İngilizce zıt anlamlı kelimeler, iletişimde çeşitlilik ve vurgu sağlayan önemli bir dilbilgisi unsuru. Bu yazıda, İngilizcede sık kullanılan 100 zıt anlamlı kelimeye ve Türkçe karşılıklarına göz atın. İletişimde farklılık yaratmanın anahtarlarından birini keşfedin!
İngilizcede zıt anlamlı kelimeler oldukça yaygın bir şekilde kullanılır. Bu kelimeler, dilin temel yapı taşlarından biridir ve iletişimde çeşitlilik ve vurgu sağlamak için sıkça kullanılırlar. Zıt anlamlı kelimeler, karşıtlıkları vurgulayarak metinlere, konuşmalara veya yazılara renk katarlar.
Zıt anlamlı kelimeler, dilbilgisel olarak birbirine zıt olan anlamlara sahip kelimelerdir. Örneğin, “hot” (sıcak) kelimesi ile “cold” (soğuk) kelimesi birbirinin zıt anlamlılarıdır. Bu tür kelimeler, birbirinin tam tersi olan fikirleri, durumları veya nesneleri ifade etmek için kullanılır. Zıt anlamlı kelimeler, çeşitli durumlarda kullanılabilir. Örneğin:
- Karşıtlıkları vurgulamak için: “The room was hot, but as soon as we opened the window, a cold breeze came in.” (Oda sıcaktı, ancak pencereyi açar açmaz soğuk bir esinti girdi.)
- Seçenekleri belirtmek için: “You can choose between the big size or the small size.” (Büyük boy veya küçük boy arasından seçim yapabilirsiniz.)
- Kontrast oluşturmak için: “He is tall, while his brother is short.” (O uzun boylu, kardeşi ise kısa boylu.)
- Duygusal durumları ifade etmek için: “She was happy yesterday, but today she is feeling sad.” (Dün mutluydu, ama bugün üzgün hissediyor.)
- Yönleri belirtmek için: “Go up the stairs and then come back down.” (Merdivenlerden yukarı çıkın, sonra geri gelin.)
Bu örnekler, zıt anlamlı kelimelerin kullanımını gösteren sadece birkaç örnektir. İngilizcede zıt anlamlı kelimeler, iletişimde çeşitlilik sağlayan ve anlamı vurgulayan önemli bir dilbilgisi unsuru olarak kabul edilir.
Resimli İngilizce Zıt Anlamlılar
İngilizce Zıt Anlamlı Kelimelerin Listesi
işte size İngilizce zıt anlamlı kelimelerin Türkçe karşılıklarıyla birlikte 100 örnek:
- Above – Below (Üstünde – Altında)
- Absent – Present (Yok – Var)
- Accept – Reject (Kabul etmek – Reddetmek)
- Add – Subtract (Toplamak – Çıkarmak)
- Afraid – Fearless (Korkmuş – Korkusuz)
- After – Before (Sonra – Önce)
- All – None (Hepsi – Hiçbiri)
- Always – Never (Her zaman – Asla)
- Ancient – Modern (Eski – Modern)
- Arrival – Departure (Varış – Ayrılış)
- Awake – Asleep (Uyanık – Uykuda)
- Back – Front (Arka – Ön)
- Begin – End (Başlamak – Son)
- Big – Small (Büyük – Küçük)
- Bitter – Sweet (Acı – Tatlı)
- Black – White (Siyah – Beyaz)
- Brave – Cowardly (Cesur – Korkak)
- Bright – Dull (Parlak – Donuk)
- Buy – Sell (Satın almak – Satmak)
- Clean – Dirty (Temiz – Kirli)
- Close – Open (Kapalı – Açık)
- Cold – Hot (Soğuk – Sıcak)
- Come – Go (Gelmek – Gitmek)
- Day – Night (Gün – Gece)
- Dead – Alive (Ölü – Canlı)
- Deep – Shallow (Derin – Sığ)
- Difficult – Easy (Zor – Kolay)
- Dirty – Clean (Kirli – Temiz)
- Dry – Wet (Kuru – Islak)
- Early – Late (Erken – Geç)
- Empty – Full (Boş – Dolu)
- Fast – Slow (Hızlı – Yavaş)
- Fat – Thin (Şişman – İnce)
- Find – Lose (Bulmak – Kaybetmek)
- First – Last (İlk – Son)
- Forget – Remember (Unutmak – Hatırlamak)
- Friend – Enemy (Arkadaş – Düşman)
- Front – Back (Ön – Arka)
- Future – Past (Gelecek – Geçmiş)
- Give – Take (Vermek – Almak)
- Good – Bad (İyi – Kötü)
- Happy – Sad (Mutlu – Üzgün)
- Hard – Soft (Sert – Yumuşak)
- Heavy – Light (Ağır – Hafif)
- High – Low (Yüksek – Düşük)
- Hot – Cold (Sıcak – Soğuk)
- In – Out (İçeride – Dışarıda)
- Inside – Outside (İçeride – Dışarıda)
- Interesting – Boring (İlginç – Sıkıcı)
- Joy – Sorrow (Sevinç – Keder)
- Known – Unknown (Bilinen – Bilinmeyen)
- Laugh – Cry (Gülmek – Ağlamak)
- Light – Dark (Işık – Karanlık)
- Little – Big (Küçük – Büyük)
- Long – Short (Uzun – Kısa)
- Love – Hate (Sevgi – Nefret)
- Loud – Quiet (Yüksek sesli – Sessiz)
- Male – Female (Erkek – Kadın)
- Many – Few (Çok – Az)
- Near – Far (Yakın – Uzak)
- New – Old (Yeni – Eski)
- Night – Day (Gece – Gün)
- Open – Closed (Açık – Kapalı)
- Rich – Poor (Zengin – Fakir)
- Right – Left (Sağ – Sol)
- Rough – Smooth (Kaba – Pürüzsüz)
- Safe – Dangerous (Güvenli – Tehlikeli)
- Same – Different (Aynı – Farklı)
- Short – Tall (Kısa – Uzun)
- Silent – Noisy (Sessiz – Gürültülü)
- Simple – Complex (Basit – Karmaşık)
- Single – Married (Bekar – Evli)
- Start – Finish (Başlamak – Bitirmek)
- Strong – Weak (Güçlü – Zayıf)
- Sweet – Sour (Tatlı – Ekşi)
- Thick – Thin (Kalın – İnce)
- True – False (Doğru – Yanlış)
- Up – Down (Yukarı – Aşağı)
- Visible – Invisible (Görünür – Görünmez)
- War – Peace (Savaş – Barış)
- Wet – Dry (Islak – Kuru)
- Win – Lose (Kazanmak – Kaybetmek)
- Wise – Foolish (Bilge – Aptal)
- Young – Old (Genç – Yaşlı)
- Arrival – Departure (Varış – Ayrılış)
- Awake – Sleep (Uyanık – Uyku)
- Cheap – Expensive (Ucuz – Pahalı)
- Clean – Dirty (Temiz – Kirli)
- Create – Destroy (Yaratmak – Yok etmek)
- Demolish – Build (Yıkmak – İnşa etmek)
- Dry – Wet (Kuru – Islak)
- East – West (Doğu – Batı)
- Enter – Exit (Girmek – Çıkmak)
- Fast – Slow (Hızlı – Yavaş)
- Finish – Start (Bitirmek – Başlamak)
- Float – Sink (Yüzmek – Batmak)
- Fresh – Stale (Taze – Bayat)
- Full – Empty (Dolu – Boş)
- Good – Bad (İyi – Kötü)
- Happy – Sad (Mutlu – Üzgün)
İşte size İngilizce zıt anlamlı kelimelerin Türkçe karşılıklarıyla birlikte 100 örnek.
14 yorum
çok güzel yardımcı oldu kim kurduysa Allah razı olsun
ben dolunayda okuyorum. hocamız performans ödevi vermişti benimde çok işime yaradı.bunu yapana çooooooooooooooooooooooooooooooooook teşekkür ediyorummmmmmmmm.
çok iyi de olmuş çok da güzel olmuş
herkese tavsiye çok güzel olmuş benim ödevime yaradı herkese tavsiye ederim…
coook güzel ödev içinn
relaxing kelimesinin zıttını da bulabilir misiniz?
rahatlatıcı
Çook güzel yaaa
harikymış yaaaaa
vallahi kelimeler yetmiyor
ÇOKKKKKKKK GÜZEL
Benim ödevime 56 yaradı
çok güzel olmuş beni büyük bir zaman kaybı derdinden kurtardı, yapanın ellerine sağlık
cooook işime yaradı yapanların eline sglık