III. Selim Dönemi Siyasi Olayları, Yenilikleri, Savaşları ve Antlaşmaları

0
Advertisement

Osmanlı İmparatorluğunun ünlü ve başarılı padişahlarından birisi olan III. Selim dönemi siyasi ve askeri olaylarının maddeler halinde anlatıldığı yazımız.

III. Selim

III. SELİM DÖNEMİNİN SİYASAL OLAYLARI

III. Selim Avusturya ve Rusya ile savaş devam ederken tahta geçmiştir. III. Selim zafer kazanmak için çok uğraştıysa da başarılı olamadı. Öte yandan Avusturya gerek Fransız İhtilali’nin yarattığı etkiden, gerekse Prusya’nın baskısı sonucu savaştan çekilerek antlaşma imzaladı.

Ziştovi Antlaşması (1791)

Bu antlaşmaya göre, Avusturya, savaştan önceki sınırlarına çekildi. Buna karşılık bir miktar arazi Avusturya’ya bırakıldı.

Avusturya’nın savaştan çekilmesinde Fransız İhtilali’nin Avrupa’da yarattığı endişe etkili oldu.

Not : Bu antlaşmadan sonra Osmanlılarla Avusturyalılar arasında bir daha savaş olmadı.

Advertisement

Avusturya’nın savaştan çekilmesiyle yalnız kalan Rusya da anlaşma yaparak savaşa son verdi.

Yaş Antlaşması (1792)

  1. Kırım, Ruslarda kalacaktı.
  2. İki devlet arasında sınır Balkanlarda Dinyester, Kafkasya’da Kuban nehri olacaktı.
  3. Rusya, Prut ile Dinyester nehirleri arasında kalan toprağın dışındaki ele geçirdiği yerleri geri verecekti.
  4. Eflak ve Boğdan’a verilen ayrıcalıklar yenilenecekti.
  5. Osmanlı Devleti, Rus ticaret gemilerini Cezayir ve Tunus korsanlarına karşı korumayı garanti ediyordu.
Antlaşmanın Sonuçları
  1. Kırım’ı kurtarmak için savaşa giren Osmanlı Devleti, Kırım’ı alamadığı gibi yeni topraklar kaybetti.
  2. Rusya, güneye inerek Osmanlı Devleti üzerindeki baskısını daha da arttırdı.
  3. Osmanlı Devleti’nin iyice zayıfladığı ortaya çıktı ve ıslahata muhtaç olduğu anlaşıldı.
  4. Osmanlılar yabancı yardımı aramaya ve Avrupa devletleri arasındaki ilişkilerden yararlanmaya başladılar.

Bunun sonucunda Osmanlılar yalnızlık politikasını terk ettiler. İsveç ve Prusya ile ittifak yaptılar.

Böylece, Avrupa diplomasisine girmiş oldular.

Böyle bir ittifaka girme gereği duymakla Osmanlı Devleti

  • • Gerilediğini ve
  • • Avrupa diplomasisi hakkında yanlış bilgi sahibi olduğunu kabul etmiştir.

5. Osmanlı Devleti yeni bir barış dönemine girdi. III. Selim, geniş bir ıslahat programı (Nizam-ı Cedit) uygulamaya başladı.

Osmanlı – Fransız İlişkileri

Fransa;

Advertisement
  • a. Rusya ve Avusturya’nın Osmanlı Devleti aleyhindeki yayılmacı politikalarını çıkarlarına uygun bulmadığından
  • b. Doğu Akdeniz’de ve diğer Osmanlı topraklarında yeni çıkarlar elde etmek istediğinden

Osmanlı Devleti’yle dostluk ilişkileri içindeydi.

III. Selim’in tahta geçtiği yıl, Fransız ihtilâli başlamıştı.

Osmanlı Devleti; ihtilali, Fransa’nın bir iç sorunu olarak gördü ve herhangi bir endişeye kapılmadı.

Venedik Cumhuriyeti’nin toprakları Avusturya ile Fransa, arasında paylaşılınca Fransa Yedi Ada ile Arnavutluk kıyılarındaki bazı limanlara sahip oldu. Böylece Osmanlı Devleti’yle komşu duruma geldi.

Bu durum;

  • a. İhtilalin getirdiği bağımsızlık ve milliyetçilik akımlarının Balkanlarda daha hızlı yayılmasına ve
  • b. Fransa’nın Osmanlı topraklarını ele geçirmeye aktif olarak başlamasına yol açtı.

Napolyon bu politikayı Rumeli’de değil, Afrika’da sürdürmeyi tercih etti.

MISIR’IN İŞGALİ (1798)

Fransa yönetimi,

  1. Gittikçe güçlenen Napolyon’u ülkeden uzaklaştırmak,
  2.  İngiltere’nin sömürge yollarını kontrol altına almak
  3. Doğu Akdeniz’de sömürge elde etme imkanı sağlayacak bir bölgeye egemen olmak istemesi üzerine Mısır’ın ele geçirilmesine karar vermişti.

Büyük bir ordu ve donanma ile İskenderiye’ye çıkan Napolyon, Piramitler Savaşı’nı kazanarak Kahire’ye girdi.

Bunun üzerine Osmanlı Devleti, Rusya ve ingiltere’nin yardımını sağladı.

İngiliz Amirali Nelson, Ebukır’da Fransız donanmasını yenerek yok etti.

Güç durumda kalan Napolyon, Osmanlıları barışa zorlamak için Suriye üzerine yürüyerek Akka Kalesi’ni kuşattı. Fakat, Cezzar Ahmet Paşa komutasındaki Nizam-ı Cedit askerine yenilerek tekrar Kahire’ye döndü.

Advertisement

Osmanlıların Mısır’a bir ordu göndermeleri üzerine zor duruma düşen Napolyon, Mısır’dan gizlice ayrıldı.
Bir süre sonra Fransızlar El-Ariş Mukavelesini imzalamak zorunda kaldılar (1801). Bu mukaveleye göre;

  • a. Fransızlar, Mısır’ı boşaltarak Osmanlı Devleti’ne teslim edecekler,
  • b. Buna karşılık İngilizler de onları gemileriyle Fransa’ya taşıyacaktı.
Sonuçları
  1. Fransızlar’ın Mısır’ı işgallerinin en önemli sonucu, Osmanlılarda Fransa’ya karşı şiddetli bir tepkinin oluşmasıdır.
  2. Bu tepkinin etkisiyle Osmanlı Devleti, ingiltere ve Rusya ile bir dostluk antlaşması imzaladı.
  3. İngiltere, Akdeniz’de üstünlük sağladı.
  4. Rusya, Balkanlarda nüfuzunu arttırabilecek bir ortama kavuştu.
  5. Toprak bütünlüğünü tek başına sağlayamayacağını anlayan Osmanlı Devleti, devletlerarası denge siyasetini uygulamaya başladı.
  6. Osmanlı Devleti’nin toprakları ve denizleri devletlerarası siyasetin konusu durumuna geldi.

(1806-1812) Osmanlı – Rus ve (1807) Osmanlı – İngiliz Savaşı

Nedenleri
  1. Rusya’nın yayılmacı politikasına devam etmesi
  2. Balkanlardaki Rus baskısından kurtulmak isteyen Osmanlı Devleti’nin, Fransa’ya güvenip Rus gemilerine boğazları kapatması
  3. Osmanlıların, Fransa’nın isteğiyle, Rus yanlısı olarak bilinen Eflak ve Bogdan beylerini görevden alması
  4. Rusya’nın Eflak ve Bogdan’ı işgal etmesi

Bu nedenlerle çıkan savaş, İngiltere’nin müdahalesiyle Akdeniz’e de sıçradı.

İngiliz donanması, Boğazlarda başarılı olamayınca Mısır üzerine hareket etti. İngilizler, Mehmet Ali Paşa’nın direnişini kıramayınca geri çekildiler.

Fransa, Osmanlı Devleti ile doğal müttefik olmuştu. Ancak Fransızlar bir süre sonra Ruslarla Tilsit Antlaşması’nı (1807) imzalayarak Osmanlıları yüzüstü bıraktılar.

Osmanlı Devleti’ni Rusya ile savaşa iten Fransa, bu antlaşmaya Osmanlı Devleti’nin aleyhine hükümler koymaktan ve Osmanlı topraklarını paylaşma görüşmeleri yapmaktan geri durmadı.

Böylece Fransa, Osmanlıları feda etme pahasına Ruslarla ittifak kurmuş ve en büyük rakibi İngiltere’yi yalnız bırakmıştır.

III. Selim’in Tahttan İndirilmesi ve Öldürülmesi

III. Selim’in yenilikleri; yeniçeriler, din adamları, valiler ve esnafın mevcut çıkarlarına ters düşüyordu. Bu nedenle bunlar yenilik hareketlerine karşı çıkmaya başladılar.

Osmanlı – Rus Savaşı nedeniyle ordu Tuna boylarındaydı. Bunu fırsat bilen yenilik düşmanları Kabakçı Mustafa’nın öncülüğünde ayaklanarak III. Selim’i tahttan indirdiler. IV. Mustafa’yı padişah yaptılar.

IV. Mustafa, Nizam-ı Cedit ve ona ilişkin bütün kuruluşları, ortadan kaldırdı. Nizam-ı Cedit subay ve erleri yakalanıp öldürüldü.

Ancak bir süre sonra saray ileri gelenleriyle ulema birbirine düştüler. Alemdar Mustafa Paşa, ordunun disiplinini sağlamak ve isyancıları kovmak için harekete geçti. Bunun karşılığında sadrazamlığa getirilmeyi bekliyordu. Beklentisi boşa çıkınca Rusçuk’a çekildi ve yönetime karşı muhalefete başladı.

İstanbul’dan kaçmayı başaran Nizam-ı Cedit taraftarları Rusçuk âyanı Alemdar Mustafa Paşa’nın yanma sığınmışlardı. Alemdar bir süre sonra ordusuyla İstanbul üzerine yürüdü.

Advertisement

Başta Kabakçı Mustafa olmak üzere isyancı elebaşlarını öldürttü. Daha sonra sarayı kuşattı.

Kuşatma devam ederken Padişah; III. Selim ve II. Mahmut’un öldürülmelerini emretti.

III. Selim öldürüldü. II. Mahmut kendisini seven adamları tarafından kaçırıldı. Bunun üzerine Alemdar, II. Mahmut’u tahta geçirdi. Kendisi de Sadrazam oldu (1807).

III. Selim, Osmanlı tarihinde isyan sonucu öldürülen ikinci padişahtır. Osmanlı Devleti’nin birliğini sağlamaya çalıştı. Ülkenin imarına ve eğitime önem verdi. O’nun Avrupa uygarlığına yönelişi, Türk milletine yeni ufuklar açmıştır.


Leave A Reply