İki Savaş Arası Dönemde Dünyada Meydana Gelen Bilimsel Gelişmeler

1
Advertisement

Birinci ve ikinci Dünya Savaşı arasındaki dönemde Dünyada meydana gelen bilimsel, teknolojik ve kültürel gelişmeler nelerdir? Önemli bilim adamları ve buluşları.

BİLİMSEL, TEKNOLOJİK VE KÜLTÜREL GELİŞMELER

XIX. yüzyıl boyunca hızla gelişen bilim, XX. yüzyılda daha çabuk ilerledi. Bilimsel keşifler arttıkça bilim adamları daha etkin ve gelişmiş donanımlar kullanmaya başladılar. Bilimsel araştırmalar, yeni ve ayrıntılı delilleri beraberinde getirdi ve fiziksel evren hakkında karmaşık ve özel kavramlar doğdu.

XX. yüzyıl astronomisinin ortaya çıkardığı yeni ve geniş evren anlayışı, görelilik ve kuantum teorilerinin fizik biliminde yaptığı devrim, modern nükleer bilimin ortaya çıkmasına neden oldu. XIX. yüzyıldan itibaren biyoloji araştırmalarının büyük kısmı Darwin’in Evrim Teorisi’ni konu aldı. Hugo ve Uries tarafından deneysel embriyolojinin gelişmesine yönelik çalışmalar yapıldı.

insan ve hayvan fizyolojisinin, kalıtım ve evrimi içine alan gelişmeleriyle moleküler biyoloji denilen yeni bir bilim dalı ortaya çıktı ki bu genetik teorisinin ortaya çıkışı demekti. Uzay yolculuğunun başlaması, elektronik biliminin gelişmesi yeni bilimsel araştırmalara yol açtı, astronomi ve tıp alanlarına yeni boyut kazandırdı. Bu gelişmelerden bazıları şunlardır:

Johann Gregor Mendel

Johann Gregor Mendel

Mendel yasalarının doğruluğu deneylerle kanıtlandı. 1822’de Avusturya’da doğan Gregor Mendel 1856 yılında kalıtımla ilgili çalışmalara başlamıştı. Bezelyelerle yaptığı deneyler sonunda kalıtım yasalarını ortaya atan Mendel, kalıtım biliminin (genetiğin) doğmasına olanak sağladı.

Günümüzde Planck Sabiti olarak adlandırılan eylem kuantumunu, Alman fizikçi Max Planck buldu. Işıma olgusunda enerjinin sürekli biçimde değil, enerji paketleri biçiminde kesikli olarak ortaya çıktığı varsayımını yapan Planck, her biri belirli bir enerji miktarını içeren paketlere kuantum adını verdi ve bir kuantumun enerjisinin ışınımın frekansıyla orantılı olduğunu öne sürdü. Bu teori fizikte bir devrim niteliği taşıyordu ve 20. yüzyıla damgasını vuran kuantum mekaniğinin başlangıcı oldu.

Advertisement

ABD’li genetik bilgini Walter Sutton, Colombia’da öğrenciliği sırasında kromozomların kalıtsal bilgiyi taşıdığını ve ayrı çiftler hâlinde bulunduğunu ilk kez ortaya koydu. Sonraki yıllarda yaptığı çalışmalarla kalıtımla ilgili kromozom kuramının temelini attı.

Einstein “Genel Görelilik Kuramı” olarak bilinen çalışmasını yayımladı. Bu çalışma bilim dünyasını sarsan görüşler içeriyordu. Kuramın öngörülerinin deneysel kanıtlarıysa ancak I. Dünya Savaşı’ndan sonra Mayıs 1919’da Gine Körfezi’ndeki Principe Adası’nda ve Brezilya Sobral’de gerçekleştirilen Güneş tutulması gözlemleri sonucu elde edildi. Güneş tutulmalarının Einstein’in İzafiyet Teorisi’ni desteklediği ortaya çıktı.

Rutherford, atomun evrenin en küçük yapı taşı olmadığını kanıtladı.

Rutherford atom modeli

Rutherford atom modeli

Arthur Compton, X ışınlarının elektronlarla çarpışması durumunda dalga boylarının değiştiğini belirleyerek bunun nedenini açıkladı. Bu buluş, elektromanyetik dalgaların hem dalga hem de parçacık niteliği taşıyan ikili yapısına ilişkin görüşü doğruladı.

Kanadalı bilim adamları Frederick G. Banting ve Charles H. Best, pankreas özütünden insülin elde ettiler. Bu buluş, şeker hastalığı tedavisinde çığır açtı.

Fransız fizikçi Louis de Broglie, ışığın hem dalga hem de parçacık davranışı gösterdiğini kanıtlayan deneysel bulgulardan yola çıkarak parçacıkların da parçacık özelliklerine ek olarak dalga özelliklerine sahip olabileceği düşüncesini ileri sürdü (1924). George Paget Thomson, bir elektron demetinin kristal yapılı bir maddeden geçerken kırınıma uğradığını belirledi. Böylece Louis de Broglie’nin, bir parçacığın, Planck sabitinin parçacık momentumuna bölünmesiyle elde edilen dalga boyunda bir dalga davranışı göstereceği yolundaki öngörüsünü doğruladı (1927).

Advertisement
Heisenberg Belirsizlik İlkesi

Heisenberg Belirsizlik İlkesi

Alman fizikçi Werner Heisenberg, kuantum mekaniğinin matris biçimini geliştirdi. Heisenberg tutulduğu saman nezlesi nedeniyle dinlenmeye çekildiği Helgoland Adası’nda, harmonik olmayan salınıcıda kesikli enerji durumlarının açıklanmasıyla ilgili bir problemi çözerek atomun kuantum mekaniğinin geliştirilmesine yönelik programlı araştırmaların başlangıcını oluşturdu (1925).

Alexander Fleming, penisilini buldu. Bu antibiyotik ilaçla tedavide yeni bir dönem başlattı (1928). Alman bilim adamı Ernst Ruska ilk elektronik merceği geliştirdi. Bu mercek elektronları ışık gibi odaklayan bir elektro- mıknatıstan oluşuyordu. Ruska, seri hâlde birkaç elektron merceği kullanarak ilk elektron mikroskobunu 1933 yılında yaptı.

İngiliz bilim adamı Robert Alexander Watson-Watt, uçaklara radyo dalgaları gönderip yansıyan dalgayı alarak ve dalgaların gidiş dönüş süresini ölçerek uçağın varlığını ve uzaklığını 110 km mesafeden belirleyebilen bir sistem geliştirdi. Böylece ilk pratik radar sistemi yapıldı (1935).

İlk televizyon yayını Almanya ve İngiltere’de başladı (1929). İngiltere’de kitlelere yönelik ilk TV yayını başladı (1936).

baryum

Otto Hahn, Strassman’la birlikte uranyumun ürünlerinden birinin, daha hafif olan radyoaktif baryum elementi olduğunu buldular ve bunun uranyum atomunun daha hafif iki atoma bölündüğünü kanıtladılar.

Igor Sikorsky,1939 yılının başında yapımına başladığı VS-300 helikopterinin yapımını eylül ayında bitirdi ve ilk başarılı helikopter uçuşunu gerçekleştirdi.

1941’de Fritz Albert Lipmann canlı hücrede enerji aktarımı kuramını açıkladı ve ATP (adenozintrifosfat)’nin oynadığı temel rolü kanıtladı. Buna göre canlı sistemlerdeki biyokimyasal tepkimeler, termodinamik yasaların dışında değildir; enerji yoktan var edilemez. Hücreler enerji bakımından zengin moleküller taşıdığı için enerji tüketen tepkimeler oluşur. Bu moleküllerin en bilineni de ATP’ dir.

Wernher von Braun ilk başarılı roket deneyini yaptı. Von Braun’un çalışmaları Almanya’da askerî amaçlı roketlerin yapımında kullanıldı. İleriki yıllarda ABD’de kurulan NASA da uzay çalışmaları için gereksinim duyduğu roket teknolojisini Von Braun’un çalışmalarından elde edecektir.

Bilimsel alandaki gelişmeler dünya siyasetinde etkin rol oynamak isteyen büyük devletlerce desteklendi. Çıkması muhtemel bir savaşta kullanılabilecek buluşlar ilgi görmekteydi.

Sinema ve Radyo

Sinema

Sinema, herhangi bir hareketi düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir perde üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işidir. İlk film cihazına “Büyülü Fener” (Lanterne Magique) dendi.

Advertisement

1880’lerde Amerika’da daha önce telefon, fonograf ve elektrik ampulünün geliştirilmesine katkıda bulunmuş olan Thomas Edison, William Dickson’ın da yardımıyla bir fonograf plağıyla eş zamanlı olarak film gösteren bir araç icat etti, bu araca ‘Kinetofonograf’ ismini verdi. 1889’da ilkel bir kamera ve projeksiyon makinesini, İngiliz William Fries Greene geliştirdi.

1895’te Berlin’de Max Sklandowsky ve kardeşi Emil, kendi filmlerini gösterime sundular. Sinema tarihçileri Sklandowsky’nin aygıtının, projeksiyon makinesi değil, hareketli resimler yerine görüntüleri art arda gösteren kaba bir aygıt olarak nitelendirirler.

Lumiere Kardeşler

Kaynak: commons.wikimedia.org

Aralık 1895’te Paris’te, otuz üç kişinin seyrettiği -duyamadığı- yirmi dakikalık programın yaratıcıları olan “Lumiere Kardeşler”, Sinemanın Babaları olarak anıldı. Louis ve Auguste Lumiere kardeşlerin programında bir trenin istasyona girişi, paydos saati fabrikadan çıkan işçiler gibi olayların yanı sıra “L’Arrseur Arrose” (Sulanan Bahçıvan) adlı komedi de vardı. Lumiere Kardeşler, kamera ve projeksiyon makinesini birleştiren “Sinematografı” geliştirmekle büyük bir atılım yapıp bu yarışta öne geçmişlerdi.

1919’da Hans Vogt sesli film denemeleri yaptı. 1927’de ilk sesli film “The Jazz Singer” gösterildi. Dünyada sesli filmin çekilmesi yaygınlaştı. 1932 yılında dünyada tam 127 adet sesli sinema filmi çekildi. Bir yıl sonrasında da film hilelerinin çokça kullanıldığı “King Kong” filmi çekildi.

II. Dünya Savaşı sırasında Hollywood’un da temelleri atıldı.

Radyo

Her ne kadar radyonun icadında birçok kişinin ismi anılsa da bu işte ticari başarı yakalayan İtalyan Mucit Guglielmo Marconi radyoyu icat eden kişi olarak herkesçe kabul edilir. 1890 yılında, Popov, Lodge ve Marconi, Edward Branly’nin bulduğu “Branly Tüpü” adı verilen ve radyo dalgalarını saptamak için kullanılan bir aracı geliştirmeye çalışıyorlardı. 1895 yılında Marconi ve Popov birbirlerinden habersiz iki sonuç elde ettiler. Popov “Heinrich Hertz” ismini Mors alfabesi kullanarak ilk defa anlaşılır bir şekilde iletti (1896).

Marconi İngiltere’ye gitti ve ilk radyonun patentini aldı. Bu patent aliminin ardından birçok farklı sürüm üretildi. Lee De Forest ve Edwin Howard Armstrong, tüpler ve devreler kullanarak radyo teknolojisinde değişiklikler yaptılar. Radyonun ilk kullanımı alanı, deniz ile kara arasındaki bağlantıyı sağlamaya yönelikti. 1947’de transistörün bulunması ile radyo teknolojisinde yeni açılımlar oldu.

Sinema ve Radyonun Etkileri
  • Radyo teknolojisi ile iletişim ve haberleşmede büyük bir ilerleme oldu. Kitle iletişim araçlarının kullanımının yaygınlaşmasıyla dünya üzerinde birbirinden çok uzak bölgeler arasında iletişim ve haberleşme hızlı bir şekilde sağlandı.
  • Sinema yapımcılığı ise zamanla bir sanayi hâline dönüştü. Almanya, SSCB ve Amerika’da siyasi amaçlar için kullanılmaya başlandı. Zamanla tüm dünya toplumları üzerinde kültürel etkileşimin aracı oldu.

SOSYAL GELİŞMELER

  • Olimpiyat Oyunları sekiz yıllık aradan sonra Belçika’nın Anvers adlı liman kentinde yapıldı, savaşta yenilen ülkeler çağrılmadı (1920).
  • ilki Chamonix-Mont Blanc’ta olmak üzere Kış Olimpiyatları başladı (1924).
  • Dünya kupası ilk kez 1930’da oynandı ve Uruguay kazandı.
  • Amelia Earkart, Atlantik’i uçakla geçen ilk kadın pilot oldu.
  • Sovyetlerde kıtlık başladı (1932).
  • Ünlü otomobil sanayicisi Henry Ford’un buluşu ile otomobilde seri üretime geçildi. Ülkedeki otomobil sayısı kısa sürede altı milyondan yirmi yedi milyona yükseldi ve otomobil fiyatları düştü.
  • Tarihte ilk kez “yıllık izin” kavramı gündeme geldi. O zamana kadar zenginlere özgü bir ayrıcalık olan seyahat de “demokratikleşti.” Amerikalılar ülkelerinin tatil cennetlerine akmaya başlayınca bu defa turizm sektörü ihya oldu.
  • Willa Carter, Gerald Fitzgerald, Ernest Hemingway Amerika’nın en iyi edebiyat ürünlerini verdiler. Time ve Readers’ Digest Dergileri tiraj patlamaları yaptılar. New York Times, Amerika’nın en saygın gazetesi olma onuruna erişti.
  • Yaşam ortalaması 55’ten 60’a çıktı.
  • Dünyada ilk kez yemek karın doyurma kavramını aştı, “sanat” telakki edilmeye başlandı.
  • Albert Einstein’ın sayesinde evrenin tanımı değişti.


1 Yorum

Reply To kasdjıa Cancel Reply