Kırım Tarihi

0
Advertisement

Türklerin için büyük bir önem arz eden ve Türk tarihinde ayrı bir yeri olan kırım ve Kırım yarımadasının tarihi hakkında bilgiler.

Kırım HanlığıKırım, tarihi bir Türk ülkesidir. İlkçağda İskitler’den sonra Kırım, Türk kavimlerinin uğrak yeri olmuştur. Yüzyıllarca süren Hazar Türk İmparatorluğu, Kırım’a da hakimdi. XIII. yüzyılda Anadolu Selçukluları sultanı Alâettin Keykubât, Kırım’a ünlü deniz seferini yaparak, Ada’nın birçok yerini Türkiye’ye bağlamıştır. Bu sıralarda Kırım kıyılarında, Cenevizliler’in ticaret limanları vardı. Aynı yüzyılın ortalarında Moğollar, Kırım’ı aldılar.
Hazar, Kıpçak, Kuman, Oğuz gibi Türk kavimlerinin yaşadığı Kırım’da Moğollar, hızla Türk’leştiler, yani Moğolca’yı unutup Türkçe konuşmaya başladılar. Esasen bu olay, Altın Ordu, İlhanlı ve Çağatay Moğol imparatoruklarının üçünde de cereyan etti. Kudretli Altın Ordu İmparatorluğu parçalanınca, Altın Ordu yani Cengizli prenslerinden biri, Kırım ile bütün Ukrayna’yı içine alan büyük bir Kırım Hanlığı kurdu. Bu hanedana «Giraylar» denir.

Fâtih Sultan Mehmet’in son yıllarında Kırım Hanlığı, Osmanlı’ya katıldı. Kırım Hanlığı’ndan sonra XVIII. yüzyılın son yıllarında Kırım’a hâkim olan Ruslar, o zaman şimdikinden çok fazla ve tamamen Türkler’den ibaret olan Kırım nüfusunu, âdetleri olduğu üzere, kılıçtan geçirmeye başladılar. Yüzbinlerce Kırımlı, osmanlı’ya kaçtılar. Bunlardan boşalan yerlere Ruslar yerleşti. Öyle ki, geçen yüzyılın başlarında Kırım’ da Türkler, Ukraynalılarda Ruslar’a nispetle azınlıkta kalmıştı. Fakat Türk topluluğu gayet faal ve uyanıktı. İstanbul’a bağlı muntazam kültür hareketleri vardı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kırım’da kurulan Türk devleti, Ruslar tarafından yok edildi. İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra ise, Kırım Türkleri, kitle halinde Ruslar tarafından Kırım’dan kaldırılıp Sibirya’ya sürüldü. Bu suretle bin beş yüz yıllık bir Türk yurdu olan Kırım, bir Ukran ülkesi oldu. Rusya Cumhuriyeti’ne bağlı bir eyalet iken, 19 şubat 1954’te Ukrayna Cumhuriyeti’ne bağlandı.

Günümüzde bile halen Kırım bölgesinin durumu Ukrayna ile Rusya arasında bir problem olarak devam etmektedir. kırım’ı ilhak eden Rusya’ya uluslararası toplum bu sebeple halen ambargo uygulamaktadır.

Türk Kırım

Türkler, Kırım’ı pek sevmişlerdir. Yavuz ve oğlu Kanunî (şehzadeliklerinde) ve Yavuz’un kardeşi Şehzade Mehmet, Kırım’da bulunmuşlardır. Kanunî, ana tarafından Kırım Ham’nın torunuydu. Kırım’ın kaybı, İstanbul’u her hangi bir başka ülkenin kaybından fazla üzüntü içinde bırakmıştır. Türkiye hükümdarları, Kırım’ın kaybını hiçbir zaman hazmedememişlerdir. Abdülâziz’in, ünlü dev donanmasını, siyasî hava müsait olur olmaz Kırım’ı geri alabilmek için yaptırdığı bilinmektedir. Rus Çarları, yazın dinlenmek için Kırım kıyılarına, Yalta’daki saraylarına gelirlerdi. Her gelişlerinde Padişah, bir elçi göndererek Çar’a «hoş geldiniz» dedirtirdi. Kırım’ın hâlâ Türk toprağı sayıldığını gösteren bu harekete Ruslar’ın ses çıkarmamaları ilgi çekicidir. Son defa Talât Bey (Paşa), Sultan Reşat tarafından II. Nikola’ya gönderilmiş, Çar’a padişah adına «hoş geldiniz» demişti.

Advertisement

Leave A Reply