Kırmızı Tetra (Hyphessobrycon Flammeus) nasıl bir balıktır? Kırmızı Tetra balığı yaşam koşulları, beslenmesi, bakımı ve özellikleri hakkında bilgi.
KIRMIZI TETRA (HYPHESSOBRYCON FLAMMEUS)
Akvaryum severler akvaryumlarımızın bu atik ve sevimli balığını çok iyi tanırlar. Bunlar daima hareket halindedirler. Ancak akvaryumun düzenini bozmaz ve trafiğini aksatmazlar. Son derece barışçıdırlar. Hatta bunlara korkaktırlar da diyebiliriz. Akvaryumda aradıkları nitelikleri bulamazlarsa renkleri canlılığını kaybeder ve güzelliklerini gözler önüne seremezler. Boyları dört buçuk santim kadardır. Buna rağmen onları yumurtaların ve küçük yavru balıkların bulunduğu akvaryumlara koymak sakıncalıdır. Zira gövdelerine oranla çeneleri büyük ve kuvvetlidir. Üstelik ağızlarının tadını gayet iyi bilirler.
Bu balığı beğenenler ona «Akvaryum Kelebeği» adını vermişlerdir. Küçük gövdesi kuyruktan operküllerin yakınına kadar koyu ve canlı bir kırmızıyla süslüdür. Baş tarafına ise gümüşi bir renk hakimdir. Enlemesine iki siyah bant karın bölgesini birbirlerine paralel biçimde katederek renklendirirler. Ana vatanı Brezilyadır.
Dişilerini erkeklerinden ayırd etmek için iyi bir dikkat göstermek gerekir. Erkeklerinin renkleri dişilerinkinden daha canlı ve netdir. Anal yüzgeçleri birbirlerinkinden farklıdır. Erkeğin anal yüzgecinin kan kırmızı renkte olmasına karşılık dişisinin anal yüzgeci daha genişçe ve siyah kenarlıdır. Üstelik dişi erkeğinden renginin solukluğuyla da ayırt edilebilir.
Bu balıktan yavru almanın bütün sırları bu gün çözülmüş durumdadır. Bu nedenle çok yetiştirilen bir akvaryum balığıdır. Kırmızı Tetra yukarıda da belirttiğimiz gibi ağzının tadını bilen küçük yavrulara ve yumurtalara düşkün bir akvaryum üyesidir. Tecrübeli akvaryum severler 50x15x15 santim boyutlarında akvaryumu kırmızı tetradan yavru almak için ideal sayarlar. Zeminden beş santim yüksekte akvaryumun çeperleri arasına oturtulmuş, yumurta dökme esnasında yumurtaların düşmesine imkan veren, ebeveynin yumurtaları düştükleri yerden yemelerini engelleyen bir ayırıcı kullanırlar Çünkü ne derece iyi bitkilendirilirse bitkilendirilsin bu küçük oburlardan yumurtaları kayıpsız kurtarmak çok zordur. Bu gerçeğe rağmen doğal şartlar altında yavru almak daha zahmetsiz ve ideal olandır. Doğal bir yavru almada tavsiye olunacak akvaryum boyutu 60x30x30 santimdir.
Akvaryumun zeminine kum ve çakıl taşları döşenir; ve akvaryumun tam merkezine on kök kadar bol yapraklı ve kökleri kuvvetli Myriphyllum dikilir ve bir çiftin yumurta döküşünü izlenir. Myriophyllum bu işlem için idealdir. Çünkü yüzlerce ince kılcal yaprak, kırmızı tetraların aralarında dolaşmasını engeleyememesine rağmen küçük sarı yumurtaları onların gözünden saklayabilir
Erkek tetra genellikle dişisini akvaryumun ortasında vakalayabilir. Böylece yumurtalar tam bitkilendirilmiş bulunan alanda dökülerek kılcal yaprakların arasında saklanırlar. Dişi ve erkeğin akvaryum boyunca yaptıkları bu gidiş ve gelişler üç dört saat kadar sürer. Bu süre içinde dişi iki yüz ila dört yüz arasında vumurta döker. Bu yumurta dökme işlemi günün ilk ışıklarının göründüğü erken saatlere rast getirilmelidir Dikkat edilmesi gereken bir nokta suyun sertliğinin dört dereceden fazla olmamasıdır.
Yumurtalar 24 saat içinde çatlayarak küçük Kırmızı Tetralar akvaryum nüfusuna dahil olurlar. Ancak bu genç canlılar o kadar küçüktürler kl en güçlü büyüteçle bile zor farkedilebilîrler. Küçükler ilk üç gün doğanın kendilerine armağan ettiği gıda ile yetinirler. Dördüncü günden sonra onların besinleriyle ilgilenmek gerekecektir. Bu konuda da çok titiz davranmak lazımdır. Damlalıkla vereceğiniz süt ve enfüzvuarlar onların temel besinini meydana getirir. Fazla besin vermek suyu bozarak yavruların ölümüne sebebiyet verebileceğinden faydadan çok zarar getirir. İyi şartlar altında yavrular 20 gün içinde gözle rahatça görülebilir bir büyüklüğe erişirler. Suyun niteliklerinin balığın sağlığını doğrudan doğruya etkileyen bir husus olduğunu bu konuda gerekli özenin gösterilmesini akvaryum severlere bir kez daha hatırlatırız.
