İnegöl Ovası Nerededir? Hakkında Bilgi

0
Advertisement

İnegöl Ovası nerededir? İnegöl Ovası coğrafi konumu, iklimi, özelliği, yetişen ürünler nelerdir? İnegöl Ovası hakkında bilgi.

İnegöl Ovası

inegöl Ovası, Marmara Bölgesi’nin güneydoğusunda ova. Kuzeybatısındaki Kadimi yöresi ile doğusundaki Kurşunlu kasabası arasında uzunluğu 24 km’dir. Batıdaki Yeniceköy yakınlarında 3-4 km kadar olan genişliği, güneyde Hocaköy yakınlarında 9 km’yi bulur. Doğuya doğru gidildikçe ovanın genişliği azalır; Hamamlı köyü yakınlarında 4 km’ye, daha doğudaki Çitli köyünde 2,5 km’ye ve Kurşunlu çevresinde ise 1 km’ye iner. İnegöl Ovasının deniz düzeyinden ortalama yüksekliği 300 m’dir.

Ova, üstünde Küpelitepe (558 m) ile Kara-doruk (534 m) tepelerinin yükseldiği bir plato alanı ile kuzeydeki Yenişehir Ovasından ayrılır. Doğusunda 1.030 m’ye yükselen Ahi Dağı kütlesi yer alır. Batı eteği Neojen Bölüm (y. 26-2,5 milyon yıl önce) arazisiyle kaplı olan Ahi Dağı, başkalaşmış şistler ile kristalli kalker ve mermerlerden oluşur. İnegöl Ovasının güneyini, Uludağ sırasının doğu uzantısı olan Domaniç kütlesi kuşatır. Yer yer granit, gnays ve mermerlerden oluşan Domaniç kütlesi ile ova tabanı arasına Neojen Bölüm arazisinden oluşan ve ortalama yüksekliği 700 m olan tepelik bir alan girer. Ovanın batısını ise, araya gene Neojen Bölüm arazisinin girmesiyle Uludağ’ m gnays, mermer, granodiyorit ve diyoritlerden oluşan doğu yamaçları çevreler. Bu sınırlar içinde İnegöl Ovasının yüzölçümü 142 km2’dir. Bursa ve Yenişehir ovaları doğu-batı doğrultulu olduğu halde, İnegöl Ovası kabaca güneydoğu-kuzeybatı doğrultusunda uzanır. Bu durumuyla Uludağ kütlesinin doğrultusuna uygundur. Marmara Denizinin güneyinde Manyas Gölü-Karacabey-Ulubat (Apolyont) Gölü-Bursa ve Yenişehir havzaları boyunca batı-doğu doğrultusunda uzanan tektonik çizgiler, İnegöl Ovasında kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunu alır ve Pazaryeri, İnönü ve Eskişehir ovaları boyunca doğuya doğru devam eder. Kırık çizgileri boyunda yer alması nedeniyle zaman zaman depremlerle sarsılır. Yakın geçmişte en önemli depremler 1939 ve 1943’te meydana gelmiştir. Ovanın güneyindeki Oylat Kaplıcası ile güneydoğusundaki Çitli ve Kınık madensularının çıkışı gene bu kırıklara bağlıdır.

İnegöl Ovasının en önemli akarsuyu Kocadere’dir. Bir boğazdan kuzeydeki Yenişehir Ovasına geçen ve bu kesimde Göksu Çayı adıyla anılan Kocadere, Sakarya aracılığıyla sularını Karadeniz’e ulaştırır. Doğrultu bakımından farklı olan Bursa Ovası sularını Marmara Denizine gönderirken, İnegöl ve Yenişehir ovaları Karadeniz’e gönderir. Miyosen Bölümde (y. 26-7 milyon yıl önce) göl çökelleriyle dolan ova daha sonra aşınıma uğramıştır. Miyosen Bölüm sonrasında meydana gelen hareketlerle biçim değiştirme (deformasyon) evresi yaşamış, yüzeyde biriken Pliyosen Bölüme (y. 7-2,5 milyon yıl önce) ait karasal çökellerin aşınıma uğramasıyla düzleşmiştir. Pliyosen Bölüm sonlarında meydana gelen karaoluşumu (epirojenez) hareketleriyle güneyinde Uludağ ve Domaniç kütlesi yükselmiş, orta kesiminde çökmeler olmuştur. Bu arada güneydeki dağ ile ova arasında Çitli ve Kınık madensularının çıktığı kırıklar oluşmuştur. Çöküntü alanı, derinliği 60 m kadar olan kil, kum ve çakıllarla dolarak bu alüvyal ovayı oluşturmuştur. Ovanın güney ve doğusunda Kuvaterner (Dördüncü) Döneme (y. 2,5 milyon yıl öncesinden günümüze) ait moloz çökellerinden oluşan birikinti konileriyle yelpazeleri sıralanır.

Ovanın batı-doğu doğrultusundaki çöküntü alanları dizisi üstünde yer alması nedeniyle, Bursa’yı doğuya bağlayan doğal yollardan biri eskiden beri buradan geçer. Bursa’ yı Eskişehir’e ve Kütahya’ya bağlayan yol da gene ovadan geçer. Bu yol üzerinde bulunan ve ovaya adını veren İnegöl kenti her dönemde önemli bir merkez olmuştur. Bugün İnegöl Ovası, verimli topraklarıyla başta şeftali olmak üzere çeşitli meyve ve sebzelerin yetiştirildiği önemli bir tarım alanıdır. Ama zaman zaman taşkın ve toprak kayması tehlikesi altındadır. Uludağ ve pomaniç Dağından inen dereler sık sık yataklarından taşarak çevredeki köyler ile tarım alanlarına zarar verir. Toprak kayması tehlikesi altındaki Hacıkara köyü halkı yapılan yeni tip konutlara taşınmıştır. Çepel Deresi vadisinin 500-600 m yükseklikteki üst kesimlerinde toprak kaymaları sonucunda Hacıkara Gölleri adıyla anılan irili ufaklı göller; Dipsizgöl köyünün karşısındaki yamaçta meydana gelen toprak kaymaları sonucunda da Dipsizgöl Bataklığı oluşmuştur.

Advertisement

Çitli köyüne 1,5 km uzaklıkta, bazıları birleştirilmiş dört kaynaktan akan madensuyunun sıcaklığı 13°C-14°C’dir. Sofra suyu olarak kullanılan Çitli madensuyunun sindirim sistemi ve böbrek üzerinde olumlu etki yaptığı, kansızlığa iyi geldiği ve cilt kırışıklıklarını giderdiği bilinir.


Leave A Reply