İstanbul’un Fethi İçin Yapılan Hazırlıklar, Nedenleri ve Sonuçları Nelerdir?

25
Advertisement

İstanbul’un Fethi için Osmanlı Devleti’nin ve Bizans’ın yaptığı hazırlıklar, İstanbul’un fethi öncesi son durum yapılan hazırlıklar, nedenleri ve sonuçları.

İstanbul'un Fethi Harita

İstanbul’un Fethi’nin Haritası

İstanbul’un Fethi için Yapılan Hazırlıklar

Fatih Sultan Mehmet tahta geçip de padişah olduktan sonra ki ilk işi İstanbul’u fethetmek için hazırlıklara başlamak oldu. Tarihte önceleri Araplar, Avarlar ve Bulgarlar tarafından defalarca kuşatılan İstanbul’u kimse almaya muvaffak olamamıştı. Osmanlılarda o döneme değin tam 3 kere İstanbul’u kuşatmalarına rağmen başarılı olamamış ve kuşatmalar kalkmıştı. Bu sebeple Fatih Sultan Mehmet hazırlıklarını çok daha sıkı ve sağlam tutmak zorunda olduğunu biliyordu.

Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethi için yaptığı hazırlıklar
  • İstanbul’a Karadeniz tarafından herhangi bir yardımın gelmesini engellemek amacı ile Yıldırım Bayezid‘ın yaptırmış olduğu Anadolu Hisarının karşı tarafında Rumeli Hisarını yaptırdı.
  • Deniz gücünün sağlam olması ve gelebilecek yardımları durdurabilmesi adına tam 400 parçalık bir donanma inşaa ettirdi.
  • İstanbul çevresinde bulunan Bizans kaleleri fethedildi.
  • İstanbul’un surlarını aşabilecek büyük toplar döktürdü. Bu topların planlarını bizzat Fatih Sultan Mehmet çizdirmiştir.
  • Surlara hücumu kolaylaştırmak adına tekerlekli byük merdivenler inşaa ettirdi.
  • Fatih Sultan Mehmet siyasi önlemlerde almıştır. Sırplar, Macarlar, Karmanaoğulları, Eflak ve venedik ile sulh yapıldı.
  • Balkanlar üzerine ordu gönderilerek Avrupa tarafından gelebilecek yardımların önü kesildi.
Bizans tarafının İstanbul’u savunmak amacı ile aldığı önlemler
  • Haliç’e girebilecek Türk gemilerinden korunmak için Haliç büyük bir zincir ile kapatıldı.
  • Surların kalelerin tamiri yapıldı ve halktan askere alınabilecekler alındı.
  • Hemen hemen tüm İstanbul halkı silahlandırıldı.
  • Avrupa devletleri tehlike karşısında uyarıldı ve yardım talebinde bulunuldu.

Açıkçası Fatih Sultan Mehmet‘in İstanbul’un fethi için yaptığı hazırlıklara o dönemde ne Bizans’ın ne de Avrupa’da ki herhangi bir gücün karşı koyma şansı yoktu. Tüm planlar ve hazırlıklar kusursuz bir şekilde yapılmıştı.

İstanbul'un Fethi

İstanbul’un Fethinin Nedenleri ve Sonuçları

Dünyanın en güzel kentlerinden birisi olan en büyük şehrimiz İstanbul, 29 Mayıs 1453 Salı günü Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedildi. İstanbul’un alınışı; Ortaçağı sona erdirdi. Yeniçağı başlattı.

Osmanlılar, 1356’da Çanakkale Boğazı’nı geçtiler. Balkanlarda hızla ilerlediler. Roma İmparatorluğunun devamı olan Bizans imparatorluğu iyice küçülmüş, Osmanlı Devletinin topraklarının ortasında kalmıştı. Önemli karayolları ve deniz yolları üzerinde bulunan İstanbul, Osmanlıların Asya ile Avrupa arasındaki ulaşımını zorlaştırıyordu. Bu nedenle İstanbul Osmanlı topraklarına katılmalıydı. Bu amaçla; Yıldırım Beyazıt, Boğaz’da Anadolu Hisarı’nı (Güzelce Hisar) yaptırmıştı. Ancak Ankara Savaşı‘nda (1402) Timur’E yenildiğinden, istanbul’u almayı başaramamıştı. Musa Çelebi ve II. Murat da İstanbul’u kuşatmışlardı.

Advertisement

Karadan ve denizden kalın, yüksek surlarla çevrili İstanbul’u fethetmek kola} değildi. Genç padişah II. Mehmet, 150.000 kişilik eğitimli ordusu ile uzun hazırlıklaı yaptı. Boğaz’daki Güzelce Hisarı’nın karşısına; altı ay gibi kısa bir sürede Rumel Hisarı’nı yaptırdı. Böylece Karadeniz’den Bizans’a yardım gelmesini önledi. Müslihüddin, Sarıca Sekban ve Macar Urban’a büyük, güçlü toplar döktürdü. Bunları Edirne’den getirtip İstanbul surlarının karşısına yerleştirtti.

6 Nisan 1453’te Türk ordusu istanbul’u kuşattı. Fakat Bizanslılar şehri canla başla savunuyorlardı. Yıkılan surları onarıyorlar, Haliç girişine kalın zincirler geriyorlar, denizin sularında yanan grejuva ateşi ile Türk gemilerinin Haliç’e girmelerini engelliyorlar, Avrupa’dan da yardım görüyorlardı.

Fatih, yetmiş beş parça gemiyi Tophane’den, Kasımpaşa sırtlarına yağlı kazıklar üzerinde çektirdi, oradan da Haliç’e indirdi. Türk gemilerini Haliç’te gören Bizanslıların direnci kırıldı. Türk orduları 29 Mayıs 1453 Salı sabahı karadan ve denizden son hücumunu yaptı. Ulubatlı Hasan adlı gözü pek bir yeniçeri, şanlı Türk bayrağını Topkapı surlarının burcuna dikti. Ulubatlı Hasan sırtına saplanan oklarla şehit oldu. Onun diktiği Türk bayrağını arkadaşları korudular. Güçlü topların açtığı gediklerden Türk askerleri Bizans’a girdiler. II. Mehmet, 21 yaşında iken Bizans’ın son kalesi olan istanbul’u 53 günlük bir kuşatma sonunda aldı. istanbul’un fethiyle bir çağ başladı. Osmanlı ülkesinin ortasındaki inci, Türk topraklarına katıldı.

Fatih, İstanbul’u alınca kentte düzeni sağladı. Burayı yavaş yavaş bir Türk ve islâm kenti yaptı. Osmanlı Devleti’ne 470 yıl kadar başkentlik yapan bu en büyük ve en güzel şehrimizi korumak, güzelleştirmek, gelecek kuşaklara yaşanabilir bir cennet olarak bırakmak bizim görevimizdir.

En güçlü kültür, ticaret, turizm, sanayi kentimiz İstanbul, Türk ulusunun gözbebeği, gururudur. Onu sevmek; onu korumak, güzelleştirmek demektir. Tarihî yapıtları, ince minareleri, mavi sularıyla Boğaz’ın eşsiz görünümleriyle İstanbul, her Türk’ün gönlünde yatmaktadır.

(29 Mayıs 1453 Salı sabahı Fatih’in, kumandanlarına söyledikleri:)
İSTANBUL BİZİM OLACAKTIR

Advertisement

Ey benim paşalarım, beylerim, ağalarım, silâh arkadaşlarım!

Sizleri, kararlaştırdığım genel taarruzda, şimdiye kadar gösterdiğinizden daha büyük fedakârlık istemek için buraya topladım. Cihana ün salmış bu şehri zaptedeceksiniz. Bu kenti zapteden kahramanlar olarak, şan ve şerefle yâd edileceksiniz.

Sahipleri bize daima pusu kurmuş olan bu şehri aldıktan sonra kapılarımız açık yatabileceğiz.

Kale duvarlarını toplarımızla o kadar hırpaladık ki, size taarruz hedefi olarak bir kale değil, bir virane gösteriyorum. Bununla beraber şehrin alınması kolay değildir. Sur yıkıntıları üzerine atılacak yiğitlerim büyük tehlikelerle, tuzaklarla karşılaşacaklardır. Beceriniz, cesaretiniz her şeye üstün gelecektir. Zafer rüzgârı bizden yana esmektedir. İstanbul bizim olacaktır. Tüm yiğitlerinizi tanıyınız, askerlerimi şevk ile dövüşmek üzere coşturunuz. Askerlerime anlatınız ki; askerlik, namus, itaat ve yılmamak demektir.

Fatih Sultan Mehmet


25 yorum

Reply To çaliskan Cancel Reply