereğince genç ve güzel kızlarla birlikte gömüldü.

Advertisement

Hulagu, Şamanlığı benimsemiş olmasına karşın, Budacıları ve karısı Dokuz Hatun’un etkisiyle de Hristiyanları korumuş, onlarla uzlaşmaya çalışmıştır. Yaptığı savaşlarda çok kan dökmesi nedeniyle tarihin en zalim hükümdarlarından biri olarak tanınmasına karşın, Batı Asya’da yeni bir bilim hareketi başlatmış, ayrıca Çin biliminin Batı’da tanınmasını sağlamıştır.


Kaynak – 2


HULÂGU (1217-1265)

İran Moğol Devletinin (İlhanlılar’ın) kurucusudur. Cengiz Han’ın küçük oğlu Tuluy’un oğludur. Ağabeysi Büyük-Kağan Möngke tarafından Halife’ye ve İsmailîler’e karşı gönderildi. 1256’da Alamut’u alarak İsmaililer’i ortadan kaldırdı. 1258’de de Bağdat’ı aldı, Hilâfet Devleti’ne son verdi; ondan sonra Abbasîler’in halifeliği, yalnız dînî şekilde, Kahire’de devam etti.

Hülâgu daha sonra Suriye’ye geçerek Halep’i de aldı, böylece Amu-Derya ve Kafkaslar’dan Akdeniz’e kadar uzanan büyük bir Yakın Doğu devleti kurdu. Bu devlet nazari olarak Büyük-Kağan’a bağlıydı. Urmiye Gölü civarında gömülen Hulâgu’nun yerine oğlu Abaka geçti.

Hulâgu tarihin kaydettiği en büyük kan dökücü hükümdarlardan biridir. Bağdat’ın elli gün müddetle kuşatılması sonunda af dilemek üzere ordugâhına gelen Abbasî halifesi Mutasım Billâh’ı öldürmüştü.

Buna karşılık, Hulâgu, bilim adamlarına büyük değer vermiş, her gittiği yerde bilginleri korumuş, onlara imkânlar sağlamıştı. Devrin tanınmış bilgini Nasrettini Tusî’yi hapisten kurtarıp yanına almış, büyük bir gözlemevi kurmuş, topraklarını saraylarla, mabetlerle süslemişti.

Advertisement


Leave A Reply