Advertisement
Küskün ile ilgili cümleler. Küskün kelimesi içeren “Küskün” kelimesinin kullanılmış olduğu örnek cümleler, Küsmek nedir, sözlük anlamı, açıklamaları.
Küskün Kelimesiyle Gerçek, Mecaz ve Yan Anlamların Kullanıldığı Cümleler
- Bu küskün tavırların beni çok üzüyor.
- Sana bir türlü küskün kalamıyorum, gel barışalım.
- Küskün partililere yoğunlaşmanız öneriliyor.
- Kafama kupayla vurduktan sonra küskün küskün mutfağa döndü.
- Küskün gözleri ile arkamdan bakışını unutamıyorum.
- Eğer küskünleri barıştırırsan büyük bir sevap işlemiş olursun.
- Gelip bir kenarda küskün küskün oturdu.
- Öyle despot bir patron ki iş yerindeki çalışanların hepsi ona küskün.
- Küskün bir halde sorularımı zorla cevaplıyordu.
- Küskün kaldığımız süre boyunca hırs yapıp oldukça zengin olmuş.
- Bir zamanlar, ülkelerin birinde, küskün bir bulut yaşarmış.
- Dargın ve küskün olanları barıştır ki yarın kıyamet gününde sevinenlerden olasın.
- Trabzon’da partilerine gönül vermiş yüzlerce esnaf kırgın ve küskün bir şekilde çaresizce bekliyor.
- Bugün Türkiye’nin çok iyi yetişmiş, çok donanımlı, çok usta ve vatanperver gazetecileri, küskün ve kırgın bir şekilde evlerinde oturmaktadır.
- İnadına bilet fiyatlarını yüksek tutup küskün olan taraftarı daha da uzaklaştırıyorsunuz.
- Kendinden habersiz hayata küskün bir şekilde Yozgat‘ta yaşamaya başlar.
- Peki, çevresine küskün bir ağacın çiçeği burnunda yolculuğuna veya uçan öykülere ne dersiniz?
- Ama hala ters yüz edilen sistemin, özgüvenleri köreltilmiş yıldızların ve küskün tribünlerin bedelini ödüyordu.
- Yarı küskün olduğum Fırıldak Pirço bana ne olduklarını anlatıyordu.
- Oynadığın küskün adam rolünden sıkılmıştın.
- Küskün ile aynı anlama gelen eş anlamlı kelimeler birbiri yerine kullanılabilir.
- Eşim ile 15 dakikadan fazla küskün kalamıyoruz.
- Küskün olmanı anlamakla birlikte biraz fazla uzadığını düşünüyorum.
- Meftune Hanım, aksi, hayata küskün bir kadındı.
Küsmek Nedir? Sözlük Anlamı
- küsmek, -er
1. nesnesiz Darılmak.
2. nesnesiz Görevini yerine getirememek:
Yemek zamanı geçerse mide küser.
3. nesnesiz, mecaz Gelişememek, büyüyememek:
Ağaç yerini sevmedi, küstü.
4. nesnesiz, mecaz Bir madde, herhangi bir sebeple istenilen niteliğini yitirmek. - küstüm otu
Baklagillerden, dokunulduğunda yaprakları pörsüyen bir bitki, küseğen, küskün (Mimosa pudica). - eltieltiyeküstü
Birbirine ters duran iki çiçekten oluşan dokuma veya nakış motifi.