İstanbul’un İşgali ve Mebusan Meclisi’nin Kapatılması

0
Advertisement

Milli Mücadele döneminin en acı olaylarından birisi olan İstanbul’un resmen işgali ve Mebusan Meclisi’nin Kapatılması ile ilgili bilgiler veren sayfamız.

Osmanlı Mebuslar Meclisi’nin açılmasına ses çıkarmayan İtilaf Devletleri, Mebuslar Meclisi’nin açılması ile hükümet ve padişahın yönetime egemen olacağını umuyorlardı. Ancak kendi istek ve görüşlerinin dışında kararların çıkması üzerine tavırlarınjı değiştirerek müdahaleye başladılar. Milli Mücadele ve Türk ulusu için çok önemli olmasına rağmen İtilaf Devletleri’nin Misak,ı Milli kararlarını kabul etmesi mümkün değildi.

İşgal güçleri ilk olarak Meclis’i aldığı kararlardan döndürmeye çalıştı. Bu girişimlerinde başarılı olamayan İtilaf Devletleri, bazı bakanların görevden alınmasını istediler ve meclis başkanını tutuklama girişiminde bulundular. Bu baskılara dayanamayan Ali Rıza Paşa Hükümeti istifa etti (3 Mart 1920). Yerine Salih Paşa sadrazamlığa atandı (8 Mart 1920).

İtilaf Devletleri aynı baskıyı yeni hükümete de uyguladılar. Bu arada Adana çevresinde Ermenilerin katledildiği yolunda yalan haberler yayılmıştı, itilaf Devletleri sözde katliamdan İstanbul Hükümeti’ni sorumlu tuttu ve istanbul’u işgal etti. İtilaf Devletleri 15 Mart’ta 150 kadar aydını tutukladıktan sonra 16 Mart 1920’de istanbul’u resmen işgal ettiler.

İstanbul’un resmen işgal edilmesi şehirde yaşayan azınlıkların bir kısmının yasa dışı hareket etmelerine neden olmuş ve Müslümanlara karşı hakaret ve yağmalamalar başlamıştı. Birçok Türk subayı ağır hakaretlere uğradı ve tutuklandı. Bunlarla Meclis’i sindiremeyeceğini anlayan itilaf orduları 18 Mart 1920’de Mebusan Meclisi’ni kuşatarak çok sayıda milletvekilini tutukladı ve meclisi silah zoruyla kapattı.

itilaf Devletleri Mebusan Meclisi’nin kapatılmasıyla Milli Mücadele’nin sona ereceğine inanmışlardı. İtilaf Devletleri, istanbul’un işgalinin Anadolu’da çok büyük bir ayaklanmaya neden olmasını önlemek amacıyla bir genelge yayınlamıştı.

Advertisement

İtilaf Devletlerinin Bildirisi

İşgal geçicidir. İtilaf Devletleri’nin amacı Saltanat makamının etkisini kırmak değil, aksine Osmanlı topraklarında daha da etkili hale gelmesini sağlamaktır. Anadolu’da bir isyan çıktığında veya katliam yapıldığında İstanbul Türklerden alınacaktır. Herkes saltanat makamı olan İstanbul’un emirlerine uymalıdır.

İşgale karşı Mustafa Kemal Paşa şunları gerçekleştirmiştir:

♦ itilaf Devletleri temsilcilerine ve tarafsız ülkelere protesto telgrafları çekerek işgalin haksız gerekçelere dayandığını belirtmiştir.

♦ istanbul ile telefon ve telgraf görüşmeleri kesilmiştir.

♦ Mebusan Meclisi üyelerine çağrıda bulunarak tutuklanmamış olan milletvekillerinin Ankara’da açılacak olan yeni meclise katılmalarını istemiştir. Ayrıca yurt genelinde yeniden seçimler yapılarak Ankara’da her türlü tehlikeden uzak bir meclisin açılması çağrısında bulunmuştur.

Advertisement

♦ Eskişehir ve Afyon çevresindeki İngiliz kuvvetlerinin bölgeden çıkarılması ya da silahsızlandırılması kararlaştırılmıştır.

♦ istanbul’da yapılan tutuklamalara misilleme olarak Anadolu’daki İtilaf Devletleri’nin görevli subayları tutuklanmıştır.

♦ İstanbul ve Adana’dan düşman askerinin ulaşımını önlemek amacıyla Ankara’yla bağlantısı olan İzmit-Geyve ve Niğ-de-Ulukışla demiryollarını tahrip ettirmiştir.

♦ Anadolu’da bulunan resmi ya da özel bütün mali kuruluşların para ve değerli eşyaları belirlenerek istanbul’a gönderilmesi yasaklanmıştır.

♦ İstanbul’un işgali Mustafa Kemal Paşa’yı görüşlerinde haklı çıkarmıştır.

♦ İtilaf Devletleri’nin istanbul’u resmen işgal etmeleri, Mustafa Kemal Paşa’ya ulusal mücadeleyi padişah adına yürüttüğünü söyleme olanağı sağlamıştır.

♦ İstanbul’dan kaçan aydın, asker ve milletvekilleri milli mücadeleye ve daha sonra açılacak olan TBMM’ye katılmışlardır.

♦ İstanbul’un işgali Anadolu hareketine katılımları artırmıştır.

♦ Anlaşma Devletleri’nin Kuvayı Milliye’ye karşı olduğunu ilan etmesini istemesi üzerine Sadrazam Salih Paşa bu öneriyi kabul etmemiş ve görevinden istifa etmiştir. Bunun üzerine Damat Ferit Paşa yeniden sadrazamlığa getirilmiştir (5 Nisan 1920).

♦ istanbul’un işgalinden sonra itilaf Devletleri, meclis ve hükümet üzerindeki baskılarını artırmıştır.

♦ Mebusan Meclisi18 Mart 1920’de son toplantısını yapmıştır.

Advertisement

Zaten basılması, milletvekillerinin çoğunluğunun tutuklanması ya da istanbul’dan ayrılması üzerine Meclisi Mebusan ‘in varlığı da fiilen sona ermiştir. Bu nedenle padişah dört ay sonra tekrar seçim yapmak üzere meclisi 11 Nisan 1920’de feshetmiştir, itilaf Devletleri’nin Mebuslar Meclisi’ni kapattırmaları milli iradeyi yok etmeyi amaçladıklarını göstermektedir. Milletvekillerinin bir kısmı sürgün olarak Malta’ya gönderilmiştir. Kaçabilen milletvekilleri Ankara’ya gelmiştir.

♦ Osmanlı Mebusan Meclisi’nin kapanması, Mustafa Kemal Paşa’ya Ankara’da TBMM’yi açma olanağı sağlamıştır.

♦ İstanbul’un işgal edilmesi ve Meclis-i Mebusanın dağıtılmasıyla Osmanlı Devleti fiilen yıkılmıştır.

♦ Damat Ferit Paşa şeyhülislama Kuvayı Milliye aleyhine bir fetva yazdırarak fetvayı ülkenin her yanına dağıtmıştır.


Leave A Reply