Kompozisyon Nedir? Nasıl Yazılır?

0
Advertisement

Kompozisyon nedir? İyi bir kompozisyon nasıl yazılır? Kompozisyon yazamadığını düşünen kişiler nasıl daha iyi kompozisyon yazabilirler?

Duygu, düşünce, hayal ve gerçekleri, doğru, güzel, iyi, etkili bir biçimde anlatma sanatı demek olan kompozisyondan, öğrencilerin çok çekindikleri, hatta korktukları görülür. Özellikle yazılı kompozisyondan. Çünkü onlar, yazmanın konuşmadan ayrı bir şey olduğunu sanırlar ve şu şekilde şöyle yakınırlar: «Yazamıyorum. Bu, bir yetenek işidir. Hem çalışmak istesem de kitabı mı var?»
Kompozisyon Nedir? Nasıl Yazılır?
Doğru değildir bu sözler. Bir kez kompozisyon, salt yetenek değildir. Her ders gibi çalışılır. Çalışılması da çok gereklidir. Çünkü tüm derslerin başarısı kompozisyona bağlıdır. Bırakalım başka dersleri, günlük yaşantımızda her an konuşma ve yazma durumuyla karşı karşıyayız. Yaşam boyu, sık sık bir mektup, bir tebrik, bir dilekçe, bir e-posta yazacağız. Belki toplum karşısında bir konuşma yapacak, bir konferans verecek, bir yolculuğu ya da her hangi bir olayı anlatacağız. Bunların hiçbirisini yapmadığımızı kabul edelim, karşımızdakilerle konuşacağız. İşte bunların iyisi, güzeli, doğrusu, okullarda yapılan kompozisyon çalışmalarıyla öğrenilir.

«Güzel konuşmak, iyi yazmak Tanrı vergisidir.» sözündeki gerçek payı da yüzde yüz değildir. Tarihin yazdığı ünlü konuşmacıların bu düzeye, çalışarak, durmadan çalışarak eriştiklerini, büyük yazarların ünlü yapıtlarını ise, onbeş-yirmi yılda bitirdiklerini duymuş ve okumuşuzdur.

Kompozisyon çalışılır ve çalışınca da mutlak başarılır. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Yeter ki insanda öğrenmek çabası olsun. Peki, kompozisyona nasıl çalışılır, neler yapmalıyız ki «yazabilir» duruma gelebilelim? Her şeyden önce çok okuyarak, sonra olaylara çok dikkat ederek ve okuduklarını, gördüklerini, duyduklarını iyi değerlendirerek. «Çok okuyarak» dedim. Bu, doğal bir şey. Çünkü kompozisyon, geniş, çok geniş bir kültüre dayanır. Geniş bir kültürse yalnız ders kitaplarının içindeki parçaları okumakla olmaz. Dışarıdan okumak, çok kitap, gazete, dergi okumak gerekir. Çünkü okumak, ilerde yazmaya yol açar. İnsan, okuya okuya «yazabilir» duruma gelir. İyi yazmanın kaynağı ise muhakkak ki sağlam bilgidir.

«Bu dersin kitabı mı var?» sözü de yersizdir bugün. Evet; piyasada pek çok kompozisyon kitabı var. Bunlar bol bol genel bilgi veriyorlar. İçlerinde tanınmış yazarlardan örnekler verenler de var. Onları okumak, büyük yarar sağlar öğrenci için.

Salt kompozisyon kitabı da değil, şimdi piyasada özdeyişleri, atasözlerini toplayan kitaplar çok. Onları alıp okumak, büyük düşünürlerin, değerli devlet ve siyaset adamlarının, ünlü yazarların herhangi bir konuda nasıl düşündüklerini anlamak, bunları söz ve yazıyla açıklamaya çalışmak ta küçümsenmeyecek kadar yararlıdır.

Advertisement

Örneğin, okullarda öğrencilere her ay üzerinde düşünmesi, çalışması için birkaç konu verip, bu konular üzerinde durması, her birini kısaca yazması söylenebilir. Onlar, bu konuda yazılanları okurlar, daha iyi bilenlere sorarlar, fikirler alırlar, düşünürler; kısaca, önce o konuda bilgi sahibi olmaya sonra da bunu en iyi bir şekilde düzenlemeye çalışırlar.

«Daha önce verilen konunun ne değeri var? Bu, ancak sağdan soldan kopya yapıp çalıp çarpmaya yarar» diye düşünülebilir. Çok yararlı olur bu çalışmalar. Diğer dersler daha önce çalışılmıyor mu? Amaç, kişinin kendini geliştirmesini sağlamaktır. 45 dakikalık bir ders saatinde hiç hazırlamadığı, belki de hiç ilgi duymadığı bir konuyu verip, <(Bunu yazınız» demekle öğrenciye sadece başarısızlığın ıstırabını duyurmuş oluruz.

Konunun sınırlanması da çok önemlidir. Örneğin, «Okulunuzun bahçesini tasvir ediniz» deyince öğrenci okul bahçesinin hangi durumunu, sabahın mı, akşamın mı, teneffüs saatlerini mi, ilkbaharını mı, sonbaharını mı? nesini anlatacağını bilemez. Oysa, örneğin, «Okul bahçesinin teneffüslerdeki durumunu tasvir ediniz.» denirse, hem konu sınırlanmış, hem de öğrenci ne yazacağını daha kolay kavramış olur.


Leave A Reply